MAHALLE BASKISI
PROF.DR.
AHMET BERHAN YILMAZ
“Eğer mahalle baskısından kastedilen her türlü yobazlık ve dayatma ise bu konuda mahallelilerden çok daha uzman olan, bu işin ehli insanlar var ve yıllardır bu ülkede işlerini yürütüyorlar.”
Varlığıyla gurur duyduğumuz, topraklarında yaşadığımız için kendimizi şanslı addettiğimiz Türkiye’m, koca ülkem, güçlü devletim ve milletim.
Ve ülkemin insanının yüzyıllara damgasını vuran komşulukları, sevgisi, saygısı, fedakârlıkları ve insanlıkları ile bilinen mahalleleri ve mahalle sakinleri.
Kim derdi ki senin bu ilişkilerin üzerinden sana bir öcü sunulacak ve onunla millet tehdit edilecek, kim derdi ki sen baskıcı ve yobaz ilan edileceksin.
Geldiğimiz nokta yine aynı; birilerinin çıkarları, hırsları öyle gerektirdiği için uydurulan yeni terminolojiler. Üstüne de ülkemizi ve insanımızı tanımayan, tanımak istemeyen düşüncesizce duyduğu ve bulduğu her şeye saldıran beyinler.
Toplumu germeyi ve huzursuz etmeyi görev edinmiş olan birileri, çok emek sarf etti mi bilemiyorum ama yeni bir öcü buldu; mahalle baskısı. Tabii ki onların işbirlikçileri de mal bulmuş mağribi gibi saldırdılar meseleye.
Bu güzel vatanı ve milleti ne PKK, ne Irak, ne Yunanistan ne İran, ne ABD, Ne Rusya ne de diğer bir sürü düşman tehdit etmiyor ama bu ülkenin sade vatandaşları ve onların yaşadıkları mahalleler nasıl bir iş ise günlerdir tehdit unsuru olarak gündemi meşgul ediyor.
Gerçi birileri yine rahatladı yeni bir tehdit ve korku unsuru icat edilince diğerleri oh be! Diyerek her zamankinden daha rahat ve daha başıboş işlerini sürdürüyorlar.
Öyle bu ülkenin ilerleyememesinin, modernleşememesinin ve bir türlü belini doğrultamamasının ana sebebi bulundu; mahalle baskısı.
Eğer mahalle baskısından kastedilen her türlü yobazlık ve dayatma ise bu konuda mahallelilerden çok daha uzman olan bu işin ehli insanlar var ve yıllardır bu ülkede işlerini yürütüyorlar. Hal böyle olunca da başka bir isim bulmak gerekiyor bu meseleye.
Kendi insanını bu kadar acımasızca, insafsızca küçültmeye çalışan ve baskıcı ilan eden bir güruh başka bir ülkede olsa tabiri caizse aforoz edilir. Biz de ise bu kişiler buldukları her mikrofona konuşuyor, konuşturuluyor, eline her kalemi alan da bu konuda yazıyor.
Efendiler! Kim olursanız olun, ne makamda oturuyorsanız oturun ve neye inanıyorsanız inanın bu milleti ve bu milletin değerlerini bu kadar küçültmeye, bu milleti üzmeye ve germeye hakkınız yok.
Sizler hangi ülkede veya hangi gezegende yaşıyorsunuz bilemiyorum ama bu milletin böyle bir problemi yok. Birilerinin kafasından uydurduğu ve icat ettiği terminoloji ile insanları manevi abluka altına almaya çalışmayın.
Birileri başını örtecekmiş, size ne veya birileri başını açacakmış size ne? Ben yıllardır ne üniversitemde ne de şehrimde ve ne de kaşınmadığı takdirde her hangi bir yerde kılık kıyafet sebebiyle meydana gelen bir problem görmedim. Ama sizler bu sorunun çözülmesine müsaade etmediğiniz takdirde provokatörler, vatan millet düşmanları bu sorunu kullanarak kendi kirli emellerine alet edebilirler.
Şimdi gidip eski mahallemi gezerek kendisinden özür dilemem gerekiyor ama nerede eski mahallem ki 6–7 katlı bir sürü bloğun yapıldığı, insanların birbirini tanımadığı bir siteye dönüşmüş. Karnımız acıktığında en yakın eve girip yemek yediğimiz veya dürümümüzü aldığımız, herkesin ana baba, evlat, ağabeyi, abla olduğu o günlerden geriye kalan sadece bizim ev burada idi dediğim koskoca bir blok.
Uzun lafın kısası, yapacak olsa bile baskı yapacak mahalle kalmadı, rahat olun ve bu milleti rahat bırakın.
PROF.DR.
AHMET BERHAN YILMAZ
[email protected]
Alıntı yazı.
PROF.DR.
AHMET BERHAN YILMAZ
“Eğer mahalle baskısından kastedilen her türlü yobazlık ve dayatma ise bu konuda mahallelilerden çok daha uzman olan, bu işin ehli insanlar var ve yıllardır bu ülkede işlerini yürütüyorlar.”
Varlığıyla gurur duyduğumuz, topraklarında yaşadığımız için kendimizi şanslı addettiğimiz Türkiye’m, koca ülkem, güçlü devletim ve milletim.
Ve ülkemin insanının yüzyıllara damgasını vuran komşulukları, sevgisi, saygısı, fedakârlıkları ve insanlıkları ile bilinen mahalleleri ve mahalle sakinleri.
Kim derdi ki senin bu ilişkilerin üzerinden sana bir öcü sunulacak ve onunla millet tehdit edilecek, kim derdi ki sen baskıcı ve yobaz ilan edileceksin.
Geldiğimiz nokta yine aynı; birilerinin çıkarları, hırsları öyle gerektirdiği için uydurulan yeni terminolojiler. Üstüne de ülkemizi ve insanımızı tanımayan, tanımak istemeyen düşüncesizce duyduğu ve bulduğu her şeye saldıran beyinler.
Toplumu germeyi ve huzursuz etmeyi görev edinmiş olan birileri, çok emek sarf etti mi bilemiyorum ama yeni bir öcü buldu; mahalle baskısı. Tabii ki onların işbirlikçileri de mal bulmuş mağribi gibi saldırdılar meseleye.
Bu güzel vatanı ve milleti ne PKK, ne Irak, ne Yunanistan ne İran, ne ABD, Ne Rusya ne de diğer bir sürü düşman tehdit etmiyor ama bu ülkenin sade vatandaşları ve onların yaşadıkları mahalleler nasıl bir iş ise günlerdir tehdit unsuru olarak gündemi meşgul ediyor.
Gerçi birileri yine rahatladı yeni bir tehdit ve korku unsuru icat edilince diğerleri oh be! Diyerek her zamankinden daha rahat ve daha başıboş işlerini sürdürüyorlar.
Öyle bu ülkenin ilerleyememesinin, modernleşememesinin ve bir türlü belini doğrultamamasının ana sebebi bulundu; mahalle baskısı.
Eğer mahalle baskısından kastedilen her türlü yobazlık ve dayatma ise bu konuda mahallelilerden çok daha uzman olan bu işin ehli insanlar var ve yıllardır bu ülkede işlerini yürütüyorlar. Hal böyle olunca da başka bir isim bulmak gerekiyor bu meseleye.
Kendi insanını bu kadar acımasızca, insafsızca küçültmeye çalışan ve baskıcı ilan eden bir güruh başka bir ülkede olsa tabiri caizse aforoz edilir. Biz de ise bu kişiler buldukları her mikrofona konuşuyor, konuşturuluyor, eline her kalemi alan da bu konuda yazıyor.
Efendiler! Kim olursanız olun, ne makamda oturuyorsanız oturun ve neye inanıyorsanız inanın bu milleti ve bu milletin değerlerini bu kadar küçültmeye, bu milleti üzmeye ve germeye hakkınız yok.
Sizler hangi ülkede veya hangi gezegende yaşıyorsunuz bilemiyorum ama bu milletin böyle bir problemi yok. Birilerinin kafasından uydurduğu ve icat ettiği terminoloji ile insanları manevi abluka altına almaya çalışmayın.
Birileri başını örtecekmiş, size ne veya birileri başını açacakmış size ne? Ben yıllardır ne üniversitemde ne de şehrimde ve ne de kaşınmadığı takdirde her hangi bir yerde kılık kıyafet sebebiyle meydana gelen bir problem görmedim. Ama sizler bu sorunun çözülmesine müsaade etmediğiniz takdirde provokatörler, vatan millet düşmanları bu sorunu kullanarak kendi kirli emellerine alet edebilirler.
Şimdi gidip eski mahallemi gezerek kendisinden özür dilemem gerekiyor ama nerede eski mahallem ki 6–7 katlı bir sürü bloğun yapıldığı, insanların birbirini tanımadığı bir siteye dönüşmüş. Karnımız acıktığında en yakın eve girip yemek yediğimiz veya dürümümüzü aldığımız, herkesin ana baba, evlat, ağabeyi, abla olduğu o günlerden geriye kalan sadece bizim ev burada idi dediğim koskoca bir blok.
Uzun lafın kısası, yapacak olsa bile baskı yapacak mahalle kalmadı, rahat olun ve bu milleti rahat bırakın.
PROF.DR.
AHMET BERHAN YILMAZ
[email protected]
Alıntı yazı.