"Vargas mısın Ebrar mı?"

Bir futbolcu tüm takımın oyun mantalitesini nasıl değiştirir? Sorunun yanıtını Jamaika asıllı İngiliz futbolcu Alex Oxlade Chamberlain, Sivasspor maçında ders niteliğinde, göstermeli olarak verdi. Şenol Güneş’e yönelik eleştirim, “Her maç Salih Uçan’ı oynatıp Alex Oxlade Chamberlain’ı nasıl yedek kulübesinde tutarsın?” yönündeydi. Sağ olsun Güneş, hem beni haklı çıkardı hem de doğru seçimi nedeniyle Beşiktaşlılara özlemini duydukları futbolu izlettirdi… Alex Oxlade Chamberlain, sen Melisa Vargas mısın yoksa Ebrar Karakurt mu? Salih Uçan’ın sahada sorumluluktan kaçarak ve saklanarak yer almasından bıkmıştık. Buna bir de ayağına gelen her topu geriye ya da enlemesine göndermesi üzerine tuz biber ekivermişti! İngiliz futbolcu, Sivasspor maçında iki önemli görevi üstlendi. Birincisi takım arkadaşlarına "hücum" oyununu anımsatması diğer ise Gedson Fernandes’in kalitesinin ön plana çıkmasını sağlamak oldu. Beşiktaş, topu ileri taşıyan ve rakip alanda takım arkadaşlarıyla buluşturan Alex Oxlade Chamberlain sayesinde Sivasspor karşısında ilk pozisyonu üçüncü dakika buldu, ki bu son zamanların en radikal değişimiydi. Sorun Beşiktaş’ın orta alanındaydı, zira Salih Uçan’ın silik oyunu Gedon Fernandes’i gereğinden fazla yoruyordu. Gördük ki, Beşiktaş orta alanında üretken bir eleman daha olunca (Amir Hadziahmetovic’i eklememek haksızlık olur) Gedson da rahatladı ve hücumlarda çok daha etkili oldu… Hafta boyunca şahsıma hakaret edenler, umarım Şenol Güneş’e yönelik eleştirilerimin nedenini anlayabilmişsinizdir, anlamadıysanız da devam edersiniz sorun yok! Şenol Güneş’i yererken elbette ki üç yerli oyuncu oynatma zorunluluğunu da göz ardı etmemeli. Salih Uçan’ın yerine Necip Uysal seçimi hem zorunlu ve hem de akılcıydı, doğruya doğru. Sonuçtu sahaya üç Türk pasaportuna sahip oyuncu sürmek zorundasınız! İlk golün sahibi Omar Colley bir "makine" boylamında eleman. Köşe atışlarında aniden ortaya çıkıp yükseliyor ve zamanlaması kusursuz kafa vuruşuyla golü atıyor. Kendisini kutlar bu performansını sürdürmesini dileriz. Beşiktaş’ın hücum futbolu Milot Rashica’nın attığı golle daha de belirginleşti ve skor iki farka çıktı. Bu arada da "Sivasspor ne yaptı?" sorusuna verilecek yanıt ise kocaman bir "Hiç" olur. Konuk ekip bırakın maçı kazanmayı gol atabilecekleri inancına sahip olmayan futbolculardan oluşmuş. Kalede Mert Günok olmasa bile çerçeveyi tutturmaları olanak dışıydı desem, inanın abartmış olmam. Beşiktaş orta alanı sorununu çözdü ya ilerisi? Jackson Muleka kanatta mı oynuyor ileri uçta mı? Ben çözemiyorum sizleri bilemem! Muleka hızlı, yorulmuyor ve yılmıyor ancak skora etki edecek oyun da oynayamıyor. Bir de rakip takım oyuncularından tüm baskıyı yiyen Vincent Aboubakar’ın durumu mevcut tabii. O da fiziksel üstünlüğü ile açıkları kapıyor ve ayağından geleni yapıyor lakin rakip ceza alanında akıl dolu, beceri isteyen gollerini her maçta atamıyor… Ezcümle; Beşiktaş’ın oyunu benim adıma uzunca aradan sonra keyif verdi. İki golle sınırlı kalsalar da ortaya konan hücum futbolu gelecek için umut verdi… Asena ÖZKAN / T24

Bilgi paylaşımı için teşekkürler.