Durgun başlayan mücadeleyi Beşiktaş, dakikalar ilerdikçe tek taleye çevirdi. İlk yarının özellikle son 15 dakikası; Cenk Tosun-Gökhan Assan düellosuna dönüştü. Gökhan'ın hakkını verelim, çok iyi bir maç çıkardı ve takımını tarihi farktan kurtaran isim oldu. İkinci yarı 'Beşiktaş farkı artırır' diye düşünürken Cenk ve Masuaku'nun hatasıyla Ankaragücü'nün beraberliği yakalaması futbolun şakaya gelmeyen bir oyun olmadığını gösteren bir gerçekti. Hemen ardından Aboubakar'ın harika golü suya cemrenin siya düşüp Dolmabahçe'de ilkbaharı getirdi. Siyah Beyazlı takımın en iyisi toplu ve topsuz oyunda yıldızı parlayan Tayyip Talha'ydı. Bir ara öyle klas hareketler yaptı ki, tribanleri de coşturan isim oldu. Redmond takım arkadaşlarını adeta bir maestro şefi gibi yönetirken Teknik Direktör Şenol Güneş'in saha içi özgürlük verdiği Gedson da bitmez tükenmez enerjisiyle zaman zaman takımın bir anda 5. vites hızına kavuşmasını sağladı. Salih güzel futbolunu bir golle süsledi. Son 14 dakikada forma giyen genç Semih ise yine göz doldurdu. Yeni tranfsere gelince... Özellikle Onur Bulut, çalışkanlığı ve orta ve harika paslarıyla çok iyi bir transfer olduğunu gösterdi. Amir hem çok koştu hem de yüksek pas yüzdesiyle dikkat çekti. Colley'in ise belli ki zamana ihtiyacı var. Maxim de katkı sağlayacak. Tabii bu güzellemenin yanı sıra Mert Günok'un maçın son anlarında köşeye giden kafa şutunu çıkarmasına alkışlaırımızı yollayalım. O muhteşem kurtarış olmasa Beşiktaş'ın galibiyeti de yandı gülüm keten helva olacaktı! Sinan VARDAR / Fotomaç