Güven sorunu ilişkileri bitirme noktasına getiren ve en sık yaşanan sorunlardan biridir. Güven sorununun yaşandığı ilişkiler partnerler açısından daha büyük sorunları doğurur ve nihayetinde sona erer. Uzun yıllar süren mutlu ilişkilerin sırrı güvendir. İlişkilerdeki güven sorununu aşmak, öncelikle güven sorunu yaşayan kişinin elindedir.
İlişkide 'güven' denildiğinde ilk akla gelen sadakattir. Partnerlerin birbirine olan bağlılığı ve sadakati karşılıklı güven duyulan mutlu bir ilişki için elbette gereklidir. Ancak güven konusu yalnızca sadakatla sınırlı olmadığı gibi sadakat algısı da kişiden kişiye değişir. İlişkilerde öncelikle sadakat algısının partnerlerin gözünde ne olduğu iyi anlaşılmalıdır.
Partnerlerin birbirine duyduğu güven kişilerin kendine duyduğu güvenle doğru orantılıdır. Kişi eğer partnerinin kendisini olduğu gibi sevdiğini düşünüyorsa, ona ve ilişkiye olan güveni arttıracak, tam tersi durumda ise en ufak tartışmalar güven sorunu sebebiyle büyüyecek ve iş içinden çıkılmaz hale gelecektir.
Doğru iletişim kurmak güven duygusunun gelişmesi açısından çok önemlidir. Partnerler birbirlerinin bazı davranışlarından olumsuz etkilenebilir. Böyle durumlarda konu gündeme getirilmeli, bu davranışın arkasında yatan sebep anlaşılmalıdır. Aksi takdirde önemsiz konular nedeniyle hissedilen şüphe, sonrasında güven sorununa dönüşebilir.
Yalan söylemek, konu ne kadar küçük olursa olsun güvensizliğe neden olacaktır. Kendisine yalan söylendiğini gören kişinin güven duygusundaki sarsılma sonradan çok zor tamir edilir. Dolayısıyla partnerler birbirine her konuda açık ve net olmalıdır.
Geçmişte yaşanan ilişkilerdeki sorunlar geçmişte bırakılmalı, ilişkiye başlanan kişinin farklı bir birey olduğu unutulmamalıdır. Daha önceki ilişkilerinde güven sorunu yaşayan kişilerin yeni ilişkilerindeki partnerlerinden de aynı davranışları beklemesi, ilişkiyi çıkmaza sokar. Ortada bir sebep yokken kendisine güvenilmediğini hisseden kişi, haksızlığa uğradığını düşünebilir.
Empati, her ilişkide olduğu gibi ikili ilişkilerde de oldukça önemlidir. Kişi kendini partnerinin yerine koymalı, kendisine yapıldığında rahatsız olacağı davranışlardan kaçınmalıdır.
Karşılıklı güven duygusunun oluştuğu ilişkiler elbette daha uzun soluklu ve daha mutlu olacaktır. Partnerlerin birbirine güvenmesi, kaybetme korkusu ile karıştırılmamalıdır. Birbirini seven iki kişinin mutlu birlikteliklerinin bitmesinden, partnerlerini kaybetmekten korkması doğaldır. Ancak ilişkide güvensizlik iki tarafı da yoran ve yıpratan bir durumdur.
Alıntıdır.
İlişkide 'güven' denildiğinde ilk akla gelen sadakattir. Partnerlerin birbirine olan bağlılığı ve sadakati karşılıklı güven duyulan mutlu bir ilişki için elbette gereklidir. Ancak güven konusu yalnızca sadakatla sınırlı olmadığı gibi sadakat algısı da kişiden kişiye değişir. İlişkilerde öncelikle sadakat algısının partnerlerin gözünde ne olduğu iyi anlaşılmalıdır.
Partnerlerin birbirine duyduğu güven kişilerin kendine duyduğu güvenle doğru orantılıdır. Kişi eğer partnerinin kendisini olduğu gibi sevdiğini düşünüyorsa, ona ve ilişkiye olan güveni arttıracak, tam tersi durumda ise en ufak tartışmalar güven sorunu sebebiyle büyüyecek ve iş içinden çıkılmaz hale gelecektir.
Doğru iletişim kurmak güven duygusunun gelişmesi açısından çok önemlidir. Partnerler birbirlerinin bazı davranışlarından olumsuz etkilenebilir. Böyle durumlarda konu gündeme getirilmeli, bu davranışın arkasında yatan sebep anlaşılmalıdır. Aksi takdirde önemsiz konular nedeniyle hissedilen şüphe, sonrasında güven sorununa dönüşebilir.
Yalan söylemek, konu ne kadar küçük olursa olsun güvensizliğe neden olacaktır. Kendisine yalan söylendiğini gören kişinin güven duygusundaki sarsılma sonradan çok zor tamir edilir. Dolayısıyla partnerler birbirine her konuda açık ve net olmalıdır.
Geçmişte yaşanan ilişkilerdeki sorunlar geçmişte bırakılmalı, ilişkiye başlanan kişinin farklı bir birey olduğu unutulmamalıdır. Daha önceki ilişkilerinde güven sorunu yaşayan kişilerin yeni ilişkilerindeki partnerlerinden de aynı davranışları beklemesi, ilişkiyi çıkmaza sokar. Ortada bir sebep yokken kendisine güvenilmediğini hisseden kişi, haksızlığa uğradığını düşünebilir.
Empati, her ilişkide olduğu gibi ikili ilişkilerde de oldukça önemlidir. Kişi kendini partnerinin yerine koymalı, kendisine yapıldığında rahatsız olacağı davranışlardan kaçınmalıdır.
Karşılıklı güven duygusunun oluştuğu ilişkiler elbette daha uzun soluklu ve daha mutlu olacaktır. Partnerlerin birbirine güvenmesi, kaybetme korkusu ile karıştırılmamalıdır. Birbirini seven iki kişinin mutlu birlikteliklerinin bitmesinden, partnerlerini kaybetmekten korkması doğaldır. Ancak ilişkide güvensizlik iki tarafı da yoran ve yıpratan bir durumdur.
Alıntıdır.