UzmErdaL
Forum Üyesii
- Katılım
- 27 Eyl 2022
- Mesajlar
- 3,907
- Puanları
- 38
Türkiye Kupası son 16 turunda Beşiktaş, Ankaragücü’ne konuk oldu. Akıllarda ilk maç ve yaşananlar vardı doğal olarak, ne olacak? Tedbir var mı?
Baştan söyleyelim ki! O sahaya “Muşta” atılıyor ise stad kapısında görevli özel güvenliğinden, devletin resmi polisine kadar görev müddeti boyunca oturup çay içmiş, çekirdek çıtlamış, içeride bir şey olursa da nasıl olsa bir yolunu bulunur birisi bir açıklama yapar ve her şey gelip geçer demiş.
Günümüzde futbolu tartışacak isek olaya geniş açıdan bakarak tartışma alanını genişletmemiz lazım. Bu ilerin baş sorumlusu kim?
Tabiki kulüp yönetimleri…
Beşiktaş yönetimi kusura bakmasın ama Beşiktaş’ın hakkını korumaktan aciz. Dünkü maç ile ibir örnek vermek gerekirse; bir önceki Ankaragücü maçını ve Muleka’nın kırmızı kart görmesine artistik hareketten 10 üzerinden 10 alacak Atakan Çetinkaya’ı ve yaptıklarını hatırlayın! O maç sonrasında yaptıklarını yazdık, anlattık bu maçta gördük ki! Ne yönetim ne de Şenol Güneş maç öncesi bu oyuncuya yönelik hakem üçlüsünü uyarmamış, gerekte duymamışlar sanırım onlarda çekirdek çıtlamakla meşguldüler.
Sahaya atılan Muştadan, Atakan Çankaya’ya varana kadar Ankaragücü istediğini yaparken, Beşiktaş olayı sadece seyretti.
Olayı seyreden hâlâ inatla Umut Meraş’tan bir şeyler yapmaya çalışan Şenol Güneş’e gelince, hocam Allah’ını seversen şu maçı bir kere daha seyret, lütfen! Ve ne yapmak istediğine sen karar ver çünkü bize göre sen bir şey yapmak istememişsin.
Gerçi seninde suçun yok be! Hocam
Valerien İsmael ile yola çıkıp, sistem ve kadro yapılanmasıyla bir proje sunan ama daha sezonun başında bu projeyi elinin tersiyle iterek, mevcut kadro ve sistem anlayışı üzerinden ortaya hiçbir şey çıkaramayacak ve içeride listesi uzun bir transfer kağıdı bırakan Şenol Güneş’le yola devam edelim diyenler suçlu…
Bir kere daha belli oldu ki! Kervan yolda olmuyor.
Geriye bir tek dileğimiz var o da Nevzat Demir Tesisleri’nde yönetim, teknik heyet, takım kadrosu bir araya gelerek, yarınlar adına biz ne yapmak istiyoruz? Bunu yapmak için inancımız var mı? Bunun için yola son gücüyle devam diyecek kişi sayısı kaç? Belirlenmesidir.
Beşiktaş’ın maddi ve manevi zararla geçirilecek bir tek günü yok!
Tabi buna karar verirken Beşiktaş’ın için bir şeyler yapmak istiyormusunuz? Onu bir zahmet belirleyin.
Bakın! sahada oynanan maçın her türlü sonucunu sadece sahadaki futbolcular ve kenar yönetimin taktik gücü belirler, işler bunun dışına çıkıyorsa ortada Teksas Kanunu başlar ve sistem buna yenilir ki mevcut durumda böyle, eğer sistem kazanacak ise futbol gerçeklerinin sistemine sahip çıkalım, bunlara sahip çıkacak yönetimleri belirleyelim.
Futbol adına olaylar, rezil bir yöne gidiyor.
TFF’den başlayan kokuşma, MHK ve kulüp yönetimlerine kadar sirayet etmiş durumda.
Gerçek futbolseverlere yazık oluyor.
Baştan söyleyelim ki! O sahaya “Muşta” atılıyor ise stad kapısında görevli özel güvenliğinden, devletin resmi polisine kadar görev müddeti boyunca oturup çay içmiş, çekirdek çıtlamış, içeride bir şey olursa da nasıl olsa bir yolunu bulunur birisi bir açıklama yapar ve her şey gelip geçer demiş.
Günümüzde futbolu tartışacak isek olaya geniş açıdan bakarak tartışma alanını genişletmemiz lazım. Bu ilerin baş sorumlusu kim?
Tabiki kulüp yönetimleri…
Beşiktaş yönetimi kusura bakmasın ama Beşiktaş’ın hakkını korumaktan aciz. Dünkü maç ile ibir örnek vermek gerekirse; bir önceki Ankaragücü maçını ve Muleka’nın kırmızı kart görmesine artistik hareketten 10 üzerinden 10 alacak Atakan Çetinkaya’ı ve yaptıklarını hatırlayın! O maç sonrasında yaptıklarını yazdık, anlattık bu maçta gördük ki! Ne yönetim ne de Şenol Güneş maç öncesi bu oyuncuya yönelik hakem üçlüsünü uyarmamış, gerekte duymamışlar sanırım onlarda çekirdek çıtlamakla meşguldüler.
Sahaya atılan Muştadan, Atakan Çankaya’ya varana kadar Ankaragücü istediğini yaparken, Beşiktaş olayı sadece seyretti.
Olayı seyreden hâlâ inatla Umut Meraş’tan bir şeyler yapmaya çalışan Şenol Güneş’e gelince, hocam Allah’ını seversen şu maçı bir kere daha seyret, lütfen! Ve ne yapmak istediğine sen karar ver çünkü bize göre sen bir şey yapmak istememişsin.
Gerçi seninde suçun yok be! Hocam
Valerien İsmael ile yola çıkıp, sistem ve kadro yapılanmasıyla bir proje sunan ama daha sezonun başında bu projeyi elinin tersiyle iterek, mevcut kadro ve sistem anlayışı üzerinden ortaya hiçbir şey çıkaramayacak ve içeride listesi uzun bir transfer kağıdı bırakan Şenol Güneş’le yola devam edelim diyenler suçlu…
Bir kere daha belli oldu ki! Kervan yolda olmuyor.
Geriye bir tek dileğimiz var o da Nevzat Demir Tesisleri’nde yönetim, teknik heyet, takım kadrosu bir araya gelerek, yarınlar adına biz ne yapmak istiyoruz? Bunu yapmak için inancımız var mı? Bunun için yola son gücüyle devam diyecek kişi sayısı kaç? Belirlenmesidir.
Beşiktaş’ın maddi ve manevi zararla geçirilecek bir tek günü yok!
Tabi buna karar verirken Beşiktaş’ın için bir şeyler yapmak istiyormusunuz? Onu bir zahmet belirleyin.
Bakın! sahada oynanan maçın her türlü sonucunu sadece sahadaki futbolcular ve kenar yönetimin taktik gücü belirler, işler bunun dışına çıkıyorsa ortada Teksas Kanunu başlar ve sistem buna yenilir ki mevcut durumda böyle, eğer sistem kazanacak ise futbol gerçeklerinin sistemine sahip çıkalım, bunlara sahip çıkacak yönetimleri belirleyelim.
Futbol adına olaylar, rezil bir yöne gidiyor.
TFF’den başlayan kokuşma, MHK ve kulüp yönetimlerine kadar sirayet etmiş durumda.
Gerçek futbolseverlere yazık oluyor.