BU MÜMKÜN MÜ?
KESİNLİKLE EVET!
Peki bu nasıl olacak ?
Öğrenerek, gözlemleyerek, öğrendiklerinden alman gerekenleri alıp, ne istediğinin, nasıl yaşamak istediğinin kararlılığında olup güçlü seçimler yaparak, konuşarak, isteklerini söyleyerek, sonra sana özel olan farklı yollar bularak, en önemlisi de farklı davranışlar içinde harekete geçerek her şeyi değiştirebilirsin. Olmadı mı tekrar deneyerek bu sefer farklı yöntemler deneyerek yola çıkabilirsin. Yanlış olan ne? Diyerek yanlışı bulup değişimi başlatabilirsin.
Daha sağlıklı, daha mutlu, daha güvende hissederek insani şartlar içinde yaşayabilirsin. Şimdi kendi hayatlarımıza, ülkemize ve dünyamıza sahip çıkacağız.
Kolay mı? Çok istersen evet çok kolay.
Zor mu? Direnirsen zor. Değişime, kendine, yaşamak istediğin hayata, hayatın akışına direnirsen, zor olarak görürsen evet çok zor.
Tabi ki senin kendiliğinden harekete geçerek başlayacağın değişimler için bahanelerin çok olacak. Ben ne yapabilirim ki diyeceksin? Bazen korkacaksın, bazen kaçacak, susacak, sinecek, olanı, yaşananı görmeyi, duymayı ret edeceksin. Yaşananları kaldıramıyorum diyip saklanmaya çalışacaksın. Yoruldum diyeceksin. Üstünü örtüp hiç bir şey olmamış gibi davranacaksın. Maalesef ki senin için kolay sandığın hayat, o ezberlenmiş bir şekilde devam ettiğin belki de içinde çaresiz hissettiğin, umutsuz olduğun hayat olacak. Ezbere yaşanan hayatı konforlu sanacaksın. Bil ki bu sadece alışkanlık haline gelen bir hayat. İçinde mutsuz olduğun hayat kolay hayat değildir. Kendini cezalandırdığın ya da cezalandırılman gerektiğine inandığın ve maalesef ki kendine layik gördüğün hayattır.
Her bahanen için bir çözüm üreterek ilerleyebilirsin. İçindeki korkuyu, endişeyi iyileştirebilirsin. Kendini yargılayan, suçlayan kimliğini kendini onaylayan, kendine güvenen kimliğe dönüştürebilirsin.
Bu yüzden kolay olan ne? Zor olan ne? Belki de bunların sendeki anlamlarını yeniden tanımlaman gerek. Alışkanlıklarını ,davranış şekillerini değiştirmek şahane bir başlangıç yaratabilir hayatında.
Yeniden bak hayatına! İyice bak.
İçinden bak, dışarıdan bir gözlemci gibi bak. Ne yaşıyorsun? Ne görüyorsun? Ne oluyor? Sen nasıl davranıyorsun? Sana nasıl davranılıyor? Seni mutsuz eden şeyler ne? Sana iyi gelen ne? Ne öğrendin? Hep aynı olan, bir döngü haline gelen şey ne?
Kendi hayatından başla, sonra bulunduğun arkadaş ortamındaki hayatlara bak. Tüm ilişkilerine bak. Yaşadığın bölgede olanlara, şehrine, ülkene bak. Ne görüyorsun? Ne oluyor? Neler yaşanıyor? Ne olmasını istiyorsun?
Şimdi her bir baktığın alan için sor kendine. Sence ne olursa ne değişir? Neye ihtiyaç var?
Başka bir soru sorayım sana. Yine buna bütünsel olarak bak.
Şartlar değiştiğinde mi güvende hissedersin yoksa sen kendi içinde güvende hissedersen mi yaşamındaki şartlar ona göre değişir?
Hani denir ya, çok param olduğunda, bir işim, eşim, evim olduğunda böyle sıralanır gider. Senin hayatın böyle mi? Bu olduğunda mı güvendesin? Yani dışa bağlı olan şeyler, şartlar değiştiğinde mi?
Yoksa her ne olursa olsun ben her şartta iş yaratırım, paramı kazanırım, para da olur, evde olur, bir gün düşersem kalkarım yeniden başlarım gibi cesaretle harekete geçebilen,her yönden kendine güvenen insan mı güvendedir.
Ne yapmak ne yaşamak istediğini bilen ve bu doğrultuda ilerleyen, ona yanlış yapılmasına izin vermeyen insan içsel olarak güçlü bir şekilde kendine güvendiğinde, güvende hissettiğinde, dış yaşamındaki insanlar sence nasıl insanlar olur? Saygı duyulan, sözüne, özüne yapacaklarına güvenilen bir insan olmaz mı? Peki bu insanlar çoğaldığında nasıl bir toplum olur? Herkesin birbirine karşı davranışı nasıl olur?
Sonuçta her insanın özünde bu güven vardır, bugüne kadar bunu yaşamadıysan şimdi tam zamanı, içindeki o güç ve güvene odaklanarak kendini yenileyebilirsin. Şimdi değilse ne zaman?
Çalıştığın işe ayakların geri geri gidiyorsa, para kazanamıyorsan, eşinle anlaşamıyorsan farklı çözüm yolları, farklı yöntemler ararsın. İşe yaramadı mı? Olmuyor mu? İşini değiştirirsin, eşini değiştirirsin ne istediğini bilen bir insansan yola gerekirse yalnız devam edersin. Kendine yeni bir hayat kurarsın. Aldığın bir üründen memnun değilsen ürünü değiştirirsin , bir marketteki fiyatlar çok yüksekse ve bundan şikayet ediyorsan daha uygun bir market bularak alışveriş yerini değiştirirsin, yaşadığın ülkedeki yönetim sana her anlamda zarar veriyorsa yönetimi değiştirirsin, sonuçta yaşadığın durum ve şartlar, yaşananlar sana iyi gelmiyorsa değişim yoluna gidersin bu kadar basittir. Bu senin hayatın ve tüm sorumluluk sendedir.
Bile bile aynı şekilde devam etmek, değişimi reddetmek, karşı tarafa ben bundan memnunum, yaptıklarını yapmaya devam et mesajını verir.
Anlaşılamayan şudur ki hem şikayet edip, hem de hiç bir şey yapmamak ve aynı şekilde sadece kızarak söylenerek, yaşananlara izin vermek ve bu insanlarla yola devam etmek korkarak yaşayan insanların değişime, iyi olana direnç göstermesidir, bu kaçmaktır. Kolayına kaçmaktır. Bildiğin ezber hayata kaçarak hayata devam ettiğini sanmaktır. Maalesef artık bu durum artık bu dünyada geçerliği yitirdi.
İşte o zaman şartlar ağırlaşır, zorlaşır. Neden? Değişim zamanı geldiğinde, seni rahatsız eden konularla ilgili gereğini yapmadığın için! Konuşmadığın, sustuğun, farklı bir adım atmadığın için şartlar seni hep zorlar. Çünkü dünya değişirken artık sen aynı eski yerde, eski bildiğin yaşam şeklinde kalamazsın.
Büyük bir geçiş zamanındayız.
Sadece hayatlarımızda ya da ülkemizde değil bütün dünyada büyük bir değişim rüzgarı esiyor. İşyerlerinde, evlerde, ülkelerde, her yerde bir hareketlilik var. Tanrıcılık oynayanları söylemiyorum bile. İnsanlar anlamadıkça felaket üstüne felaket yaşanıyor. İnsanlık suçları artıyor. Doğal felaketler artıyor. Tam bitti derken yeni bir zorlayıcı olay daha yaşanıyor.Farkında mısınız tüm dünyada yaşanan travmatik boyuttaki olaylar hiç bitmiyor! Hangi şartlarda anlayıp değişimi başlatacaksan işte o şartlar meydana geliyor. Acı verici mi evet. Kayıplar üzüntüler yaşatıyor mu? Evet. Farkında ol. Artık değiş diye hayat bağırıyor.
Anlayanlar, yaşananların farkına varanlar artık farklı davranıyor. Sesini çıkarıyor, hayır diyor, tepkisini ortaya koyuyor. Bırakmayı biliyor. Değişime izin veriyor.İşte şu anda bir taraftan da bu insanlar, bu bilinç ve enerji büyüyerek çoğalıyor.
Peki sen kendi hayatında ve toplum boyutunda harekete geçmek için sesini çıkartmak, değişimin içinde olmak için neyi, daha başka hangi felaketi bekliyorsun? Ne olursa değişirsin?
Daha fazla para kaybı, daha fazla deprem, tsunami ya da kişisel olarak bakarsak daha çok şiddet, ölüm, cinayet, iş kaybı, daha çok hakaret ne olursa hayatındaki tüm olumsuz yaşanan şartlara dur diyerek gereğini yapabilme, kendini seçebilme cesaretinde olacaksın?
Kendini iyi hissedeceğin hayat için, güvensizlik duvarlarını yıkmak için neyi bekliyorsun?
Yeterince dipte değil misin? Ya da neden en dibi görmek için bu kadar debelenip duruyor kırıntılarla idare ederek yaşıyorsun?
Olanı gör. Kendi hayatında, ülkemizde, tüm dünyada olanı olduğu gibi tüm çıplaklığıyla gör. Yaşadıklarını gör. Yaşatılanları gör. Kalbin nasıl hissediyor? Bir bak kendine.
Sen bütün bunlar için ne yaptın? Olanlar olurken ne yaptın? Şimdi tüm dürüstlüğünle buna cevap ver.
Neye inandın? Neye inanmak istemedin? Neyi nasıl algıladın? Nasıl davrandın?
Bugün şu anda olsa neyi farklı yapardın? Nasıl harekete geçerdin?
ŞİMDİ NE YAPACAKSIN?
ÖNCELİKLE KENDİNE GÜVEN VE İNAN. BİL Kİ MUHAKKAK KENDİNDE GÜVEN DUYACAĞIN BİR ÖZELLİĞİN VAR. BİR YERDEN BAŞLAMAN GEREK.
NE İSTEDİĞİNİ BİLEN OL. HEM KENDİ HAYATINDA HEM DE ÜLKEMİZ VE DÜNYA İÇİNDE.
İSTEDİĞİN HAYAT İÇİN CESARETLE İLERLE. YAPABİLİRİM BİLİNCİNE GEÇ.
KONUŞ. ANLAT. ÖĞREN. ÖĞRET.DİNLE. ANLA.GÖR. YARDIM ET VE SANA YARDIM ETMEK İSTEYEN İNSANLARA İZİN VER.
HAYATIMIZDA OLAN, ÜLKEMİZDE OLAN HER ŞEYİ SORGULAYIP, SORULAR SORARAK GERÇEĞİ ÖĞRENİP GEREĞİNİ BİRLİKTE YAPACAĞIZ. HER ŞEYİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ.
KENDİNE GÜVENEN, NE İSTEDİĞİNİ BİLEN VE GEREĞİNİ YAPAN İNSANLAR OLURSAK TOPLUMUMUZ İHTİYACI OLAN DEĞİŞİMİ KOLAYLIKLA GERÇEKLEŞTİRECEK.
PEKİ SENCE,
NASIL BİR ÜLKE OLURSAK, BURADA HANGİ DEĞİŞİMLER OLURSA BU SANA İYİ GELECEK?
SEN NE İSTİYORSUN?
BUNU YAZ, HER YERE YAZ, SOSYAL MEDYAYA YAZ. DEFTERİNE YAZ. KAĞITLARA YAZ. SADECE DÜŞÜNME YAZ. SEN NE İSTİYORSUN? BU SORUYU HAYATININ HER NOKTASIİÇİN SOR KENDİNE.
Anne babalar nasıl bir evlat istediklerini söyler, patron nasıl bir çalışan istediğini söyler, karı koca nasıl bir eş istediğini söyler, hükümet nasıl vatandaşlar istediğini söylerde, kimse sormaz!!!
SEN NE İSTİYORSUN?
ŞİMDİ SIRA SENDE. HAYATININ HER NOKTASINDA, HERKESE NE İSTEDİĞİNİ AÇIKÇA DÜRÜSTÇE CESARETLE SÖYLE. SENİN KONUŞMA ZAMANIN BAŞLADI.
SEN,BEN, BİZ HEPİMİZ SÖYLEYECEĞİZ.
BEN BENİM ÜLKEMİN NASIL OLMASINI, İNSANLARININ NASIL YAŞAMASINI İSTİYORUM?
AYNI HAYAT İÇİNDE AYNI ATMOSFERİ SOLUYORSAK, BİRLİKTE İSTEKLERİMİZE GÖRE YAŞAMAK İÇİN NE GEREKİYORSA ONU YAPACAĞIZ.
Işık ve sevgiyle kalın.Farkındalıkla gereğini yaparak yaşayın.
Bu içeriğin kaynağı Muhalif haber sitesidir.
KESİNLİKLE EVET!
Peki bu nasıl olacak ?
Öğrenerek, gözlemleyerek, öğrendiklerinden alman gerekenleri alıp, ne istediğinin, nasıl yaşamak istediğinin kararlılığında olup güçlü seçimler yaparak, konuşarak, isteklerini söyleyerek, sonra sana özel olan farklı yollar bularak, en önemlisi de farklı davranışlar içinde harekete geçerek her şeyi değiştirebilirsin. Olmadı mı tekrar deneyerek bu sefer farklı yöntemler deneyerek yola çıkabilirsin. Yanlış olan ne? Diyerek yanlışı bulup değişimi başlatabilirsin.
Daha sağlıklı, daha mutlu, daha güvende hissederek insani şartlar içinde yaşayabilirsin. Şimdi kendi hayatlarımıza, ülkemize ve dünyamıza sahip çıkacağız.
Kolay mı? Çok istersen evet çok kolay.
Zor mu? Direnirsen zor. Değişime, kendine, yaşamak istediğin hayata, hayatın akışına direnirsen, zor olarak görürsen evet çok zor.
Tabi ki senin kendiliğinden harekete geçerek başlayacağın değişimler için bahanelerin çok olacak. Ben ne yapabilirim ki diyeceksin? Bazen korkacaksın, bazen kaçacak, susacak, sinecek, olanı, yaşananı görmeyi, duymayı ret edeceksin. Yaşananları kaldıramıyorum diyip saklanmaya çalışacaksın. Yoruldum diyeceksin. Üstünü örtüp hiç bir şey olmamış gibi davranacaksın. Maalesef ki senin için kolay sandığın hayat, o ezberlenmiş bir şekilde devam ettiğin belki de içinde çaresiz hissettiğin, umutsuz olduğun hayat olacak. Ezbere yaşanan hayatı konforlu sanacaksın. Bil ki bu sadece alışkanlık haline gelen bir hayat. İçinde mutsuz olduğun hayat kolay hayat değildir. Kendini cezalandırdığın ya da cezalandırılman gerektiğine inandığın ve maalesef ki kendine layik gördüğün hayattır.
Her bahanen için bir çözüm üreterek ilerleyebilirsin. İçindeki korkuyu, endişeyi iyileştirebilirsin. Kendini yargılayan, suçlayan kimliğini kendini onaylayan, kendine güvenen kimliğe dönüştürebilirsin.
Bu yüzden kolay olan ne? Zor olan ne? Belki de bunların sendeki anlamlarını yeniden tanımlaman gerek. Alışkanlıklarını ,davranış şekillerini değiştirmek şahane bir başlangıç yaratabilir hayatında.
Yeniden bak hayatına! İyice bak.
İçinden bak, dışarıdan bir gözlemci gibi bak. Ne yaşıyorsun? Ne görüyorsun? Ne oluyor? Sen nasıl davranıyorsun? Sana nasıl davranılıyor? Seni mutsuz eden şeyler ne? Sana iyi gelen ne? Ne öğrendin? Hep aynı olan, bir döngü haline gelen şey ne?
Kendi hayatından başla, sonra bulunduğun arkadaş ortamındaki hayatlara bak. Tüm ilişkilerine bak. Yaşadığın bölgede olanlara, şehrine, ülkene bak. Ne görüyorsun? Ne oluyor? Neler yaşanıyor? Ne olmasını istiyorsun?
Şimdi her bir baktığın alan için sor kendine. Sence ne olursa ne değişir? Neye ihtiyaç var?
Başka bir soru sorayım sana. Yine buna bütünsel olarak bak.
Şartlar değiştiğinde mi güvende hissedersin yoksa sen kendi içinde güvende hissedersen mi yaşamındaki şartlar ona göre değişir?
Hani denir ya, çok param olduğunda, bir işim, eşim, evim olduğunda böyle sıralanır gider. Senin hayatın böyle mi? Bu olduğunda mı güvendesin? Yani dışa bağlı olan şeyler, şartlar değiştiğinde mi?
Yoksa her ne olursa olsun ben her şartta iş yaratırım, paramı kazanırım, para da olur, evde olur, bir gün düşersem kalkarım yeniden başlarım gibi cesaretle harekete geçebilen,her yönden kendine güvenen insan mı güvendedir.
Ne yapmak ne yaşamak istediğini bilen ve bu doğrultuda ilerleyen, ona yanlış yapılmasına izin vermeyen insan içsel olarak güçlü bir şekilde kendine güvendiğinde, güvende hissettiğinde, dış yaşamındaki insanlar sence nasıl insanlar olur? Saygı duyulan, sözüne, özüne yapacaklarına güvenilen bir insan olmaz mı? Peki bu insanlar çoğaldığında nasıl bir toplum olur? Herkesin birbirine karşı davranışı nasıl olur?
Sonuçta her insanın özünde bu güven vardır, bugüne kadar bunu yaşamadıysan şimdi tam zamanı, içindeki o güç ve güvene odaklanarak kendini yenileyebilirsin. Şimdi değilse ne zaman?
Çalıştığın işe ayakların geri geri gidiyorsa, para kazanamıyorsan, eşinle anlaşamıyorsan farklı çözüm yolları, farklı yöntemler ararsın. İşe yaramadı mı? Olmuyor mu? İşini değiştirirsin, eşini değiştirirsin ne istediğini bilen bir insansan yola gerekirse yalnız devam edersin. Kendine yeni bir hayat kurarsın. Aldığın bir üründen memnun değilsen ürünü değiştirirsin , bir marketteki fiyatlar çok yüksekse ve bundan şikayet ediyorsan daha uygun bir market bularak alışveriş yerini değiştirirsin, yaşadığın ülkedeki yönetim sana her anlamda zarar veriyorsa yönetimi değiştirirsin, sonuçta yaşadığın durum ve şartlar, yaşananlar sana iyi gelmiyorsa değişim yoluna gidersin bu kadar basittir. Bu senin hayatın ve tüm sorumluluk sendedir.
Bile bile aynı şekilde devam etmek, değişimi reddetmek, karşı tarafa ben bundan memnunum, yaptıklarını yapmaya devam et mesajını verir.
Anlaşılamayan şudur ki hem şikayet edip, hem de hiç bir şey yapmamak ve aynı şekilde sadece kızarak söylenerek, yaşananlara izin vermek ve bu insanlarla yola devam etmek korkarak yaşayan insanların değişime, iyi olana direnç göstermesidir, bu kaçmaktır. Kolayına kaçmaktır. Bildiğin ezber hayata kaçarak hayata devam ettiğini sanmaktır. Maalesef artık bu durum artık bu dünyada geçerliği yitirdi.
İşte o zaman şartlar ağırlaşır, zorlaşır. Neden? Değişim zamanı geldiğinde, seni rahatsız eden konularla ilgili gereğini yapmadığın için! Konuşmadığın, sustuğun, farklı bir adım atmadığın için şartlar seni hep zorlar. Çünkü dünya değişirken artık sen aynı eski yerde, eski bildiğin yaşam şeklinde kalamazsın.
Büyük bir geçiş zamanındayız.
Sadece hayatlarımızda ya da ülkemizde değil bütün dünyada büyük bir değişim rüzgarı esiyor. İşyerlerinde, evlerde, ülkelerde, her yerde bir hareketlilik var. Tanrıcılık oynayanları söylemiyorum bile. İnsanlar anlamadıkça felaket üstüne felaket yaşanıyor. İnsanlık suçları artıyor. Doğal felaketler artıyor. Tam bitti derken yeni bir zorlayıcı olay daha yaşanıyor.Farkında mısınız tüm dünyada yaşanan travmatik boyuttaki olaylar hiç bitmiyor! Hangi şartlarda anlayıp değişimi başlatacaksan işte o şartlar meydana geliyor. Acı verici mi evet. Kayıplar üzüntüler yaşatıyor mu? Evet. Farkında ol. Artık değiş diye hayat bağırıyor.
Anlayanlar, yaşananların farkına varanlar artık farklı davranıyor. Sesini çıkarıyor, hayır diyor, tepkisini ortaya koyuyor. Bırakmayı biliyor. Değişime izin veriyor.İşte şu anda bir taraftan da bu insanlar, bu bilinç ve enerji büyüyerek çoğalıyor.
Peki sen kendi hayatında ve toplum boyutunda harekete geçmek için sesini çıkartmak, değişimin içinde olmak için neyi, daha başka hangi felaketi bekliyorsun? Ne olursa değişirsin?
Daha fazla para kaybı, daha fazla deprem, tsunami ya da kişisel olarak bakarsak daha çok şiddet, ölüm, cinayet, iş kaybı, daha çok hakaret ne olursa hayatındaki tüm olumsuz yaşanan şartlara dur diyerek gereğini yapabilme, kendini seçebilme cesaretinde olacaksın?
Kendini iyi hissedeceğin hayat için, güvensizlik duvarlarını yıkmak için neyi bekliyorsun?
Yeterince dipte değil misin? Ya da neden en dibi görmek için bu kadar debelenip duruyor kırıntılarla idare ederek yaşıyorsun?
Olanı gör. Kendi hayatında, ülkemizde, tüm dünyada olanı olduğu gibi tüm çıplaklığıyla gör. Yaşadıklarını gör. Yaşatılanları gör. Kalbin nasıl hissediyor? Bir bak kendine.
Sen bütün bunlar için ne yaptın? Olanlar olurken ne yaptın? Şimdi tüm dürüstlüğünle buna cevap ver.
Neye inandın? Neye inanmak istemedin? Neyi nasıl algıladın? Nasıl davrandın?
Bugün şu anda olsa neyi farklı yapardın? Nasıl harekete geçerdin?
ŞİMDİ NE YAPACAKSIN?
ÖNCELİKLE KENDİNE GÜVEN VE İNAN. BİL Kİ MUHAKKAK KENDİNDE GÜVEN DUYACAĞIN BİR ÖZELLİĞİN VAR. BİR YERDEN BAŞLAMAN GEREK.
NE İSTEDİĞİNİ BİLEN OL. HEM KENDİ HAYATINDA HEM DE ÜLKEMİZ VE DÜNYA İÇİNDE.
İSTEDİĞİN HAYAT İÇİN CESARETLE İLERLE. YAPABİLİRİM BİLİNCİNE GEÇ.
KONUŞ. ANLAT. ÖĞREN. ÖĞRET.DİNLE. ANLA.GÖR. YARDIM ET VE SANA YARDIM ETMEK İSTEYEN İNSANLARA İZİN VER.
HAYATIMIZDA OLAN, ÜLKEMİZDE OLAN HER ŞEYİ SORGULAYIP, SORULAR SORARAK GERÇEĞİ ÖĞRENİP GEREĞİNİ BİRLİKTE YAPACAĞIZ. HER ŞEYİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ.
KENDİNE GÜVENEN, NE İSTEDİĞİNİ BİLEN VE GEREĞİNİ YAPAN İNSANLAR OLURSAK TOPLUMUMUZ İHTİYACI OLAN DEĞİŞİMİ KOLAYLIKLA GERÇEKLEŞTİRECEK.
PEKİ SENCE,
NASIL BİR ÜLKE OLURSAK, BURADA HANGİ DEĞİŞİMLER OLURSA BU SANA İYİ GELECEK?
SEN NE İSTİYORSUN?
BUNU YAZ, HER YERE YAZ, SOSYAL MEDYAYA YAZ. DEFTERİNE YAZ. KAĞITLARA YAZ. SADECE DÜŞÜNME YAZ. SEN NE İSTİYORSUN? BU SORUYU HAYATININ HER NOKTASIİÇİN SOR KENDİNE.
Anne babalar nasıl bir evlat istediklerini söyler, patron nasıl bir çalışan istediğini söyler, karı koca nasıl bir eş istediğini söyler, hükümet nasıl vatandaşlar istediğini söylerde, kimse sormaz!!!
SEN NE İSTİYORSUN?
ŞİMDİ SIRA SENDE. HAYATININ HER NOKTASINDA, HERKESE NE İSTEDİĞİNİ AÇIKÇA DÜRÜSTÇE CESARETLE SÖYLE. SENİN KONUŞMA ZAMANIN BAŞLADI.
SEN,BEN, BİZ HEPİMİZ SÖYLEYECEĞİZ.
BEN BENİM ÜLKEMİN NASIL OLMASINI, İNSANLARININ NASIL YAŞAMASINI İSTİYORUM?
AYNI HAYAT İÇİNDE AYNI ATMOSFERİ SOLUYORSAK, BİRLİKTE İSTEKLERİMİZE GÖRE YAŞAMAK İÇİN NE GEREKİYORSA ONU YAPACAĞIZ.
Işık ve sevgiyle kalın.Farkındalıkla gereğini yaparak yaşayın.
Bu içeriğin kaynağı Muhalif haber sitesidir.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link, görmek için lütfen üye olunuz.
Giriş yap veya üye ol.