“Tatil modu”

Mehmet Eyüp Yardımcı'nın yazısı şu şekilde: Söze Atiba’ya teşekkürle başlayalım. Bu ülkede ve Beşiktaş’ta futbol oynadığı tüm süre içinde gösterdiği profesyonellik ve saha ahlâkı ile örnek olduğu için. Ve Atiba daha güzel bir vedayı hak etmişti, en azından ikincilik payesinin bile önemli olmadığı bir galibiyetle sonuçlanmış maçta oyunun son bölümünde dahi olsa yer alarak. Beşiktaş taraftarı güzel haziran akşamında stadda yerini aldı bu akşamın bir başka vedası da stad isim sponsorluğuna idi. Sözün özü her şey biraz buruk, biraz yarımdı ama gelecek adına Beşiktaş’ı bekleyen büyük bir değişim süreci var… Beşiktaş maça hızlı başladı ve erken golü buldu, perdeyi açan isim artık gol atabilme özelliğini kazanmış bir Gedson’dan geldi. Gedson’a Avrupa’dan teklif var haberleri her gün medyaya yansımakta ama Gedson adına en olumlu iş, Şenol Güneş’in gelişiyle birlikte kazandığı ivmeyi tamamlamak adına bir sezon daha Beşiktaş forması giymesidir. Gedson böyle düşünür ve Beşiktaş’ta kalırsa, kendisi de dahil herkes iki sezon arasındaki en az yedi farkı bulmak için yarışacaklar. Gedson Avrupa sürecine daha kıymetli oyuncu olarak başlayabilir tabi bizimle aynı düşünceyi paylaşıyor ise… Beşiktaş, rahat kazanırım havasında oynadığı Konyaspor maçında ilk yarının bitmesine sayılı dakikalar kala bir başka gitse mi? Yoksa kalsa mı? Arasında ismi gidip gelen isim Muleka’nın ayağından ikinci golü buldu. Muleka, Kasımpaşa sürecinde iyi işler yaptı ve Beşiktaş transferi gerçekleşti gerçi o dönem bir Projenin önemli parçası olan Valerien İsmael tarafından Beşiktaş’a kazandırılmıştı ama o dönemde Beşiktaş Puzzle’ı içinde yerini bir türlü bulamamıştı. Bu bulamayış süreci doğal olarak Muleka ve Beşiktaş geleceğini etkiledi çünkü futbolcu doğal olarak o dönem içinde ve böyle bir ortamda başka şeyler düşünebilir, bu süreç onu Beşiktaş formasına aidiyet duygusundan uzaklaştırabilir ki bunlarda gerçekleşti. Muleka kendini her an gidecekler listesinin en üst sırasına ismini yazılmayı bekledi durdu. Birkaç teklif geldiği haberleri çıktı. Dedik ya! Kafası karışabilir bu zamanlarda futbolcunun hatta dün akşam attığı goldeki süreçte sanki bu karışıklığın izi gibiydi. Pas mı vereyim yoksa kendim mi vurayım arasında sonra öyle bir vurdu ki! Kafasındaki düşünceleri yerine oturmuş bir Muleka, Şenol Güneş’in özel terapisinden geçerse sanki Beşiktaş’a önümüzdeki sezon katkı yapabilecek futbolcular arasında gibi. Bu naçizane benim görüşüm tabiki son söz takımın patronu Şenol Güneş ve ekibinin. Beşiktaş adına dün akşam en net görünün şeylerden biriside, sezon içinde kaleyi devraldıktan sonra performansını katlayarak ilerleten, önemli kurtarışlarıyla takımı birçok maçta ipten alan isim Mert’in konsantrasyon eksikliği içinde olmasıydı. Bu eksikliğin sebebi akşamın veda anlamları mıydı? yoksa tatil moduna yatay geçiş yapması mıydı? Bilinmez ama öyle iki gol yedik ki! Bu iki gol Beşiktaş sıralamada ezeli rakibi Fenerbahçe’nin bir üst sırasında yani ikincilikte yer alarak ligi bitirmesine engel oldu. Her iyi kalecinin yediği kötü goller olabilir ama açıkçası dün akşam, sezon kapanırken ve geceye anlam katacak bir galibiyetin elden kaçmasına bu konsantrasyon eksikliğinin sebeb vermesi tribünde akşamın keyfini çıkarmak için hatırı sayılı parayı ödeyerek bilet alan taraftarı hayal kırıklığına sürükledi. Akşamın en tatsız anı ise galibiyet golü için mücaadele eden Cenk’in gözyaşlarına sebeb olan sakatlığını yaşaması idi. Maçın hakemine tek söz; sezon biterken Beşiktaş’a vermediğin penaltıyı var ise vicdan mahkemenden geçir, bu mahkemeyi sadece sen değil tetikçiliğini yaptın TFF başkanı, MHK kurumuda yapsın…

Bilgi paylaşımı için teşekkürler.