''Ne yaptı etti, Sergen’i Beşiktaş’tan göndermeyi başardı.''

İşte Tekinoktay’ın açıklamaları: Geçen sezon Şenol Güneş geldikten sonra yükselişe geçen Beşiktaş, bu sezon hocayla sezona başlıyor. Bu bakımdan bu sezon şampiyonluk için favori olarak yorumlanabilir mi? Öncelikle şunu söylemek isterim. Geçen sezon değerlendirmesini iyi yapmak lazım. Beşiktaş bir önceki sezon ligi 6. bitirdi diye bu sene ligi üçüncü sırada bitirmesi başarı kabul edilemez. İki senedir yaşanan tabelaya yansıyan sportif başarısızlık tamamen mevcut yönetimin başkanının becerisidir. Çifte kupayı alıp şampiyon olan takıma en ufak bir katkısı olmayan; hatta Ahmet Nur Çebi’nin tüm sezon hakemler tarafından katledilen Beşiktaş’ın durumuna sessiz kalıp adeta Sergen Yalçın’ın bu ortamda hem saha dışında, hem de saha içinde 12-13 kişi ile kazandığı şampiyonluktaki katkısı posterlere ve şampiyonluk kutlamasındaki karelere yansıdığı gibi değildi. Son 10 haftada Aboubakar ile sözleşme yenilememesine gelmiyorum bile. O ciddi anlamda bir skandaldır. Bir kulüp başkanı bir takımın şampiyon olmaması için ancak finale girdiğinde böyle bir kriz çıkartabilirdi. Nitekim Rıza Çalımbay Fenerbahç’eyi kendi evinde yenip, Fatih Terim’in forvette yarattığı kaos sayesinde 1 gol fazla atamaması Aboubakar krizi öncesi rakiplerinden 11 puan önde olduğu son hafta şampiyonluk yönetim kurulu başkanı tarafından gitmiş olacaktı. Sonraki sezon ne yaptı etti Sergen’i Beşiktaş’tan göndermeyi başardı. Sonra ne oldu, 2 tane stajyer hocayı takıma getirdi. O da yetmezmiş gibi aynı ligde yarıştığı aynı hatta İMKB Borsasında yer alan bir başka şirketin yöneticisini Beşiktaş’a Futbol takımından sorumlu sportif direktör olarak göreve getirdi. Eski mesleği futbolcu menajerliği olan, daha sonra Passolig müdürlüğüne geçiş yapan, futbol ile ilgili hiçbir profesyonelliği ve uzmanlığı olmayan birinin sportif direktörlüğündeki transferlerin hepsi fiyasko çıktı. Alman ve Fransız şampiyonlarına karşı Şampiyonlar Ligi’nde mücadele edecek olan takıma; Alman ve Fransa ikinci liginden aldığı futbolcuları getirip Sergen Yalçın’a “hadi onlarla yarış” dendi. O da yetmezmiş gibi sezon başında yaptığı transferler sonrası küme düşme potasına giren Rizespor’a devre arası kiralık oyuncu (Gedson Fernandes) transfer etti. Milyonlarca doları Beşiktaş ödedi, futbolcu Rizespor düşmesin diye onların formasını giydi. Sonuçta Beşiktaş genç takım takviyeli ve Almanya/Fransa ikinci liginden transfer ettiği oyuncular ile Şampiyonlar Ligi’nden elendi. Ki Serdar, Rıdvan ve Emirhan son derece başarılıydılar. Sonra Sergen’in yerine getirilen 2 stajyer hoca sonunda ligi 6. sırada bitirip tarihindeki en kötü sezonu yaşadı. Avrupa’ya bile gidemedi. Üstüne başka takımlarda kadroya bile girmeyen bir sürü futbolcuyu kiralık alıp onların maaşlarını bile ödedi. İyi ve profesyonel bir sözleşme isteyen kendi çocuklarımıza “Annelerin evine gitmesi söylendi.” Burada şunu da söylemek isterim, biz Şampiyonlar Ligi’nde oynattığımız ve 3 kupalı şampiyon gençlerimizin üçünü yok pahasına sattık, Fenerbahçe ise 1 tane futbolcu hepsinin toplamının kaç misline sattı… Üstelik sattığı rakamda Real Madrid’in aynı yaşlarda satın aldığı genç futbolcu taban fiyatı. Hatta taban fiyatın bile %50 iskontolu hali. Peki, Rizespor’a ne oldu? O da bizim transfer ettiğimiz Gedson’a rağmen küme düştü. Bir sportif direktör, aynı sezonda bir takımı küme düşürdü. Bir takıma da tarihindeki en başarısız sezonu yaşattı. Tabi burada Ceyhun Kazancı’nın kabahati yok, neticede Beşiktaş’taki görevi ona verdiler o da gençliğinin vermiş olduğu heyecan ile düşünüp taşınmadan işi kabul etti.
 Bu iki hocadan sonra göreve gelen Şenol Güneş muhtemelen aynı sorunlardan ötürü kendisi için oldukça kötü bir sezon yaşadı. Göreve geldiği dönem Galatasaray’ın 1 puan önündeyken önce 9 numarasını, sonra da devre arası takım kaptanını kaybetti. Ve sezon başında bir sürü transfer yapan takımına bir 9 numara daha alan Galatasaray’ın 10 puan arkasında kaldı. Son maçta kendi evinde Beşiktaş’ın 10 kişi kalmış Konyaspor’u yenemeyip ligin ikinciliğinden ve milyonlarca lira performans gelirinden de olması bir başka eksi hane oldu. Ancak şurası gerçek: Sezonun başarısızlığı Şenol Güneş’ten daha fazla Ahmet Nur Çebi, yönetim ve sportif direktöre yazar. Bu sezonun ve geçen sezonun mali ve sportif başarısızlığının tek sorumlusu Ahmet Nur Çebi’dir. Beşiktaş'tan ayrılması ve takıma kazandırılması gereken oyuncular hakkında ne düşünüyorsunuz? Bakın, Faslı Romain Saiss olayı başlı başına bir skandaldır. Takımın Hollandalı santraforu Weghorst aniden elini kolunu sallaya sallaya gittiğinde o da ayrılmak istedi. Oysa bize geldiğinde gözden düşmüş, talibi olmayan bir oyuncuydu. Beşiktaş gibi büyük bir takımda oynamak onu Dünya Kupası’na iyi hazırladı. Fas’ın Dünya Kupası’nda yarı final oynamasıyla birlikte inanılmaz bir özgüven ile kariyerinde zirve yaptı. O halde gelen bir takım kaptanı, hedefsiz bir ortam görürse o da takımdan ayrılmak ister. Neticede kazanmayı ve büyük kulvarlarda yarışmayı her oyuncu ister. Burada da tam böyle oldu. Bu süreçteki değişimler nedeniyle; Şenol Güneş ve Aboubakar gelmesine rağmen Beşiktaş bir ara ligin 24. haftasında Galatasaray’ın 14 puan gerilerine kadar düştü. Sonra Şenol Güneş’in kendi ifadesiyle “Saiss’in gitmek istemesinden dolayı Omer Colley alındı.” Bu sefer Saiss gitmedi ve kadro dışı kaldı. Ancak savunmada Tayyip Talha’nın sakatlanmasıyla, oyuna ve kadroya mecburen tekrar alındı. Şimdi böyle bir ortamda; bu kadar çok yap bozun, gelen gidenin çorba gibi olduğu yerde başarı gelir mi? Gelmez… Futbolun tabiatına aykırı… Bunu sorunuzun temel cevabı olarak kabul edin. Aslında Beşiktaş’ta ayrılması söz konusu olan Çebi ve Sportif Direktördür. Diğerleri takıma kazandırılır. Beşiktaş bu sezonun takımını kurmak için en fazla ne kadar bonservis ve maaş bütçesi ayırmalı? Şampiyon olacak takımı kurmaya yetecek kadar bütçe ayırmalıdır. Alınan kredilerin de anapara geri ödemesi geldiğinden dolayı, bunu da bütçe açığı vermeden yapması zorunludur. Futbol dışında basketbol, voleybol, hentbol gibi branşlarda da yeniden yapılanmaya gidildi, neler düşünüyorsunuz? Her branşta başarılı olmuş 1 asırlık takım nasıl yeniden yapılanacakmış? Asıl bu yönetim geldiğinde yeniden yapılanmış ve küme düşme potalarına girmiş bir Beşiktaş izlememiş miydik? 2023-2024 kombine ve forma fiyatlarını nasıl buluyorsunuz? Avrupa maçlarının kombine kart kapsamına dahil edilmemesi hakkında neler düşünüyorsunuz? Kombine fiyatları tam anlamıyla skandal. La Liga ve Premier Lig takımlarının kombine biletlerinden bu ligin takımlarının biletleri daha pahalı olabilir mi?Avrupa maçları konusuna gelince, verdiği demeçlerde Avrupa’dan elenme ihtimalini düşünerek fiyatlandırma yaptığını söyleyen başkanın hedefleri ve vizyonu, Beşiktaş’ın ne durumda olduğunu ortaya koyuyor. Olası bir sportif başarı Beşiktaş'ı kongre gündeminden uzaklaştırır mı, başarısızlık halinde olağanüstü kongreye gidilir mi? Beşiktaş’ta Mayıs ayına yapılması gereken Mali Kongre bile Eylül ayına ertelenmiş durumda… Deprem nedeniyle kongre ertelenmişti. Peki soruyorum, adamlara çıkın maç oynayın diyorsunuz, siz tüzük gereği yapılması gereken Mali Kongreyi bile yapmıyorsunuz. Buna bile tepkisiz kalan sözde bağımsız kurullar ile oluşan kongre yapısının gündem belirlemesi kanımca mümkün değil. Gündem belirleseler Beşiktaş’ın tüm borcunu kapatacak kadar olan serveti Fulya’da bırakmazlardı. Gündemi belirlerse, sadece taraftar belirler. Beşiktaş ile TFF arasındaki tansiyonu nasıl değerlendirirsiniz? Büyükekşi'nin karşısına aday çıkmamasını bir yönetim zaafiyeti olarak değerlendirebilir miyiz? Beşiktaş yönetimi TFF seçimlerinde beyaz oy attığını söylemiş. Çok ilginç… Federasyon’dan memnun değiliz diyorsunuz, sonra kendi yönetim kurulunuzdan, kimseyi aday göstermiyorsunuz… Hem de Fikret Orman dönemi hariç, sadece kendisi (Çebi) 2 tane yönetim kurulu ile çalıştı. Madem yönetimden uygun görmüyorsunuz, o zaman önceki seçimde yarışıp el ele başarı turu attığınız adayı TFF Başkanlığı için neden önermiyorsunuz? Nasıl olacak? Siz futbol ile dalga mı geçiyorsunuz ? Beşiktaş taraftarına mesajınız.. Beşiktaş’a sahip çıksınlar… Duhuliye.com ÖZEL RÖPORTAJ

Bilgi paylaşımı için teşekkürler.