Emre ESMER
Moderatör
Şentop, AB Parlamento Başkanları Zirvesi'nin 2'nci oturumunda yaptığı konuşmada, dünyanın bir dönüm noktasında olduğunu, bunun için güçlü bir iradeye, kararlı bir duruşa ve net ifadelere ihtiyaç duyulduğunu söyledi.
AB'nin bu kritik dönüm noktasında tarihin doğru tarafında yer alması gerektiğini dile getiren Şentop, "Ancak bugün bazı AB üyeleri günün gerçeklerinden bağımsız konularla Birliğin gündemini işgal etmekte. Küresel ve bölgesel realiteleri olduğu gibi anlayamaz ve kavrayamazsanız doğru kararlar veremezsiniz. Etkiniz zamanla azalmaya ve kaybolmaya başlar. AB'nin dünya siyasetini okuyamadığının, kendi menfaatlerine uygun stratejik bir dış politika yürütemediğinin en önemli örneğini Türkiye-AB ilişkilerinde ve Türkiye'nin üyelik sürecinde görüyoruz." diye konuştu.
Şentop, dünyada meydana gelen hadiselerin AB'nin Türkiye ile yakınlaşmasını zorunlu hale getirdiğini vurgulayarak, bunun tam aksi adımlar atıldığını ifade etti.
Günün gerçeklerine ters, AB'nin kendi stratejik çıkarlarına aykırı politikalar tercih edildiğini söyleyen Şentop, "AB net bir strateji ortaya koyamıyor, çifte standartlardan arındırılmış etkin bir politika belirleyemiyor. Dolayısıyla küresel sorunların çözümüne katkı sağlayabileceği coğrafyalarda, o coğrafyaların gerekleriyle örtüşen sağlıklı bir yaklaşım geliştiremiyor. Bu nedenle oluşan boş alanları bazı güçler hızla doldurmakta. AB ise halen tepeden bakan, talimatlar veren tavrıyla kendi demokrasileri sorunlu hale gelmeye başlamışken dünyaya demokrasi dersi vermeye çalışmakta." değerlendirmesini yaptı.
AB üyesi ülkelerin neredeyse tamamında yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve İslamofobinin yükseldiğine dikkati çeken Şentop, bunların devlet politikalarıyla desteklendiği, demokrasi, insan hakları, ifade özgürlüğü gibi değerlerin sadece belli bir kesim için geçerli ve adeta retorikten ibaret olduğu olduğu bir ortamın geliştiğini belirtti.
Mustafa Şentop, AB'nin, herhangi bir dezenformasyon ve yalan habere, enerji silahıyla vurulmaya, tedarik zincirleri üzerinden terbiye edilmeye gerek kalmadan, kendi politikalarıyla hem Birlik içinde hem Birlik dışında imaj ve itibarını zedelediğini, kendi kendine zarar verdiğini dile getirdi.
AB'nin bir dönüm noktasında olduğunu belirten Şentop, "Bugünün gereklerine uygun, dünyadaki dönüşümü okuyabilen, ayakları yere basan bir iç ve dış politika belirlenmesi şarttır. Dünyanın AB’ye ihtiyacı var ama bu haliyle AB'ye değil." diye konuştu.
AB'nin bu kritik dönüm noktasında tarihin doğru tarafında yer alması gerektiğini dile getiren Şentop, "Ancak bugün bazı AB üyeleri günün gerçeklerinden bağımsız konularla Birliğin gündemini işgal etmekte. Küresel ve bölgesel realiteleri olduğu gibi anlayamaz ve kavrayamazsanız doğru kararlar veremezsiniz. Etkiniz zamanla azalmaya ve kaybolmaya başlar. AB'nin dünya siyasetini okuyamadığının, kendi menfaatlerine uygun stratejik bir dış politika yürütemediğinin en önemli örneğini Türkiye-AB ilişkilerinde ve Türkiye'nin üyelik sürecinde görüyoruz." diye konuştu.
"AB net bir strateji ortaya koyamıyor"
Şentop, dünyada meydana gelen hadiselerin AB'nin Türkiye ile yakınlaşmasını zorunlu hale getirdiğini vurgulayarak, bunun tam aksi adımlar atıldığını ifade etti.
Günün gerçeklerine ters, AB'nin kendi stratejik çıkarlarına aykırı politikalar tercih edildiğini söyleyen Şentop, "AB net bir strateji ortaya koyamıyor, çifte standartlardan arındırılmış etkin bir politika belirleyemiyor. Dolayısıyla küresel sorunların çözümüne katkı sağlayabileceği coğrafyalarda, o coğrafyaların gerekleriyle örtüşen sağlıklı bir yaklaşım geliştiremiyor. Bu nedenle oluşan boş alanları bazı güçler hızla doldurmakta. AB ise halen tepeden bakan, talimatlar veren tavrıyla kendi demokrasileri sorunlu hale gelmeye başlamışken dünyaya demokrasi dersi vermeye çalışmakta." değerlendirmesini yaptı.
"AB kendine zarar veriyor"
AB üyesi ülkelerin neredeyse tamamında yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve İslamofobinin yükseldiğine dikkati çeken Şentop, bunların devlet politikalarıyla desteklendiği, demokrasi, insan hakları, ifade özgürlüğü gibi değerlerin sadece belli bir kesim için geçerli ve adeta retorikten ibaret olduğu olduğu bir ortamın geliştiğini belirtti.
Mustafa Şentop, AB'nin, herhangi bir dezenformasyon ve yalan habere, enerji silahıyla vurulmaya, tedarik zincirleri üzerinden terbiye edilmeye gerek kalmadan, kendi politikalarıyla hem Birlik içinde hem Birlik dışında imaj ve itibarını zedelediğini, kendi kendine zarar verdiğini dile getirdi.
AB'nin bir dönüm noktasında olduğunu belirten Şentop, "Bugünün gereklerine uygun, dünyadaki dönüşümü okuyabilen, ayakları yere basan bir iç ve dış politika belirlenmesi şarttır. Dünyanın AB’ye ihtiyacı var ama bu haliyle AB'ye değil." diye konuştu.