• Forumzar.COM Türkçe içerikli genel forum sitesi ve paylaşım platformu olarak eğlenceli ve interaktif bir forum deneyim sunar.

    Foruma üye olmak için BURAYA TIKLAYINIZ

Yalnızlık Ülkesinin Hırçın Bir Aydını: Cemil Meriç Kimdir ? Yalnızlık Ülkesinin Hırçın Bir Aydını: Cemil Meriç Biyografi

Polat

Moderatör
Katılım
24 Ağu 2022
Mesajlar
4,326
Puanları
36
Konum
istanbul
Cinsiyet
Erkek
Yalnızlık Ülkesinin Hırçın Bir Aydını: Cemil Meriç



Yalnızlık ülkesinin, yaşarken anlaşılamamış ya da anlaşılmak istenmemiş yalnız bir aydınıydı Cemil Meriç! Tıpkı ülkesi gibi öksüz! Aydınlarla yaşadıkları coğrafyanın kader birlikleri vardır. Yaşadığımız coğrafya kaderimizi de belirlemektedir adeta. Ülkesinin kaderi yalnızlaşmak ve kaçmak olurken elbette aydının kaderi de bundan payını alacaktı. Ve aldı da. Meriç de tıpkı ülkesi gibi saklandı bir süre. Sırça sarayından baktı ülkesine ve topluma. Onun sırça sarayı elbette kütüphanesiydi.

Düşünce hayatımızın hırçın düşün adamıydı; araftaki yalnız aydın diye tabir edilen. Düşüncenin dehlizlerinde korkmadan dolaşmış bir kalem şövalyesiydi. Karanlık dünyasında kocaman aydınlık bir pencere açmıştı aslında; Aşil’in (Akhilleus) kılıcı misali keskin kalemiyle. Bazen anlaşılmak için çırpınan, bazen de umursamamayı tercih etmiş gibi görünen gelgitli bir dünyanın, çelişkilerle örülü adamı: Doğu ile Batı arasında sıkışıp kalmış, ince hisli ve belki biraz da küskün bir çocuk! Kendi ifadesiyle, “Kimim ben? Hayatını, Türk irfanına adayan münzevi ve mütecessis bir fikir işçisi.” Kendini yaşarken olduğu gibi okuyucusuna açmış ender bir aydın. “Batı’nın karşısına Doğu’yu çıkaran”, hiçbir ideolojiye sığmayan bir entelektüel. ‘Fil dişi kule’de kavganın, politikanın dışında yıllarca sürdürülen bir yaşam; ta 70’li yıllara değin.
Hatay’ın etnik mozaiği içinde büyümüş olması onun yalnızlığını ve kaçışını açıklamaktadır. Çocukluğu Ermeni, Azeri, Süryani, Arap, Nüsayri, Sünni, Alevi, Rum, Türkmen pek çok milletten insanın bir araya geldiği Hatay’ın farklı zenginliklere açılan atmosferinde geçmiştir. Bu nedenle belki, “ya hep, ya hiç” vardır onun dünyasında. Hatay’ın çalkantılı tarihsel süreci, Meriç’in kişiliğinde de yansımalarını bulmuştur.
C.M’in hayatı bir trajedidir kendisine göre: “…birinci perde evleninceye kadar geçen zaman, vıcık vıcık ıstırap. Birkaç şehri fethe yeten bir enerji yel değirmenlerine saldırmakla harcanır. İkinci perde izdivaçla başlar. Daha büyük daha derin, daha uzun acılar. Fakat vahaları olan bir çöl bu ve göğü yıldızlarla dolu: çocuklarım, kitaplarım…”(Bu Ülke, s.39). Hayatının bir bölümünü öğretmen olarak geçiren Meriç, rüyalarının çiğnenmiş olduğunu düşünmüştür. Geçirdiği 25 yıl Atilla’nın atlılarından daha zalimdir. Öğretmenlik yaptığı Elazığ’dan ayrılmış, istifa ederek İstanbul’a dönmüştür. Hayatı boyunca mutlak adaletin ve gerçeğin peşinde koşan umutsuz bir arayışın içinde olmuştur. Mücadelelerle dolu ve kahırlı. Karanlığa bürünen dünyasını aydınlatan hayalle gerçek arası, ‘kitaplardan daha derin’ bir aşkın gölgesinde hem çok âşık hem de çok isyankâr; bol medcezirli ve tutkulu bir yaşamın hem içinden hem de kıyısından geçmiştir o. Cemil Meriç’in hayatında bazen sessizliğin bazen de ıstıraplı haykırışların eşlik ettiği düşünceye adanmış bir ömrün izleri sürülür.
Batı’yı tanımadan taklit eleştirisi...
Batı’yı tanımadan taklit ettiğimizi savunan Meriç, çareyi de, Batı’yı bütün olarak tanımak olarak göstermektedir. “Batı’nın meyvelerini kendi ağacımıza asarsak, efendisinin ilaçlarını yutan uşak gibi oluruz. Yeni Osmanlılardan genç sosyalistlere kadar bütün intelijansyamız hamakatin içindedir” (Sosyoloji Notları, s.284). Batı’nın bütün dünya görüşleri her yanıyla bilinmelidir. Yalanı ve hakikatiyle Batı’yı tanımak gerekmektedir. Doğu ve Batı insan beyninin iki yarımküresi gibidir. Ama Batı ona göre sömürgecidir. Meriç İslamiyete bir dünya görüşü ve sarılınması gereken bir görüş olarak yaklaşmış ve Osmanlı İmparatorluğu’nun en güçlü yanının İslamiyet olduğunun altını çizmiştir.

Çelişkilerle örülü bir yaşamdır onunki. Bir yandan İslam a göz kırparken Marksizm’i eleştirmekte, İslam’ı eleştirirken Marksizm’e göz kırpmıştır. Marksizm onun için adeta bir tür kaçış olmuştur. Tutuklandığında mahkemede Marksist olduğunu haykırmış, ama beraat etmiş ve dostları ondan uzaklaşmıştır. “Hotantolar içinde büyüdüm okumak istediğim zaman kitaplarımı yırttılar. Nihayet kütüphanem yağma edildi, hapse atıldım vs. Cemiyet belkemiğimi kırdı” serzenişinde bulunmuştur Jurnal’de. Daha sonra ise İslam’a bırakmamasızcasına sarılmıştır.ruhunu ancak o tatmin edebilmiştir.

Avrasyalı bir düşünür
Soğuk savaşın bittiği, duvarların yıkıldığı, farklı fikir ve dünya görüşleri arasında diyalog gayretlerinin başladığı şu zamanda, ‘irfanı ve toprağı dişleriyle, tırnaklarıyla kazarak yedi kat yerin dibinden çıkarak, çölün kumlarında altın zerreleri arayan adam’ ı anlamak daha kolay olacak. Özgürlük ve diyalog düşüncesiyle büyüyen gençlerin Cemil Meriç’ i daha iyi anladıklarını ve Meriç’in hayatta olduğundan çok daha fazla değerlendirildiğini düşünüyoruz.
“Her büyük adam, kucağında yaşadığı cemiyetin evladıdır. Zira o, yarınki veya dünkü veya ötelerdeki bir cemiyetin değil, kendi cemiyetinin çocuğu” diyen Cemil Meriç, gözlerini kaybettiği ilk yıllarda Doğu ile Batı’ yı yani insan beyninin iki yarım küresini birleştirmek hülyasıyla Avrasya adlı bir dergi kurmak ister ama bu düşüncesinde de yalız kaldığı için dergiyi çıkaramaz.

Son sözleri
13 Haziran 1987’ de vefat den Meriç’ in son sözleri, “Allah Allah Allah, Muhammed sevgilim” dir.
Entelektüel cemiyetin üvey evladı
Aydın ona göre cemiyetin üvey evladıdır. O yarının, dünün veya gelecekteki bir cemiyetin çocuğudur, “kendi cemiyetinin değil.” Cemiyetin kaderimizi çizdiğini belirtir. Fakat ona ırzımızı teslim ettiğimiz anda erimişizdir, denizdeki herhangi bir dalgayız” demektedir. Mağaradakiler’de, Türk aydınının Tanzimat’tan beri Batıyı hecelediğini ve zirveleri tanımadığını haykırmıştır: “Tanzimat’tan beri Türk aydınının alınyazısı iki kelimede düğümleniyordu; aldanmak ve aldatmak. Senaryoyu başkaları hazırlamıştı, biz sadece birer oyuncuyduk. Nesiller bir ütopyanın kurbanı olmuşlardı…Avrupa’yı tanımak gaflet; Avrupa’yı tanıyan ülkesinden kopuyor. Bu lanet çemberinden nasıl kurtulacağız?...Düşünenin görevi; insandan kopan, tarihini unutan ve yolunu şaşıran aydınları irşada çalışmak, kızmadan, usanmadan irşat. Gerçek sanat ayırmaz, birleştirir.”

Taşralı Meriç, İstanbul’la uyuşamamıştı
Nazım Hikmet’i sevmediğini yüksek sesle söyleyecek kadar açık sözlüdür. İstanbul yazar-şair çevresiyle uyuşamamıştır. O bir taşralıdır çünkü. Salah Birsel, Oktay Akbal, Behçet Necatigil ile anlaşamaz bu nedenle. 1940’lardaki yazılarını ‘ukala’ olarak niteler. “Benim neslim için Avrupa, insan zekâsının zirveye ulaştığı ülke demekti. Türk aydını Tanzimat’tan beri Batı’yı heceliyordu. Ama zirvelerini tanımıyorduk” (Kırk Ambar, s.450–451).
Türkçülüğü seçmiş, A. Mithat’tan etkilenmiştir. A. Mithat Efendi, nesillerin tecessüsünü dünya düşüncesine kanatlandıran bir yol göstericidir Meriç için. A. Mithat fakülte değil, üniversite. Meriç de onun çocuğudur. S. Nazif’i de hayatının ilk mukaddes isimleri arasında göstermiştir. Refik Halit, Tarık Mümtaz, Chateaubriand, Hugo istikametine yardımcı olan ilk hocalardır. Ardından Balzac, Buchner, Marks, Nordau ve gençliğinin tanrılarından Zola.

Kaynaklar:

Cemil Meriç, Jurnal Cilt 1, İstanbul, 1992, İletişim Yayınları
Cemil Meriç, Jurnal Cilt 2, İstanbul, 1993, İletişim Yayınları
Cemil Meriç, Bu Ülke, İstanbul, 1985, İletişim Yayınları
Cemil Meriç,Mağaradakiler, İstanbul, 1978, İletişim Yayınları
Cemil Meriç,Kırk Ambar, İstanbul, 1980, Ötüken Yayınları
Cemil Meriç, Sosyoloji Notları, İstanbul, 1993, İletişim Yayınları
Cemil Meriç,Bir Facianın Hikayesi, Ankara, 1981, Umran Yayınları
Halil Açıkgöz, Cemil Meriç İle Sohbetler, İstanbul, 1993, Seyran Yayınları
SEYYİD KEMERKAYA
 

Genel Forum Sitesi

Forum Sitesi - Forumzar.COM

Forumzar.COM olarak, Türkçe forum sitesi denildiğinde akla gelen ilk adres olarak, geniş kapsamlı genel forum platformumuzda buluşuyoruz. Türkiye'nin en büyük Türkçe forum siteleri arasında yer almanın gururunu yaşıyoruz. Çeşitli konu başlıklarında aktif bir şekilde paylaşımların yapıldığı, her konuda interaktif ve bilgilendirici tartışmalara katılmak için bizi takip edin! ve bir dakikanızı ayırarak forum sitemize üye olun!

Forum Siteleri

Bilgi paylaştıkça çoğalır sloganı ile ilerleyen forum sitesi platformumuza, siz de üye olarak forum sitemizde açılan konulara katılabilir ve ilgi alanınıza uygun konular açarak siz de paylaşımda bulunabilirsiniz.