ufuksav
Forum Üyesi
Zehirli insanların ortak birtakım özellikleri vardır. Bu insanlar,
• Çok sık yalan söylerler.
• Koyduğunuz sınırlara genelde saygı göstermezler.
• Başkalarından olmadık isteklerde bulunurlar.
• İstediklerini elde etmek için sizi ellerinde oynatmaya çalışırlar.
• Kendilerine hep yardım edilmesi beklentisi içindedirler, ancak başkalarına hiç yardımcı olmazlar.
• Başkalarının isteklerini, gereksinmelerini ve duygularını hiç önemsemezler.
• Her şeyin, öncelikli olarak, onların hakkı olduğuna inanırlar.
• Davranışlarının sorumluluğunu almazlar ve hep başkalarını suçlarlar.
• Kuralların, kendileri için geçerli olmadığını düşünürler.
• Çok seyrek olarak özür dilerler; özür dileseler bile, ya baskı altında kaldıkları için özür dilerler ya da diledikleri özürlerinde içten değildirler ya da son derece yüzeyseldirler.
• Hep konuşurlar, hiç dinlemezler.
• Sürekli eleştiricidirler.
• Arkanızdan konuşurlar, sizi çekiştirirler, sizinle ilgili kötü yorumlarda bulunurlar.
• Duygusal durumları, tutum ve davranışları değişken ve öngörülebilir değildir.
• Aşırı tepkiler gösterirler.
• Kendilerince, onlar, hep büyük sorunlar yaşıyorlardır, abartılı bir biçimde, hep bunu dile getirirler; ancak bunlar için, bir türlü, bir davranış ya da tutum değişikliğine gitmek istemezler.
• Sizin yaşadığınız duyguları anlayışla karşılamazlar ya da bunları gözardı ederler, duygularınızı görmezden gelirler.
• Özel günleri ya da özel durumları berbat ederler. Bu gibi durumların tadını çıkarmanıza engel olurlar.
• Diğer yakınlarınızla kurduğunuz ilişkileri baltalarlar.
• Edilgin-saldırgan (pasif-agresif) tutumlar sergilerler (“duvar gibi” sessiz kalırlar, işleri sürüncemede bırakırlar, yapmaları gereken işleri unuttuklarını söylerler, sözümona övgüde bulunurlarken, yanı sıra örtük bir eleştiri getirirler)
• Söyledikleriyle, olan bitenleri algılama biçiminizden ya da kendinizden bile kuşku duymanıza yol açarlar.
• Uzlaşmaya hiç yanaşmazlar.
• Öylesine bir baskı kurarlar ve kaygı yaratırlar ki, sağlığınız, iş görebilme yeterliğiniz ya da esenliğiniz bundan çok olumsuz yönde etkilenir.
• İçsel gücünüzü tüketirler.
• Onlarla etkileşimde olmak, size, kendinizi kötü hissettirir.
• Onlara göre, onlar her zaman “haklı”dırlar ve siz hep “haksız”sınızdır.
• Sizin seçimlerinizi, değerlerinizi ve inançlarınızı küçümserler ve bunları değersizleştirmeye çalışırlar.
• Sizinle ya da sizin yaşamınızla, gerçekte, hiç ilgili değildirler.
• İstediklerini elde edemeyince öfke patlamaları gösterirler.
• Bağırıp çağırırlar, söverler ya da insanlara ad takarlar.
• Kimi zaman saldırgan davranışlar da gösterirler.
Alıntı
• Çok sık yalan söylerler.
• Koyduğunuz sınırlara genelde saygı göstermezler.
• Başkalarından olmadık isteklerde bulunurlar.
• İstediklerini elde etmek için sizi ellerinde oynatmaya çalışırlar.
• Kendilerine hep yardım edilmesi beklentisi içindedirler, ancak başkalarına hiç yardımcı olmazlar.
• Başkalarının isteklerini, gereksinmelerini ve duygularını hiç önemsemezler.
• Her şeyin, öncelikli olarak, onların hakkı olduğuna inanırlar.
• Davranışlarının sorumluluğunu almazlar ve hep başkalarını suçlarlar.
• Kuralların, kendileri için geçerli olmadığını düşünürler.
• Çok seyrek olarak özür dilerler; özür dileseler bile, ya baskı altında kaldıkları için özür dilerler ya da diledikleri özürlerinde içten değildirler ya da son derece yüzeyseldirler.
• Hep konuşurlar, hiç dinlemezler.
• Sürekli eleştiricidirler.
• Arkanızdan konuşurlar, sizi çekiştirirler, sizinle ilgili kötü yorumlarda bulunurlar.
• Duygusal durumları, tutum ve davranışları değişken ve öngörülebilir değildir.
• Aşırı tepkiler gösterirler.
• Kendilerince, onlar, hep büyük sorunlar yaşıyorlardır, abartılı bir biçimde, hep bunu dile getirirler; ancak bunlar için, bir türlü, bir davranış ya da tutum değişikliğine gitmek istemezler.
• Sizin yaşadığınız duyguları anlayışla karşılamazlar ya da bunları gözardı ederler, duygularınızı görmezden gelirler.
• Özel günleri ya da özel durumları berbat ederler. Bu gibi durumların tadını çıkarmanıza engel olurlar.
• Diğer yakınlarınızla kurduğunuz ilişkileri baltalarlar.
• Edilgin-saldırgan (pasif-agresif) tutumlar sergilerler (“duvar gibi” sessiz kalırlar, işleri sürüncemede bırakırlar, yapmaları gereken işleri unuttuklarını söylerler, sözümona övgüde bulunurlarken, yanı sıra örtük bir eleştiri getirirler)
• Söyledikleriyle, olan bitenleri algılama biçiminizden ya da kendinizden bile kuşku duymanıza yol açarlar.
• Uzlaşmaya hiç yanaşmazlar.
• Öylesine bir baskı kurarlar ve kaygı yaratırlar ki, sağlığınız, iş görebilme yeterliğiniz ya da esenliğiniz bundan çok olumsuz yönde etkilenir.
• İçsel gücünüzü tüketirler.
• Onlarla etkileşimde olmak, size, kendinizi kötü hissettirir.
• Onlara göre, onlar her zaman “haklı”dırlar ve siz hep “haksız”sınızdır.
• Sizin seçimlerinizi, değerlerinizi ve inançlarınızı küçümserler ve bunları değersizleştirmeye çalışırlar.
• Sizinle ya da sizin yaşamınızla, gerçekte, hiç ilgili değildirler.
• İstediklerini elde edemeyince öfke patlamaları gösterirler.
• Bağırıp çağırırlar, söverler ya da insanlara ad takarlar.
• Kimi zaman saldırgan davranışlar da gösterirler.
Alıntı