Emre ESMER
Moderatör
Yavaş'ın konuşmasından başlıklar şöyle:
"Bir seçime gidiyoruz ama savaşa mı gidiyoruz anlamadık, siyasi partiler birbirinin rakibidir, asla düşmanı filan da değildir. Hatta 31 Mart’ta seçimi kazanmadan önce de söylemiştik. Biz Ankara’da seçimi kazanacağız ama asla bir zafer kazanmış olmayacağız, karşımızda düşman yok demiştik. Yine öyle bakıyoruz. Bizim karşımızda düşman yok.
Allah insanları farklı farklı yaratmış. İnsanların çeşitli nedenlerle farklı düşünmesi gayet normal. Dolayısıyla insanlar bakacaklar bir yıl önceki, daha önceki ekonomik durumlarına şu andaki durumlarına bakacak, kendi gelecekleri için karar verecekler. Eğer memnunsalar iktidarı destekleyecekler, değilse değiştirecekler. Olay bu kadar basit
“Teröristleri Gabar’a gömdüysek muhalefeti de gömeceğiz” diyorlar, bu nasıl bir dil? Her gittiğim yerde şunu söylüyorum. Nefret dili ve ayrıştırmayı ortadan kaldırmaya geliyoruz. Mevcut düzeni devam ettirmek isteyenlerin iftiralarına karşı kahkahalarla güleceğiz, yuh çekmeye bile değmez.
Son günlerde, İHA’lar, SİHA’lar, Togg, Anadolu Gemisi filan artık seçime alet edilmeye başlandı. Bunlar bizim milli malımız. Nasıl önceki dönemlerde ASELSAN’ı, HAVELSAN’ı, ROKETSAN’ı yapıp kendilerinden sonra gelen hükümetlere devrettilerse bu İHA, SİHA’lar, Anadolu Gemisi bu hükümete devredilecek.
Biz gidersek İHA, SİHA’ları hangara gömecekler diyor bir bakan, ne içtiniz, ne yediniz sayın bakan, ruh sağlığınız iyi mi sizin? Bir diğeri “İstiklal Savaşımız” diyor bunu diyen de başbakanlık yapmış birisi. Gerçekten bu dile üzülüyoruz.
Aynı şekilde “Biz gidersek FETÖ, PKK kazanacak, onlar sevinecek” diyen bir Adalet Bakanımız var, Adalet Bakanı’nın Meclis’te yaptığı konuşma halen kulaklarımızda çınlıyor, ancak gülünür bu sözlere.
21 yıldır yapamadığını şimdi yapacağını vaat etmek de biraz komik kaçıyor değil mi?
Bu iktidar maalesef hiçbir suçu kabul etmiyor. Soğan pahalı diyorsunuz, soğan pahalı diyene soğan kafalı diye hakaret ediyorlar. Memlekette pahalılık, açlık var diyorsunuz, sadece bu tatilden dönen arabaları işaret ederek, “Bundan böyle ‘millet aç’ diye böğürenlerin ağzına kürekle vurmak lazım” diyor. Çıkın halkın arasına, marketleri, pazarları dolaşın, vatandaşın dinleyin onlar size gerçek durumu gösterirler.
Bu ayın teröristi de kasaplar oldu. Depremden sonra çadır satan Kızılay Başkanı’nı bile hâlâ görevden alamadılar, AK Parti milletvekilleri şikâyet ediyor, neyi bekliyorsunuz?
Ülkemizde uçurum çok açıldı. Koltuktan kalkmak istemiyorlar. Çocukları lüks araçlarla geziyor, çakarlı araçları bırakmak istemiyorlar. 31 Mart seçimleri öncesinde de Ankara'da rantı bırakmak istemiyorlardı. 16 milyar lirayı Ankapark'a gömdüler. Çocuklarına televizyon kanalı, spor kulübü aldılar.
Ankara’yı yönetemez dedikleri Mansur Yavaş faiz borçlarını ödedim, işlerimizi gayet düzgün yürütüyoruz.
Nefret siyasetinden artık bıktık. Devletin bekası diyorlar ya ilk gün TC tabelasını belediyeye çaktık. Ne işimiz olur bizim PKK ile? Biz Kandil’in söylemlerini de reddediyoruz. Hiçbir Allah’ın kulunun gücü yetmez bebek katilini hapisten çıkartmaya, çıkarırsanız da yine siz çıkarırsınız."
"Bir seçime gidiyoruz ama savaşa mı gidiyoruz anlamadık, siyasi partiler birbirinin rakibidir, asla düşmanı filan da değildir. Hatta 31 Mart’ta seçimi kazanmadan önce de söylemiştik. Biz Ankara’da seçimi kazanacağız ama asla bir zafer kazanmış olmayacağız, karşımızda düşman yok demiştik. Yine öyle bakıyoruz. Bizim karşımızda düşman yok.
Allah insanları farklı farklı yaratmış. İnsanların çeşitli nedenlerle farklı düşünmesi gayet normal. Dolayısıyla insanlar bakacaklar bir yıl önceki, daha önceki ekonomik durumlarına şu andaki durumlarına bakacak, kendi gelecekleri için karar verecekler. Eğer memnunsalar iktidarı destekleyecekler, değilse değiştirecekler. Olay bu kadar basit
“Teröristleri Gabar’a gömdüysek muhalefeti de gömeceğiz” diyorlar, bu nasıl bir dil? Her gittiğim yerde şunu söylüyorum. Nefret dili ve ayrıştırmayı ortadan kaldırmaya geliyoruz. Mevcut düzeni devam ettirmek isteyenlerin iftiralarına karşı kahkahalarla güleceğiz, yuh çekmeye bile değmez.
Son günlerde, İHA’lar, SİHA’lar, Togg, Anadolu Gemisi filan artık seçime alet edilmeye başlandı. Bunlar bizim milli malımız. Nasıl önceki dönemlerde ASELSAN’ı, HAVELSAN’ı, ROKETSAN’ı yapıp kendilerinden sonra gelen hükümetlere devrettilerse bu İHA, SİHA’lar, Anadolu Gemisi bu hükümete devredilecek.
Biz gidersek İHA, SİHA’ları hangara gömecekler diyor bir bakan, ne içtiniz, ne yediniz sayın bakan, ruh sağlığınız iyi mi sizin? Bir diğeri “İstiklal Savaşımız” diyor bunu diyen de başbakanlık yapmış birisi. Gerçekten bu dile üzülüyoruz.
Aynı şekilde “Biz gidersek FETÖ, PKK kazanacak, onlar sevinecek” diyen bir Adalet Bakanımız var, Adalet Bakanı’nın Meclis’te yaptığı konuşma halen kulaklarımızda çınlıyor, ancak gülünür bu sözlere.
21 yıldır yapamadığını şimdi yapacağını vaat etmek de biraz komik kaçıyor değil mi?
Bu iktidar maalesef hiçbir suçu kabul etmiyor. Soğan pahalı diyorsunuz, soğan pahalı diyene soğan kafalı diye hakaret ediyorlar. Memlekette pahalılık, açlık var diyorsunuz, sadece bu tatilden dönen arabaları işaret ederek, “Bundan böyle ‘millet aç’ diye böğürenlerin ağzına kürekle vurmak lazım” diyor. Çıkın halkın arasına, marketleri, pazarları dolaşın, vatandaşın dinleyin onlar size gerçek durumu gösterirler.
Bu ayın teröristi de kasaplar oldu. Depremden sonra çadır satan Kızılay Başkanı’nı bile hâlâ görevden alamadılar, AK Parti milletvekilleri şikâyet ediyor, neyi bekliyorsunuz?
Ülkemizde uçurum çok açıldı. Koltuktan kalkmak istemiyorlar. Çocukları lüks araçlarla geziyor, çakarlı araçları bırakmak istemiyorlar. 31 Mart seçimleri öncesinde de Ankara'da rantı bırakmak istemiyorlardı. 16 milyar lirayı Ankapark'a gömdüler. Çocuklarına televizyon kanalı, spor kulübü aldılar.
Ankara’yı yönetemez dedikleri Mansur Yavaş faiz borçlarını ödedim, işlerimizi gayet düzgün yürütüyoruz.
Nefret siyasetinden artık bıktık. Devletin bekası diyorlar ya ilk gün TC tabelasını belediyeye çaktık. Ne işimiz olur bizim PKK ile? Biz Kandil’in söylemlerini de reddediyoruz. Hiçbir Allah’ın kulunun gücü yetmez bebek katilini hapisten çıkartmaya, çıkarırsanız da yine siz çıkarırsınız."