Emre ESMER
Moderatör
İktidarın seçim öncesi baskıları sanat alanında da kendini gösteriyor. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) “Kızılcık Şerbeti” dizisine “Toplumsal cinsiyet eşitliğine ters düşen, kadınlara yönelik baskıları teşvik eden ve kadını istismar eden programlar içeremez” ilkesinin ihlali gerekçesiyle 5 hafta yayın durdurma ve para cezası verdi.
Geçen hafta ise dizinin yayınlanacağı gün ise yeni bölüm yerine ‘İslamafobi’ konulu kamu spotu yayımladı. Olayın ardından dizinin oyuncuları ve pek çok sanatçı cezanın sanata uygulanan bir sansür olduğunu belirterek tepki gösterdi. Konuyu sektörün bileşeni olan senaristlerle konuştuk. Verilen cezalar ve yapılan baskılar, sektörü ciddi bir açmaza sokmuş durumda.
‘Keyfi ve temelsiz’
Oyuncular Sendikası Genel Sekreteri Sercan Gidişoğlu, verilen 5 haftalık yayın durdurma kararının ağır bir karar olduğunu ve emsalinin de çok görülmediğini belirterek “Teknik sebeplerden ziyade daha politik bir müdahaleci karar olduğunu düşünüyoruz. Sanatsal ifade özgürlüğüne de aykırı bir durum söz konusu” dedi.
Verilen yasak kararı sonrası dizide çalışan insanların yaşayacakları maddi kaybın da altını çizen Gidişoğlu, çalışma haklarının da önüne geçecek bir karar olduğunu vurguladı. RTÜK’ün son yıllarda keyfi ve temelsiz kararlar verdiğini vurgulayan Gidişoğlu, “Ülkedeki seçim öncesi oluşmuş atmosferde bir dizi üzerinden ciddi şekilde politize olmuş bir karar görüyoruz. RTÜK’ün bu antidemokratik ve politik içerikli görünen karardan dönmesini bekliyoruz” dedi.
Senaryoda Otosansür
İsmini vermek istemeyen bir senaryo danışmanı ise dizi projelerinin başında, RTÜK’ün yazılan sahnelere verebileceği cezalar öngörülerek bütçe planlandığını belirtti. Ayrıca senaristlerin bu nedenle otosansür uygulayarak senaryoda yazmayı planladıkları bazı sahneleri yazmadıklarını belirtti.
Öte yandan Cumhurbaş-kanlığı İletişim Başkanlığı’nın dün yayımlanan Dezenformasyon Bülteni’nde “Kızılcık Şerbeti” dizisine ilişkin açıklamalara da yer verdi. Açıklamada ceza ile ilgili çeşitli spekülasyonlar üretildiği belirtilerek şöyle denildi: “Yapılan incelemelerin ardından dizinin tepki çeken bölümündeki sahnelerde kadına yönelik şiddetin yer aldığı tespit edilmiş ve ceza uygulanmıştır. RTÜK, daha önce de ‘kadına şiddet’ sahneleri içeren bir dizi filmle ilgili ‘program durdurma’ cezası uygulamıştır.”
Geçen hafta ise dizinin yayınlanacağı gün ise yeni bölüm yerine ‘İslamafobi’ konulu kamu spotu yayımladı. Olayın ardından dizinin oyuncuları ve pek çok sanatçı cezanın sanata uygulanan bir sansür olduğunu belirterek tepki gösterdi. Konuyu sektörün bileşeni olan senaristlerle konuştuk. Verilen cezalar ve yapılan baskılar, sektörü ciddi bir açmaza sokmuş durumda.
‘Keyfi ve temelsiz’
Oyuncular Sendikası Genel Sekreteri Sercan Gidişoğlu, verilen 5 haftalık yayın durdurma kararının ağır bir karar olduğunu ve emsalinin de çok görülmediğini belirterek “Teknik sebeplerden ziyade daha politik bir müdahaleci karar olduğunu düşünüyoruz. Sanatsal ifade özgürlüğüne de aykırı bir durum söz konusu” dedi.
Verilen yasak kararı sonrası dizide çalışan insanların yaşayacakları maddi kaybın da altını çizen Gidişoğlu, çalışma haklarının da önüne geçecek bir karar olduğunu vurguladı. RTÜK’ün son yıllarda keyfi ve temelsiz kararlar verdiğini vurgulayan Gidişoğlu, “Ülkedeki seçim öncesi oluşmuş atmosferde bir dizi üzerinden ciddi şekilde politize olmuş bir karar görüyoruz. RTÜK’ün bu antidemokratik ve politik içerikli görünen karardan dönmesini bekliyoruz” dedi.
Senaryoda Otosansür
İsmini vermek istemeyen bir senaryo danışmanı ise dizi projelerinin başında, RTÜK’ün yazılan sahnelere verebileceği cezalar öngörülerek bütçe planlandığını belirtti. Ayrıca senaristlerin bu nedenle otosansür uygulayarak senaryoda yazmayı planladıkları bazı sahneleri yazmadıklarını belirtti.
Öte yandan Cumhurbaş-kanlığı İletişim Başkanlığı’nın dün yayımlanan Dezenformasyon Bülteni’nde “Kızılcık Şerbeti” dizisine ilişkin açıklamalara da yer verdi. Açıklamada ceza ile ilgili çeşitli spekülasyonlar üretildiği belirtilerek şöyle denildi: “Yapılan incelemelerin ardından dizinin tepki çeken bölümündeki sahnelerde kadına yönelik şiddetin yer aldığı tespit edilmiş ve ceza uygulanmıştır. RTÜK, daha önce de ‘kadına şiddet’ sahneleri içeren bir dizi filmle ilgili ‘program durdurma’ cezası uygulamıştır.”