Emre ESMER
Moderatör
Halk TV’de İsmail Küçükkaya’nın konuğu olan Sinan Oğan, 14 Mayıs’ta seçim güvenliği meselesini gündeme taşıdı. Oğan, iktidara gelmeleri durumunda yabancılara verilen vatandaşlıkların tek tek araştırma altına alınacağını söyledi. Oğan, seçim güvenliğiyle ilişkin ”Herkesin teyakkuzda olması lazım” diyerek uyardı.
Sinan Oğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Bir geri dönüş stratejisi hazırladık. Başlangıçta ne kadar kaçak varsa hemen yakalayıp göndereceğiz hukuk içerisinde, hemen sınırları kapatacağız, sığınmacı kamplarını devreye sokacağız. Ayrıcalıklarını kaldıracağız. Her şey bedava, pasaport satma işini hemen kaldıracağız. Benim vatandaşım konut alamıyor. Dünyanın hiçbir yerinde yok, Üzerinde benim ay yıldızım olan pasaportum bu kadar ucuz mu ya! Hükümetin verdiği bu konutlar eğer yanlış beyan üzerine verilmişse, ki dünyada bunun örneği çoktur, yanlış beyanla verilen tüm vatandaşlıkları iptal edeceğiz. Hepsini araştıracağız. Adam örneğin fuhuştan mı kazanmış o parayı bilmiyoruz. Konut satarak insanlara dünyadaki kara para trafiğini de teşvik ediyorsunuz. Dünyanın her yerinde nedir kardeşim bu paranın kaynağı diyorlar, biz demiyoruz. Toprak satışını ve konut satışını derhal durduracağız, yabancılar verilen vatandaşlıkların hepsini sorgulayacağız.
Suriyelilerin Afganların, Pakistanlıların Türkiye’deki mevcudiyeti 13 bine geldi. Bir tehdidi buradan söylemek istiyorum. Türkiye’de 13 milyon Iraklı, Suriyeli, Mozambikli, Afganistanlı var. Bunun en az 6 milyonu askerlik yaşının üstündeki erkeklerden oluşuyor. bunun en az 2 milyonu daha önce savaşmış, silah kullanmayı bilen, bir kısmı adam öldürmüş, bir kısmı mahkûmiyet almış insandan oluşuyor. Türk ordusunun mevcudiyeti 700 bin. Bu eline silah verdiğiniz an eğitime gerek görmeden askere dönüşebilecek 2 milyon insan var. Hani dış güç deniyor ya, bir dış güç gelip bunları silahlandırsa, içimizde 2 milyon var.
”Iğdır ve Van sınırından akın akın geliyorlar. Gidin sınırda oturun çıplak gözle sayın. (İsmail Küçükkaya: Birtakım kaçakların veya mültecilerin oy kullanma meselesini açıklar mısınız?) Buradan Sayın Kılıçdaroğlu’na Sayın İnce’ye ve Sayın Erdoğan’a çağrıda bulunuyorum. Bugün Türkiye’de en önemli meselemiz bizim seçim güvenliği meselesi. Bugün Türkiye’de kaç adet Suriyeli’ye vatandaşlık verildiğini kaç Suriyelinin oy kullandığını maalesef ki cumhurbaşkanı adayları olarak hiçbirimiz bilmiyoruz. Soruyoruz cevap alamıyoruz, kaçamak cevaplar alıyoruz.
”En son Ataköy’de bir binadaki seçmen kağıtları yayımlandı. Hepsi Suriyeli. O sebeple ben Kılıçdaroğlu İnce ve Erdoğan’dan randevu talep edeceğim. Seçim güvenliğini azıcık olsa önemsiyorlarsa bir araya gelip seçim güvenliğini konuşmamız lazım. Sayın Erdoğan çok rahat. Neye güveniyor biliyor musunuz? Seçimi milletin oyuyla kazanacağından değil birkaç adet karanlık nokta var, buna güveniyor kanaatimce. Çünkü bu ekonomik koşullarda bu kadar yıpranmışlık Sayın Erdoğan’a seçimi kazandırmaz, başka faktörler olduğunu düşünüyorum ben.
”Bu seçim az farklarla alınacak. Bunun için yabancı oylarını biz net bir şekilde görmemiz lazım. Türki milletinin iradesinin üzerine bir irade konmak isteniyor. Siz ben o vergi vereceğiz bu vatan için gerekirse öleceğiz, adam Suriyeden elini kolunu sallayarak gelecek seçim sonucunu değiştirecek. Ben bunu kabul etmiyorum. Sayın cumhurbaşkanı adaylarına da sesleniyorum, siz de kabul etmeyin.
13 MİLYON vatandaşımızın yaşadığı şehirlerde OHAL ilan edildi. 2 milyon vatandaşımız taşındı , bunun sadece 450 bini adresini değiştirdi. Geri kalanların oy kullanma durumu nedir, kimse bunları konuşmuyor. Ne kadar insanımızın öldüğü ile ilişkin devletin elinde net bir bilgi yok. hala cesetler çıkıyor. Bunların yerine AKP’nin oy kullanmayacağının garantisi yok. Deprem bölgesinde OHAL şartları altında ne dümenler çevireceklerini ben kestiremiyorum.
”Kaç Suriyelinin oy kullanacağını bilmiyoruz. Süleyman Soylu her seferinde farklı bir rakam açıkladı. YSK’nın açıklaması lazım. Ben Türk vatandaşıyım, cumhurbaşkanı adayıyım, imza toplamak için e-Devlet’i kullanamadım. İlla insanları tek tek tutup hepsini kilometrelerce uzağa götürmem gerekiyor. Ama Suriyeli Halep’ten, Şam’dan gelip burada oturdu, oturduğu yerden ismini, soy ismini değiştirme hakkı tanındı. O hak niye tanındı? İsimlerinde harf düşüklüğü olanlara mahkeme kararı olmadan isim değişikliği hakkı verildi ya, basın üstünde durmadı. İsim değişiklikleri yapıldı. Biz onu Muhammed el Mısri olarak bilirken o adını değiştirdi Mahmut bilmem Mısırcıoğlu yaptı. Dolayısıyla daha detaylı bir açıklamaya ihtiyaç var.
CHP’nin de bir hatasını söyleyeyim. CHP’den ilişkin arkadaş çıktı bunların hepsini biliyoruz dedi. Nereden biliyorsun arkadaş yapma gözünü seveyim. Böyle yaparak Erdoğan’ın ekmeğine yağ sürmeyin. ’Biz bunların hepsini biliyoruz’, hayır bilmiyorsun, elinizde değil. Siz bu iktidarı tanımıyorsunuz, hayal aleminde yaşıyorsunuz. seçim sonucunda ’aa’ olmayın.
Seçim güvenliği meselesi bugün Türkiye’nin bir numaralı meselesi, bunu sadece Sinan Oğan gündeme getiriyor. Herkese çağrıda bulunuyorum, herkesin teyakkuzda olması lazım. Seçim güvenliği namus meselesidir, gelin hep birlikte buna sahip çıkalım.”
Sinan Oğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
”Yabancılar verilen vatandaşlıkların hepsini sorgulayacağız”
Bir geri dönüş stratejisi hazırladık. Başlangıçta ne kadar kaçak varsa hemen yakalayıp göndereceğiz hukuk içerisinde, hemen sınırları kapatacağız, sığınmacı kamplarını devreye sokacağız. Ayrıcalıklarını kaldıracağız. Her şey bedava, pasaport satma işini hemen kaldıracağız. Benim vatandaşım konut alamıyor. Dünyanın hiçbir yerinde yok, Üzerinde benim ay yıldızım olan pasaportum bu kadar ucuz mu ya! Hükümetin verdiği bu konutlar eğer yanlış beyan üzerine verilmişse, ki dünyada bunun örneği çoktur, yanlış beyanla verilen tüm vatandaşlıkları iptal edeceğiz. Hepsini araştıracağız. Adam örneğin fuhuştan mı kazanmış o parayı bilmiyoruz. Konut satarak insanlara dünyadaki kara para trafiğini de teşvik ediyorsunuz. Dünyanın her yerinde nedir kardeşim bu paranın kaynağı diyorlar, biz demiyoruz. Toprak satışını ve konut satışını derhal durduracağız, yabancılar verilen vatandaşlıkların hepsini sorgulayacağız.
Sığınmacı uyarısı: Eline silah verdiğiniz an eğitime gerek görmeden askere dönüşebilecek 2 milyon insan var
Suriyelilerin Afganların, Pakistanlıların Türkiye’deki mevcudiyeti 13 bine geldi. Bir tehdidi buradan söylemek istiyorum. Türkiye’de 13 milyon Iraklı, Suriyeli, Mozambikli, Afganistanlı var. Bunun en az 6 milyonu askerlik yaşının üstündeki erkeklerden oluşuyor. bunun en az 2 milyonu daha önce savaşmış, silah kullanmayı bilen, bir kısmı adam öldürmüş, bir kısmı mahkûmiyet almış insandan oluşuyor. Türk ordusunun mevcudiyeti 700 bin. Bu eline silah verdiğiniz an eğitime gerek görmeden askere dönüşebilecek 2 milyon insan var. Hani dış güç deniyor ya, bir dış güç gelip bunları silahlandırsa, içimizde 2 milyon var.
”Bugün Türkiye’de kaç tane Suriyelinin oy kullandığını maalesef ki cumhurbaşkanı adayları olarak hiçbirimiz bilmiyoruz”
”Iğdır ve Van sınırından akın akın geliyorlar. Gidin sınırda oturun çıplak gözle sayın. (İsmail Küçükkaya: Birtakım kaçakların veya mültecilerin oy kullanma meselesini açıklar mısınız?) Buradan Sayın Kılıçdaroğlu’na Sayın İnce’ye ve Sayın Erdoğan’a çağrıda bulunuyorum. Bugün Türkiye’de en önemli meselemiz bizim seçim güvenliği meselesi. Bugün Türkiye’de kaç adet Suriyeli’ye vatandaşlık verildiğini kaç Suriyelinin oy kullandığını maalesef ki cumhurbaşkanı adayları olarak hiçbirimiz bilmiyoruz. Soruyoruz cevap alamıyoruz, kaçamak cevaplar alıyoruz.
”Erdoğan neden rahat? Seçimi milletin oyuyla kazanacağından değil, birkaç adet karanlık nokta var, buna güveniyor”
”En son Ataköy’de bir binadaki seçmen kağıtları yayımlandı. Hepsi Suriyeli. O sebeple ben Kılıçdaroğlu İnce ve Erdoğan’dan randevu talep edeceğim. Seçim güvenliğini azıcık olsa önemsiyorlarsa bir araya gelip seçim güvenliğini konuşmamız lazım. Sayın Erdoğan çok rahat. Neye güveniyor biliyor musunuz? Seçimi milletin oyuyla kazanacağından değil birkaç adet karanlık nokta var, buna güveniyor kanaatimce. Çünkü bu ekonomik koşullarda bu kadar yıpranmışlık Sayın Erdoğan’a seçimi kazandırmaz, başka faktörler olduğunu düşünüyorum ben.
Cumhurbaşkanı adaylarına çağrı: Yabancı oyları biz net bir şekilde görmemiz lazım
”Bu seçim az farklarla alınacak. Bunun için yabancı oylarını biz net bir şekilde görmemiz lazım. Türki milletinin iradesinin üzerine bir irade konmak isteniyor. Siz ben o vergi vereceğiz bu vatan için gerekirse öleceğiz, adam Suriyeden elini kolunu sallayarak gelecek seçim sonucunu değiştirecek. Ben bunu kabul etmiyorum. Sayın cumhurbaşkanı adaylarına da sesleniyorum, siz de kabul etmeyin.
”Deprem bölgesinde OHAL şartları altında ne dümenler çevireceklerini ben kestiremiyorum”
13 MİLYON vatandaşımızın yaşadığı şehirlerde OHAL ilan edildi. 2 milyon vatandaşımız taşındı , bunun sadece 450 bini adresini değiştirdi. Geri kalanların oy kullanma durumu nedir, kimse bunları konuşmuyor. Ne kadar insanımızın öldüğü ile ilişkin devletin elinde net bir bilgi yok. hala cesetler çıkıyor. Bunların yerine AKP’nin oy kullanmayacağının garantisi yok. Deprem bölgesinde OHAL şartları altında ne dümenler çevireceklerini ben kestiremiyorum.
”Ben e-devlet’i kullanamadım, Suriyeli’ye hak tanındı”
”Kaç Suriyelinin oy kullanacağını bilmiyoruz. Süleyman Soylu her seferinde farklı bir rakam açıkladı. YSK’nın açıklaması lazım. Ben Türk vatandaşıyım, cumhurbaşkanı adayıyım, imza toplamak için e-Devlet’i kullanamadım. İlla insanları tek tek tutup hepsini kilometrelerce uzağa götürmem gerekiyor. Ama Suriyeli Halep’ten, Şam’dan gelip burada oturdu, oturduğu yerden ismini, soy ismini değiştirme hakkı tanındı. O hak niye tanındı? İsimlerinde harf düşüklüğü olanlara mahkeme kararı olmadan isim değişikliği hakkı verildi ya, basın üstünde durmadı. İsim değişiklikleri yapıldı. Biz onu Muhammed el Mısri olarak bilirken o adını değiştirdi Mahmut bilmem Mısırcıoğlu yaptı. Dolayısıyla daha detaylı bir açıklamaya ihtiyaç var.
CHP’ye oy kullanacak yabancı tepkisi: Böyle yaparak Erdoğan’ın ekmeğine yağ sürmeyin!
CHP’nin de bir hatasını söyleyeyim. CHP’den ilişkin arkadaş çıktı bunların hepsini biliyoruz dedi. Nereden biliyorsun arkadaş yapma gözünü seveyim. Böyle yaparak Erdoğan’ın ekmeğine yağ sürmeyin. ’Biz bunların hepsini biliyoruz’, hayır bilmiyorsun, elinizde değil. Siz bu iktidarı tanımıyorsunuz, hayal aleminde yaşıyorsunuz. seçim sonucunda ’aa’ olmayın.
”Namus meseledir, gelin sahip çıkalım”
Seçim güvenliği meselesi bugün Türkiye’nin bir numaralı meselesi, bunu sadece Sinan Oğan gündeme getiriyor. Herkese çağrıda bulunuyorum, herkesin teyakkuzda olması lazım. Seçim güvenliği namus meselesidir, gelin hep birlikte buna sahip çıkalım.”