• Forumzar.COM Türkçe içerikli genel forum sitesi ve paylaşım platformu olarak eğlenceli ve interaktif bir forum deneyim sunar.

    Foruma üye olmak için BURAYA TIKLAYINIZ

Ramazan tartışmaları

mikail1969

Forum Üyesi
Katılım
12 Eki 2022
Mesajlar
97
Puanları
6
Konum
Balıkesir
Cinsiyet
Erkek
Bir kere daha Ramazan’ı idrak ettik. Hak ettik veya etmedik bilemiyorum ama idrak ettik. Hak ettik veya etmedik derken Ramazan’ın Allah tarafından kullarına sunulan bir ikram olduğuna inandığımı, inanmamız gerektiğini ima ediyorum. Gerçekten Ramazan biz müslümanlar için günahlardan yunma-arınma çesmesidir. Bir tevbe kapısıdır o. Rahmet-i ilahinin sağnak sağnak üzerimize aktığı bir kutlu zaman dilimidir. Gecesi ile gündüzü ile değerlendirilmesi gereken hiç emek sarfetmeden elde ettiğimiz bir hazinedir.

Fakat Ramazan’ın bir de günlük yaşayışımızı etkileyen bir yanı var. Yazıya “Ramazan Tartışmaları” deyişim de bu yüzden. Ramazan örf-adet, yöreye ve kişiye özel alışkanlıklar dolayısıyla farklı bir hayat tarzını beraberinde getirir. Sahur, iftar, teravih, mukabele, davetler derken bir yığın değişikliklerin kaynağıdır o. Özellikle alışkanlıklar büyük rol oynar hayatımızda. Sigara başta olmak üzere çay, kahve gibi şeylere tutkun olanlar, genelde Ramazan’ın başlangıç günlerinde zorluk çekseler de sonraları alışırlar bu yeni düzene. Ama bazıları vardır ki hiç alışamaz ve adeta farklı bir kişilik kazanırlar Ramazan’da, sırf o alışkanlıkların gündüz boyunca terkinden dolayı. İftarı/bayramı iple çeker bu tip kişiler. Askerde terhis gününü bekleyen ve şafak sayan erler gibi her gün hem de bir kaç defa kaç saat/kaç gün kaldı diye hesap yaparlar kendi kendilerine.

Hz. Peygamber(sav) Ramazan’da merede-i şeytanın zincire vurulduğunu belirtse de bu tip insanlar hiç de onu aratmayacak bir form kazanırlar adeta. Her an savaş tamtamları kafasının üstünde çalınıyor gibi, kızgın ve öfkeli gözlerle etrafı süzen ve çatacak mesele arar bu tip insanlar her nedense.

Kurgu değil bu, seneryo hiç değil. Çocukluğumda bizzat benim yaşadığım vakıalardan bahsediyorum. Mahallemizde birisi vardı. İftar topu patladığında sigara ile orucunu açan, doktorun sigarayı terk et önerisine;”Doktor Bey! Sen ne diyorsun. Ben bir sigaram bittiğinde ikincisini içecek olmanın sevinci ile yaşayan ve geceleri uykuda nasıl sigara içebilirimin formüllerini araştıran biriyim” diye karşılık veren biri. Mesela bu insana siz gündüz vakti “nasılsınız” diyemezdiniz. Sarhoş gibi dolaşan, etrafı buğulu gözlerle süzen bir tipti. “Sigara kafasına vurmuş” derdik biz onun için.

Bu keskinlikte olmasa bile hemen herkesin Ramazan’a has özellikleri vardır normal günlük hayattan farklı olan. Ama bu farklılıklar zaman zaman evde, eşler arasında kavga ve tartışma vesilesi olabilmektedir. Keşke olmasa!

Önce bu sebeple yapılagelen aile içi tartışmaları yadırgamadığımı belirtmek istiyorum. Her değişiklik -özellikle köklü ve kalıcı değişiklikler- insanın farklı bir kimlik kazanması anlamına gelir. Dolayısıyla bu yeni kimliğe uyum sağlamak, bu tarza alışmak zaman alır. Ramazan’da işte böyle bir kimlik değişiminin yaşandığı aydır. Hele yukarıda örneğini verdiğimiz türden alışkanlıklarınız varsa, bu süreç uzadıkça uzar.

Onun için eşler bence bu gerçeği kabullenerek işe başmalılar ve birbirlerini idare etme cihetine gitmeliler. Keskin çıkışlar, ani patlamalar, öfke ve gayz dolu bakışlar, sözler her iki tarafi da gerer ve aradaki mesafe kapanması gerektiği yerde açılır. Gün gelir bir yerden patlar.

Karşılıklı konuşmanın çare olduğunu düşünüyorum ben bu aşamada. Ama zaman ve mekanını iyi kollayarak. Bakışların sigarasızlıktan bulandığı iftar vaktinde değil de, teravihten sonra mesela. Ev ortamında değil de, manevi bir havanın hakim olduğu kutsal bir mekanda söz gelimi. Ve katiyyen yanlışlıkları sıvacının duvara mala ile çarptığı sıva misali değil de, yılanı dahi deliğinden çıkartan tatlı ve güzel sözlerle. İnanıyorum ki, eş eşinin uyarması karşısında farklı bir bakış açısı kazanacak, kendini eşinin gözü ile görme imkanı kazanacaktır. Az bir kazanım değildir bu.

Ramazan başta dedik, Allah’ın rahmet ve merhametinin sağnak sağnak üzerimize yağdığı bir ay. Bir sene sonra bu kutlu zaman dilimini idrak edip etmeyeceğimiz belli değil. Öyleyse böyle –halk tabiriyle arz edeyim- suya tirit bile olmayacak şeylerle huzurumuzu kaçıracağımıza huzuru yani her an huzur-u ilahi’de duruyormuşçasına bir yola girmeye ne dersiniz?



Ahmet Kurucan
 

Genel Forum Sitesi

Forum Sitesi - Forumzar.COM

Forumzar.COM olarak, Türkçe forum sitesi denildiğinde akla gelen ilk adres olarak, geniş kapsamlı genel forum platformumuzda buluşuyoruz. Türkiye'nin en büyük Türkçe forum siteleri arasında yer almanın gururunu yaşıyoruz. Çeşitli konu başlıklarında aktif bir şekilde paylaşımların yapıldığı, her konuda interaktif ve bilgilendirici tartışmalara katılmak için bizi takip edin! ve bir dakikanızı ayırarak forum sitemize üye olun!

Forum Siteleri

Bilgi paylaştıkça çoğalır sloganı ile ilerleyen forum sitesi platformumuza, siz de üye olarak forum sitemizde açılan konulara katılabilir ve ilgi alanınıza uygun konular açarak siz de paylaşımda bulunabilirsiniz.