Yunus peygamber ninova’dan ayrıldıktan sonra deniz kenarına gitti orada yola çıkmak üzere bir gemiye bindi. Gemi Hz Yunus’ta içinde olarak hareket etti, kıyıdan uzaklaştı.
Bir müddet yol gittikten sonra durdu. Ne ileri ne de geri gitmez oldu. Gemidekiler bütün yolları denedikleri halde gemiyi yerinden oynatamadılar. Denizin ortasında kala kalmışlardı.
Üstelik aniden çıkan bir fırtınayla batacak hale gelmişlerdi. Herkesi büyük bir korku almıştı, panik içindeydiler. Bu hali büyük bir uğursuzluğa ham ederek:
-İçimizde herhalde büyük bir günahkar var, o gemiden ayrılmadan bu gemi yürümez demeye başlamışlardı.
İçlerindeki günahkarı nasıl tespit edeceklerdi. Bu hususta çeşitli görüşler öne sürüldü. Sonunda kura çekilme konusunda birleşildi. Kura kime çıkarsa o kimse gemiden denize atılacaktı.
Kararlaştırıldığı şekilde kura çekildi, çekilen kura Yunus peygambere çıktı. Gemidekiler şaşırdılar Hz Yunus gemiye binerken kendini onlara tanıtmıştı.
Yolcular aralarında konuştular. Bu iyi temiz bir kimsedir, günahkar olamaz, kural tesadüfen ona çıkmıştır herhalde dediler.
Kurayı ikinci defa çektiler yine Yunus peygambere çıktı. Yunus peygamber hatasını anlamıştı.
Denize atlamak için üzerindeki elbiseleri çıkarırken, gemilerden bazıları ona mani oldular.
Üçüncü kere kura çekildi kura yine ona çıktı. Artık gemiden ayrılması gereken kişinin Yunus peygamber olduğu apaçık belliydi. Yunus peygamber denize atlayacağı sırada vakit gece yarısıydı.
Deniz şiddetli fırtınalarla çalkalanıyordu. Gemiden denize atlayan Yunus peygamber azgın dalgalarla bir müddet boğuştuktan sonra büyük bir balık tarafından yutuldu.
Yunus peygamber balığın karnına girerken bir an için sonunun geldiğini düşündü. Fakat balığın karnında hala ölmeyip hayatta kaldığını anlayınca derhal Allah’a iltica etti.
Yunus peygamber ömrü boyunca Cenabı Hakka zikir ve tespih edip durmuştu. Denizden atıldığı beri de tespihi daha içten gönülden yapmaya başlamıştı.
Allah’a bütün varlığıyla sığınıyor, tespih ve kutsamada bulunuyordu:
-Ey Rabbim senden başka hiç bir ilah yoktur. Seni her türlü noksanlıktan uzak tutarım.
Ben nefsime zulmedenlerden oldum diyordu. Yunus peygamberin bu samimi tövbesini Cenabı Hak kabul etti.
Balığa sahile yaklaşarak karnındaki Yunus’u dışarı çıkarmasını emretti.
Yunus peygamberi karnında taşıyan balık sahile yaklaşarak onu kıyaya attı. Hz Yunus bitkin ve hasta bir vaziyetteydi.
Bir müddet yol gittikten sonra durdu. Ne ileri ne de geri gitmez oldu. Gemidekiler bütün yolları denedikleri halde gemiyi yerinden oynatamadılar. Denizin ortasında kala kalmışlardı.
Üstelik aniden çıkan bir fırtınayla batacak hale gelmişlerdi. Herkesi büyük bir korku almıştı, panik içindeydiler. Bu hali büyük bir uğursuzluğa ham ederek:
-İçimizde herhalde büyük bir günahkar var, o gemiden ayrılmadan bu gemi yürümez demeye başlamışlardı.
İçlerindeki günahkarı nasıl tespit edeceklerdi. Bu hususta çeşitli görüşler öne sürüldü. Sonunda kura çekilme konusunda birleşildi. Kura kime çıkarsa o kimse gemiden denize atılacaktı.
Kararlaştırıldığı şekilde kura çekildi, çekilen kura Yunus peygambere çıktı. Gemidekiler şaşırdılar Hz Yunus gemiye binerken kendini onlara tanıtmıştı.
Yolcular aralarında konuştular. Bu iyi temiz bir kimsedir, günahkar olamaz, kural tesadüfen ona çıkmıştır herhalde dediler.
Kurayı ikinci defa çektiler yine Yunus peygambere çıktı. Yunus peygamber hatasını anlamıştı.
Denize atlamak için üzerindeki elbiseleri çıkarırken, gemilerden bazıları ona mani oldular.
Üçüncü kere kura çekildi kura yine ona çıktı. Artık gemiden ayrılması gereken kişinin Yunus peygamber olduğu apaçık belliydi. Yunus peygamber denize atlayacağı sırada vakit gece yarısıydı.
Deniz şiddetli fırtınalarla çalkalanıyordu. Gemiden denize atlayan Yunus peygamber azgın dalgalarla bir müddet boğuştuktan sonra büyük bir balık tarafından yutuldu.
Yunus peygamber balığın karnına girerken bir an için sonunun geldiğini düşündü. Fakat balığın karnında hala ölmeyip hayatta kaldığını anlayınca derhal Allah’a iltica etti.
Yunus peygamber ömrü boyunca Cenabı Hakka zikir ve tespih edip durmuştu. Denizden atıldığı beri de tespihi daha içten gönülden yapmaya başlamıştı.
Allah’a bütün varlığıyla sığınıyor, tespih ve kutsamada bulunuyordu:
-Ey Rabbim senden başka hiç bir ilah yoktur. Seni her türlü noksanlıktan uzak tutarım.
Ben nefsime zulmedenlerden oldum diyordu. Yunus peygamberin bu samimi tövbesini Cenabı Hak kabul etti.
Balığa sahile yaklaşarak karnındaki Yunus’u dışarı çıkarmasını emretti.
Yunus peygamberi karnında taşıyan balık sahile yaklaşarak onu kıyaya attı. Hz Yunus bitkin ve hasta bir vaziyetteydi.