• Forumzar.COM Türkçe içerikli genel forum sitesi ve paylaşım platformu olarak eğlenceli ve interaktif bir forum deneyim sunar.

    Foruma üye olmak için BURAYA TIKLAYINIZ

Müziğin Temel Taşları: Nota, Ton, Frekans ve Daha Fazlası...

SpotifAyhan

Moderatör
Forum Üyesi
Katılım
22 Mar 2024
Mesajlar
597
Puanları
28
Konum
Manisa
Cinsiyet
Erkek

Müziğin Temel Taşları: Nota, Ton, Frekans ve Daha Fazlası...​

Müziğe yeni başlayanlar için temel müzik bilgileri blog sayfamızda! Nota, ton, oktav gibi müziğin temel taşları hakkında kısa bilgiler blogumuzda!



Merhaba sevgili müzikseverler! Bugün sizleri müziğin temel taşlarından bazılarını keşfetmeye davet ediyoruz. Evrensel bir dil olan müziği daha iyi anlamak ve takdir etmek için en önemli konulardan biri nota bilgisidir. Ayrıca ton, frekans, oktav, desibel gibi terimlerin anlamlarını da iyi bilmek gerekir. Müziğin temel taşları hakkında bilgi sahibi oldukça müzik eserlerini daha iyi anlayabilirsiniz. Bu sayede eserler hakkında görüşlerinizi daha doğru şekilde ifade edebilir, müzik alanında kendinizi geliştirebilirsiniz.

Nota Nedir?

Müziğin en temel yapı taşlarından biri notadır. Her nota bir sesi ifade etmek için kullanılır. Do, Re, Mi, Fa, Sol, La, Si notaları bir müzik parçasında çalınan veya söylenen sesleri temsil eder. Müzikte sesleri simgeleyen nota sözcüğü, bir şeyi hatırlamak için yazıya dökmek anlamına gelen not sözcüğünden gelmekte. Nota kelimesi ayrıca İtalyancada emir ve istek bildiren yazı anlamına gelir. Türkçede ayrıca bir şeyi sonradan hatırlamak için konan işarete de not veya nota denir. Dahası, resmi veya siyasi mektup ya da muhtıralara da nota denir. Bir kişi veya kuruma nota vermek ilgili konu hakkında resmi bildirimde bulunmak demektir.

Müzik notaları da tıpkı yazılı notlar gibi hatırlama amacıyla kullanılır. Bu notalar porte isimli 5 paralel çizgiden oluşan dizek üzerinde gösterilir. Bu gösterim şekliyle müzikal notasyon sistemi ortaya çıkar. Seslerin görsel bakımdan temsili gerçekleşir. Müziğin temel taşları arasında notalar, müziği yazıya geçirme aracıdır. Hangi nota sistemi olursa olsun her nota belli bir sese karşılık gelir. Bu yönüyle her nota belli bir sesin yüksekliğini yani incelik ve kalınlığı ile uzunluğunu ve frekansını gösterir.

Müziğin yazıya geçmesini sağlayan notalar, temsil ettikleri seslerin frekanslarını yansıtır. Batı müziği ses sisteminde 7 nota vardır. Bunların isimleri Do, Re, Mi, Fa, Sol, La, Si şeklindedir. İngiltere, ABD ve Almanya gibi ülkelerde ise nota isimleri aynı sırayla C, D, E, F, G, A, B şeklinde gösterilir. Müzik marketler ve müzik mağazalarında bulabileceğiniz sevdiğiniz şarkıların notalarına ulaşmanızı sağlar. Bu sayede bu eserlerin doğru şekilde icra edilmesine yardımcı olur.

Nota Sistemi Nedir?

Müzik dünyasında farklı dönemlerde ve kültürlerde farklı nota sistemleri kullanılmıştır. Bunlar arasında en yaygın nota sistemlerinden biri Batı müziği nota sistemidir. Günümüzde en yaygın nota sistemi de bu sistemdir. Heptatonik yapıya dayanan bu sistemde 7 farklı nota vardır. Bu notalar bir oktavı oluşturur. Oktav içindeki notalar Do, Re, Mi, Fa, Sol, La ve Si şeklindedir. Batı müziğinin dışında da bu sistemin geniş bir kullanım alanı vardır.

Notaları adlandırmak için kullanılan en yaygın sistemler başlıca iki çeşittir. Bunlardan ilki, Türkiye ve birçok Akdeniz ülkesinde yaygın olarak kullanılan Do-Re-Mi sistemidir. Bu sistemin adı Aziz Iohanne Battista ilahisinin ilk hecelerinden gelir. İngiltere, ABD, Almanya gibi ülkelerde ise nota sistemi A-B-C sistemi şeklinde ifade edilir.

Do-Re-Mi nota sistemi günümüzde Hindistan müziği ve solfej sistemini de ifade etmekte. Bu sistemin temelinde Batı müziği nota sistemi vardır. Bu sistemde de notalar aynı şekilde adlandırılır. Gam sistemleri, farklı kültürlerin müziklerinde yer alan geleneksel nota sistemleridir. Örneğin Hint müziğinde raga adı verilen nota dizileri vardır. Ortadoğu’da ise makam isimli nota sistemine dayalı müziklerin icrası gerçekleşir.

Mikrotonal sistemler, Batı müziği notasının 12 perde üzerinden oluşturulduğu sistemlerdir. Mikrotonal müzikte bu perde yapısı daha küçük parçalara ayrılır. Böylelikle Batı seslerinden daha küçük aralıklara sahip notalar ortaya çıkar. Bu sistem, bazı çağdaş ve deneysel müzik türlerinde de kullanılır. Farklı nota sistemleri, müzikal ifade ve çeşitlilik açısından zenginlik sağlar. Her bir sistem, farklı kültürlerin ve müzikal geleneklerin kendine özgü ses dünyasını yansıtır.

Sol Anahtarı Nedir?

Notaları yazdığımız portenin 2. çizgisinden başlayıp bu çizgiye ismini veren anahtara sol anahtarı denir. Müziğin temel taşları arasında sol anahtarı en sık gördüğümüz bileşenlerden biridir. Nitekim müzik eserlerinin çok büyük bir bölümünün notası sol anahtarı ile yazıya geçirilir. Bu yönüyle Batı müziği teorisi içinde sol anahtarının önemli bir yeri vardır. İnce sesleri göstermeyi kolaylaştırması sol anahtarının en önemli özelliğidir.

Fa Anahtarı Nedir?

Kalın sesleri göstermek için en sık kullanılan müzik anahtarlarından biri Fa anahtarıdır. Bu yönüyle Fa anahtarı da müziğin temel taşları arasında önemli bir role sahiptir. Fa anahtarının 3 ve 4. çizgiden başlayan iki farklı türü vardır. İki notası arasından geçen çizgi Fa sesini verir. Diğer notaların hangi seslere karşılık geldiği buna göre belirlenir. Kalın sesleri içeren müzik parçalarını notaya dökmek için Fa anahtarı çok daha uygun bir anahtardır. Bu anahtarı özellikle , kontrbas ve viyolonsel partisyonlarında daha sık görürüz.

Do Anahtarı Nedir?

Müziğin temel taşları arasında Do anahtarı da önemli bir merak konusudur. Temel müzik terimleri arasında Do anahtarını da bilmek gerekir. Her ne kadar kullanımı diğerleri kadar yaygın olmasa da temel müzik öğeleri arasında yer aldığı için bunu da bilmekte yarar var. Do anahtarının portenin 1, 2, 3 ve 4. çizgilerinden başlayarak yazımı gerçekleşen dört türü vardır. Anahtarın ortasındaki birleşim yerindeki çizgiye Do notası yazılır. Diğer notaların isimleri buna göre belirlenir. Çevremizdeki müzik aletleri Do anahtarı ile eser icrası için pek uygun değildir. Viyola ve benzeri müzik aletleri için bestelenen eserlerde ise Do anahtarının kullanımı daha yaygındır.

Nota Süreleri Nelerdir?

Porte üzerine yazımı gerçekleşen her notanın belli bir süresi vardır. Bunu anlamak için notaların şekillerine bakarız. En yaygın nota süreleri 1, 2, 3 ve 4 vuruşluk sürelerdir. Eserin ses özelliklerine göre daha kısa veya daha uzun nota sürelerinin olması da mümkündür. Temel müzik eğitimi sırasında nota süreleri hakkında bilgi sahibi olmak önemlidir. Çünkü her notayı kendi süresine uygun şekilde çalmak gerekir. Aksi durumda ne yazık ki eserin orijinalitesinde bozulma ortaya çıkar.

Sus İşaretleri Nelerdir?

Müziğin temel taşları arasında sus işaretleri de önemli bir diğer konudur. Müzikte sesli sürelerin yanı sıra sessiz sürelerin de önemi büyüktür. Sus işaretleri eserin hangi bölümünde ve ne kadar sessiz durmak gerektiğini ifade eder. Çevremizdeki çalgılar daha çok 7 nota ve ses sistemine sahiptir. Bu seslere karşılık gelen 7 susma biçimi vardır. Bunları doğru yerde ve doğru şekilde kullanmak eserin kendine özgü yapısını ortaya koymayı sağlar.
 

SpotifAyhan

Moderatör
Forum Üyesi
Katılım
22 Mar 2024
Mesajlar
597
Puanları
28
Konum
Manisa
Cinsiyet
Erkek

Ton Nedir?

Müziğin temel kavramları arasında önemli kavramlardan biri de ton kavramıdır. Bu kavram kısaca müzikteki ses yüksekliği veya alçaklığını ifade eder. Tonlar birbirleriyle olan frekans ilişkilerine bağlı olarak belirlenir. Örneğin yüksek frekanslı bir ses daha tiz bir tondur. Oysa düşük frekanslı sesler daha pes tonları ifade eder. Ton kavramının temeli ise majör ve minör dizileridir.

Müziği oluşturan temel öğeler arasında ton çeşitleri Do sesinden başlar. Yani Do majör dizisi ilk ton dizisidir. veya piyanoda çaldığınız bir müzik parçasının tonunun Do majör olması, o parçadaki baskın sesin Do olduğunu gösterir. Veya üçlüsü olan Mi sesinden belli geçişlerle eksen ses olan Do sesinde biteceğini ifade eder. Benzer bir durum diğer tüm majör ve minör tonlar için de geçerlidir.

Minör ve Majör Nedir?

Minör ve majör kısaca müzikte kullanılan iki temel tonalite veya akor türünü ifade eder. Bunlardan minör tonalite, genellikle daha hüzünlü ve melankolik bir his uyandırır. Bu tonalite üçüncü derece notanın yarı tam adım aşağı inmesiyle oluşur. Örneğin La minör tonalitesi A-B-C-D-E-F-G notalarından oluşur. Majör tonalite ise genellikle daha neşeli ve enerjik bir his verir. Bu tonalite ise üçüncü derece notanın doğal haliyle oluşur. Örneğin Do majör tonalitesi C-D-E-F-G-A-B notalarından oluşur.

Minör ve majör tonaliteler, müzik parçalarının duygusal yönünü ve melodi açısından karakterini belirler. Ayrıca akor ilerlemeleri ve harmoni üzerinde de büyük bir etkiye sahiptir. Müziğin temel taşları hakkında bilgi sahibi olmak isteyenler minör ve majör tonların gürlüğünü de merak eder. Aslına bakarsanız gürlük başka bir şeydir frekans başka bir şey. Nitekim herhangi bir tondaki eserin gürlüğü icra şekline göre değişir. Oysa eserin yalnızca tek bir frekansı vardır. Bu frekans eserin doğrudan tonuna bağlıdır. Yani ton değişmedikçe frekans değişmez.

Diğer taraftan, bazı eserlerde bileşik tonlar vardır. Bu tür tonlarda iki veya daha fazla minör ya da majör ton bir aradadır. Basit tonlardaki harmoniler kısmi sesleri oluşturur. Bunlar arasında frekansı en düşük olanı temel tonu ifade eder. Diğer sesler ise üst sesleri oluşturur. Harmonik seslerde frekanslar temel ses frekansının tam katlarıyla ifade edilir. Dolayısıyla temel ses birinci harmonik sesi oluşturur. Katları ise diğer harmonik sesleri gösterir. Müzikte en güzel tonlar, harmonik sesleri belli bir uyum içinde yansıtan tonlardır. Müzikal ton uyumu yüksek eserler klasik müziğin tarihi içinde geniş bir yer tutar.

Doğal Minör Kalıbı Nedir?

Müziğin temel taşları arasında önemli kavramlardan biri de doğal minör kalıbıdır. Kısaca ifade etmek gerekirse 1 tam 1 yarım 2 tam 1 yarım 2 tam aralıklarından oluşan dizidir. Müzikte diğer tüm armonik minör kalıpları doğal minör kalıplarının farklılaşmasıyla oluşur. Bu kalıptaki seslerin yarım ses inceltilmesi veya kalınlaştırılmasıyla diğer minör tonlar ortaya çıkar. Örneğin melodik minör kalıbında 6 ve 7. sesler yarım ses incedir. Armonik minör tonlarda ise sadece 7. ses yarım ses daha incedir. Minör kalıplarının ortaya çıkışı ise majör kalıplarıyla sağlanır. Başka bir deyişle her majör kalıbın kendine ait bir minör kalıbı vardır. Temel müzik bilgileri arasında bunlara ilgili minör kalıbı denir.

Frekans Nedir?

Her ses veya müzikal notanın belli bir frekansı vardır. Bu yüzden müzik dersi için temel bilgiler arasında frekans konusu da önemli bir başlıktır. Kısaca ifade edecek olursak frekans, ses dalgalarının birim zamanda yapacağı titreşim sayısını ifade eder. Ses dalgaları komşu moleküllerin titreşimleri ve bunu birbirlerine aktarmalarıyla oluşur ve yayılır. Titreşimlerin yüksek olması frekansın da artmasına neden olur. Frekans ölçümü ise Hertz (Hz) birimiyle gerçekleşir. Daha yüksek frekanslar daha tiz sesler verir. Daha düşük frekansların ise sesleri daha pestir.

Peki insan sesinin duyduğu en bas ses kaç frekanstır? Bu değer 20 Hz şeklindedir. Bunun anlamı ise en bas sesin saniyede 20 titreşim verdiği anlamına gelir. İnsan kulağının duyabildiği en tiz ses ise 20.000 Hz’dir. Bunun anlamı ise saniyede 20 binlik titreşim demeye gelir. Eskiden televizyon yayınları başlamadan önce ekrandan bir test resmi yansır ve buna bir ses eşlik ederdi. Bu ses 1kHz’lik test frekansıydı. Aradan geçen süreçte hızla gelişen ses aktarım teknolojileri test sesi kullanma ihtiyacını ortadan kaldırdı.

Oktav Nedir?

Müziğin temel taşları bağlamında önemli bir kavram da oktav kavramıdır. Öyle ki müziğe yeni başlayanların ilk sorduğu sorulardan biri “Oktav Nedir?” sorusu olmakta. Kısaca ifade etmek gerekirse müzikteki bir ses dizisini oluşturan sekiz nota arasındaki mesafeye oktav denir. Yani oktav sekiz sesin meydana getirdiği dizidir. Bir oktavda yer alan 8 sesin arasındaki mesafeler notalarla ifade edilir. Bunlar arasındaki ölçümlerde de yine notalar belirleyicidir. Bir oktavda 8 ses arasındaki mesafeye ise perde denir.

Müzikte oktavlar, birbirlerine frekans olarak iki katı veya yarısı oranında artış veya azalışla ayrılırlar. Her oktavda ilk notanın tiz sesi son notayı oluşturur. Ancak ses çıkışı daha yüksek veya daha düşük bir tonla gerçekleşir. İnsan sesi yaklaşık 1 oktav düzeyindedir. Ancak müzikteki oktav düzeninden daha farklıdır. Müzikte oktav ölçümleri seslerin frekanslarına göre gerçekleşir. Frekans belirleme işlemi için en uygun müzik aleti ise piyanodur. Başka bir deyişle oktav ölçümü genellikle piyano üzerinden gerçekleşir. Ayrıca de oktav ölçümü için en uygun müzik aletlerinden biridir.

Oktav Nasıl Ölçülür?

Ses aralıkları ile oktav aralıkları arasında genellikle fark vardır. Ve bu fark, özellikle müzik dersi için temel bilgiler öğrenmek isteyenlerin merak ettiği bir konudur. Ölçümdeki sesler doğal sesler ise oktav aralıkları farklı olacaktır. Söz konusu olan insan sesi olduğunda ölçüm yapmak daha da zorlaşır. Bu yüzden oktav ölçümü yapmak için piyano sesleri gibi temel bir referans ses aracına ihtiyaç vardır.

Oktav ölçümü sırasında piyanodan çıkan en tiz ve en pes sesin hangileri olduğuna bakılır. Bu ses aralığı bize ses dizisinin oktav yapısı hakkında bilgi verir. Ses sanatçılarının çıkabildikleri oktav düzeyleri farklılık gösterir. Ancak bu değer genellikle sıradan insan sesinden daha yüksektir. Opera sanatçılarının oktav genişlikleri genellikle diğer ses sanatçılarına göre daha fazladır. Örneğin 5, 6, 7 oktavlık ses genişliğine sahip opera sanatçıları vardır. Bununla birlikte 1 veya 2 oktavlık sesle de eser icrası gerçekleştirmek mümkündür. Bir insanın ses genişliğinin 4 veya 5 oktav olması onun güzel şarkı söyleyebileceğini göstermez. Ses eğitimini ister müzik okullarında isterse usta çırak ilişkisi içinde tamamlayan ses sanatçıları, daha düşük bir oktav genişliğiyle de güzel bir icra gerçekleştirebilir.

Desibel Nedir?

Sesin şiddetini ifade eden birime desibel denir. Her desibel (dB), sesin dinleyiciye ulaşan enerji miktarını gösterir. Belli bir referans güç veya seviyeye oranını belirtir. Daha yüksek desibel değerleri, daha yüksek ses şiddetini ifade eder. Daha düşük desibel değerleri ise daha düşük seslere karşılık gelir. Her desibel daima iki değer arasında bir karşılaştırma ifade eder. Bu bakımdan desibel aslında boyutsuz bir birimdir. Desibelin ses şiddetini ölçtüğünü söylesek de aslında sesin şiddetini karşılaştırmayı sağlayan bir birim olduğunu belirtmeliyiz.

Telefonun yaygınlaşmasıyla birlikte desibel ölçümlerine ilgi arttı. Desibel ölçümü telefon işletmecilerinden sonra farklı alanlarda da kullanılmaya başlandı. Önce radyoculuk, ardından televizyon sektöründe de desibel ölçümleri önemli hale geldi. Müzik alanında da desibel ölçümü önemli bir konudur. belli bir desibel değerine sahiptir. Müzik alanında daha yaygın olan desibelin yanı sıra bel şeklinde farklı bir ölçü birimi daha vardır. 10 desibel 1 bel eder. Bel ölçü biriminin adı ise telefonun mucidi Alexander Graham Bell’den gelir.

Bemol ve Diyez Nedir?

Sesleri değiştirmek için kullanılan işaretlere ses değiştirici işaretler denir. Bu işaretler sesleri inceltmeye veya kalınlaştırmaya yarar. Müziğin temel kavramları arasında bemol ve diyez, ses değiştirici işaretler olarak bilinir. Bu işaretler notanın önüne ve portedeki çizgi ya da boşluklara yazılır. Portenin başında, müzik anahtarından hemen sonra kullanılan ses değiştirici işaretler ait oldukları sesleri tüm şarkı boyunca etkiler. Bir notanın karşılık geldiği sesin nasıl icra edileceğini önündeki değiştirme işaretinden veya müzik anahtarından sonra gelen değiştiriciden anlarız.

Bu bakımdan bemol (♭) ve diyez (♯) işaretleri müzikte kullanılan iki önemli semboldür. Kullanımları notaların yanına eklenmeleriyle gerçekleşir. Bir nota bemolle (♭) işaretlendiğinde yarı tam adım (yarım ton) aşağı iner. Örneğin Fa bemol (F♭), Fa notasını yarı tam adım aşağı indirir. Böylelikle Fa sesini notanın altına getirir. Bir nota diyezle (♯) işaretlendiğinde ise yarı tam adım (yarım ton) yukarı çıkar. Örneğin Sol diyez (G♯), Sol notasını yarı tam adım yukarı çıkarır. Böylelikle Sol sesini G notasının üstüne getirir. Bemol ve diyez sembolleri, bir müzik parçasında tonaliteyi değiştirerek farklı bir tonalite veya mod kullanmayı sağlar. Ayrıca transpozisyon sırasında da bemol ve diyez kullanımı gerçekleşir.

Transpozisyon Nedir?

Bir müzik parçasının veya müzikal öğenin orijinal tonaliteden farklı bir tonaliteye taşınmasına transpozisyon denir. Bir parçanın veya müzikal öğenin tüm notalarını belirli bir aralıkta yukarı veya aşağı kaydırmak mümkündür. Bu sayede, parçanın veya öğenin tınısı veya tonalitesi değişir. Transpozisyon işlemi müzisyenlerin bir müzik parçasını farklı tonalitelerde çalmasını sağlar. Diyelim ki bir şarkıyı orijinal tonalitede söylemek zor geliyor. Bu durumda transpoze işlemiyle şarkının tonalitesini uygun ses aralığına getirebiliriz. Böylelikle şarkının icrası kolaylaşır.

Örnek olarak Happy Birthday şarkısını ele alalım. Orijinal tonalitesi C majördür. Ancak şarkıyı daha yüksek bir tonalitede çalmak isterseniz, transpozisyon yapmanız gerekir. Şarkıyı diyelim ki D majöre transpoze ettiniz. Bu durumda tüm notaları yarım ton yukarı kaydırmış olursunuz. Bunun sonucunda şarkının melodisi ve tınısı değişir. Ancak yapısı ve ses ilişkileri aynı kalır. Çalmak istediğiniz her şarkı için uygun ton ayarlamasını bu şekilde yapmanız mümkün.

Şarkıları transpoze etmek, müzik alanında çok yaygın bir tekniktir. İyi yapıldığı takdirde müzisyenlere büyük kolaylık sağlar. Aynı zamanda da esneklik ve yaratıcılıklarını açığa çıkarmalarına imkan sağlar. Farklı enstrümanların veya müzisyenlerin farklı tonalitelerde çalma ihtiyacı duyması durumunda transpozisyon sıklıkla kullanılır.

Harmoni Nedir?

Müzikte birlikte kullanılan seslerin düzenlenmesi ve bir araya getirilmesine harmoni denir. Bir müzik parçasında farklı notaların ve akorların bir arada uyumlu bir şekilde çalınması ve seslendirilmesi harmoniyi oluşturur. Bu bakımdan harmoni, ile armonik ilerlemeler ve akor dizileri üzerine kuruludur. İki veya daha fazla sesin aynı anda çalınması veya söylenmesiyle oluşan akorlar harmonik ilişkileri yaratır. Bu akorlar, müzikal anlatıyı destekler ve melodiyi zenginleştirir.

Bu çerçevede harmoni, aslında müziğe derinlik, duygu ve renk katar. Müzik eserindeki harmonik ilerlemeler ve akor dizileri, dinleyicilerin hissettiği duygusal tepkileri etkiler. Örneğin majör akorların yarattığı etkiler daha neşeli ve pozitiftir. Oysa minör akorlar daha hüzünlü ve melankolik bir his uyandırır. Ayrıca harmoni müzikteki diğer unsurlarla da etkileşim halindedir. Melodiyle uyumlu akorlar ve harmonik ilerlemeler parçanın bütünlüğünü sağlar. Ritmik yapı ve enstrümantasyon da harmoniyi tamamlar ve müziğin genel etkisini belirler.

Dolayısıyla harmoni, müzikal anlayışın ve icra becerilerinin önemli bir parçasıdır. Müzisyenler, harmoniyi anlamak ve kullanmak için akor teorisi, akor ilerlemeleri ve diğer müzikal kavramlar hakkında bilgi sahibi olmalıdır. Harmoniyi doğru şekilde kullanmak, müzikal ifadeyi güçlendirir. Böylelikle dinleyicilere keyifli bir deneyim sunar.

Umarım bu bilgiler, nota sistemleri ve müzikal terminoloji hakkında daha fazla bilgi edinmenize yardımcı olur. Müziğin büyülü dünyasını keşfetmeye devam edin! Enstrümanınızla, sesinizle ya da sadece müzik dinleyerek bu güzel sanatın tadını çıkarın!
 

SpotifAyhan

Moderatör
Forum Üyesi
Katılım
22 Mar 2024
Mesajlar
597
Puanları
28
Konum
Manisa
Cinsiyet
Erkek
Nota


Bir müzik sesini belirtmeye yarayan işaret

Tanımlar:
1. Müzik seslerini gösteren işaretlere nota denir. Toplam yedi tanedir. (do,re,mi,fa,sol,la,si)
2. (İtalyancadan) emir ve istek bildiren yazı.
3. Bir şeyi sonradan hatırlamak için konan işaret.
4. Resmi ve siyasi mektup, muhtıra.
5. Mülâhazat. * hesap pusulası.
6. Müziğe ait yazı.
Müzikteki matematiksel gizemi keşfederek yazıya dökmenin ilk temeli Pisagor tarafından atılmıştır. Biz kendisini okul sıralarından o meşhur dik üçgen teoremi ile hatırlarız ama Pisagor günümüzde ulaştığımız bilim seviyesinin babasıdır. O kendi devrine kadar gelişmiş bütün çalışmaları bir disiplin altında toplamış, geometri, aritmetik, astronomi, coğrafya, müzik ve tabiat bilgisi olarak ayrı ayrı bilim dalları yaratmıştır.Pisagor bilimi, bilim için düşünüyor, bilimin uygulamaları onu ilgilendirmiyordu. Bu nedenle -bilgi seven- anlamındaki filozof sözcüğünü ilk olarak o kullanmıştır. Pisagor tüm evrenin sayılar ve aralarındaki ilişkilere göre kurulduğuna inanıyordu.

Pisagor'un müziğin içindeki matematiği bir demirci dükkanının önünden geçerken keşfettiği rivayet edilir. Demirci ustasının, demir döverken kullandığı aletlere göre değişik sesler çıkarması Pisagor'un ilgisini çekmiş, dükkanı kapattırarak ustaya çeşitli aletler kullandırmış, çıkan sesleri incelemiş ve kayıtlar almış.

Batı müziği 9. yüzyılın başına kadar notalamadan habersizdi. Eserler kulak yoluyla kuşaktan kuşağa aktarılıyor, bu arada değişime uğruyor, zamanla unutulabiliyordu. 9. yüzyılın ikinci yarısında ilk notalama sistemi ortaya çıktı.

Arezzo'lu Guido'nun (Gui d-Arezzo) notalama sisteminin seslerin yüksekliğini kesin olarak belirtmeye başlamasıyla büyük bir ilerleme kaydedildi. 11. yüzyılda notaların üzerine dizildiği beş çizgiden oluşan portenin kullanılmasıyla notaların yüksekliği (do, re, mi, .) ve süresi (birlik, ikilik, dörtlük, .) kesin biçimde belirlenebilir hale geldi.

Aslında müziğin dört parametresi vardır: Yükseklik, süre, şiddet ve tını. Bunlardan ilk ikisi zamanla genel kabul gören bir takım işaretler sayesinde kağıt üzerine dökülebilmiş, şiddet ve tını ise notanın yanında ek kelimelerle belirtilmişler ve kısmen de yoruma açık bırakılmışlardır.

Çeşitli sesleri belirtmek ve bunların birbirlerine karışmasını önlemek için sesleri temsil eden notalara özel isimler verildi. Do, re, mi, fa, sol, la, si. İngilizcede ve Almanca da ise notalar harflerle gösterildi(C=do, D=re, E=mi, F=fa, G=sol, A=la, B=si-ing.-, H=si-alm.-).

Nota isimlerinden "do"nun önceki ismi "ut" idi. Sesli harfle başlayan bu isim, notaları sırayla söylerken tutukluk yaptırdığından 12. yüzyılda "do" olarak değiştirildi. Almanya ve bazı ülkelerde "ut" hala kullanılır.

"Si" hariç diğer notaların isim babası Gui d-Arezzo'dur. Arezzo bu adları Aziz lohannes Battista ilahesindeki mısraların birinci hecelerinden alarak takmıştır. Yedinci notanın adı uzun zaman "B" olarak kalmış, sonradan 13. yüzyılda Sanete lohannes kelimelerinin baş harflerinden meydana gelen "si" adını almıştır.

Notalamanın keşfi ve gelişimi müzik pratiğine olağanüstü bir gelişme ortamı yaratmıştır. Notalama, icracıyı ezberden kurtararak hem müzik parçalarının uzamasına hem de çeşitli dönemlere ve ülkelere ait notalanmış eserlerin katılmasıyla repertuarın zenginleşmesine ve çeşitlenmesine imkan vermiştir. Nota sayesinde bir müzisyen bilmediği bir müzik parçasını icra edebilmek için tek başına yeterli bir hale gelmiştir.

Orte Nedir?
Notaların üzerine yazıldığı eşit aralıklı beş çizgi ve dört aralıktan oluşan şekle porte (dizek) denir. Çizgiler aşağıdan yukarıya doğru sayılır. 16. yüzyılda İtalyan rahip Guido d Arrezo, nota okumayı kolaylaştırmak amacıyla renkli porte çizgilerini, ayrıca bir ilahinin her bir satırının ilk hecelerinden oluşan nota isimlerini müziğe kazandırmıştır.



orte.jpg



Nota Nedir?
Seslerin yüksekliklerini (incelik ve kalınlıklarını) ve sürelerini gösteren işarete denir. Porte üzerinde her bir nota farklı yerlere (çizgi üzerine veya aralığa) ve farklı biçimlerde yazılır. Her bir nota harflerle de gösterilir.

nota.jpg

Do Re Mi Fa Sol La Si Do
C D E F G A B C

Notaların Dizek Üzerindeki Yerleri

Sol Anahtarı Nedir?

Portenin 2. çizgisinden başlayıp bu çizgiye adını veren ve ince sesleri göstermeye yarayan anahtardır.
sol anah.jpg


Fa Anahtarı Nedir?
Portenin 3. ve 4. çizgilerinden başlamak üzere iki türü vardır. Kalın sesleri göstermek için kullanılır. Anahtarın iki noktası arasından geçen çizgi FA sesine aittir. Diğer notalar buna göre isimlendirilir. Piyanoda sol el eşlikleri ile kontrbas ve viyolonsel partisyonları Fa Anahtarında yazılır.

fa anahtarı.jpg

Do Anahtarı Nedir?
Portenin 1., 2., 3. ve 4. çizgilerinden başlayarak yazılmak üzere dört türü vardır. Anahtarın
ortasındaki birleşim yerindeki çizgiye DO notası yazılır. Diğer notalar buna göre adlandırılırlar.

do anah.jpg

Kaynak:
 

Genel Forum Sitesi

Forum Sitesi - Forumzar.COM

Forumzar.COM olarak, Türkçe forum sitesi denildiğinde akla gelen ilk adres olarak, geniş kapsamlı genel forum platformumuzda buluşuyoruz. Türkiye'nin en büyük Türkçe forum siteleri arasında yer almanın gururunu yaşıyoruz. Çeşitli konu başlıklarında aktif bir şekilde paylaşımların yapıldığı, her konuda interaktif ve bilgilendirici tartışmalara katılmak için bizi takip edin! ve bir dakikanızı ayırarak forum sitemize üye olun!

Forum Siteleri

Bilgi paylaştıkça çoğalır sloganı ile ilerleyen forum sitesi platformumuza, siz de üye olarak forum sitemizde açılan konulara katılabilir ve ilgi alanınıza uygun konular açarak siz de paylaşımda bulunabilirsiniz.