Dün akşam bir futbol klasiği Beşiktaş adına tekrar yaşandı. Oyun, sistem, taktik bunlar önemli şeyler. Topa sahip olmayı, oyunu yönlendirmeyi de buna ilave edebiliriz. Ama iş döner dolaşır yetenekli oyuncu noktasına gelir. Elinizde ve kadronuzda mevcutsa, sorun çözer, oyunu istediğiniz noktaya götürürsünüz. Oyun, ilk yarıda belki Beşiktaş'ın istediği noktada olmadı. Topa sahip oldu ama temposu düşüktü. Rakibi baskı altına aldı ama pozisyon zenginliği yaratamadı. İşte bu noktalarda o bahsettiğimiz konu ortaya çıktığında hedefe ulaşmak daha kolay olur. Cenk bu sıkışan oyunda duran topta gösterdiği beceri ile Beşiktaş'ı tekrar kazanan takım haline getirdi. İkinci yarı paydaşı Aboubakar'ın attığı muhteşem golle de Beşiktaş skor olarak istediği noktaya geldi. Cenk ve Aboubakar, üst seviyede oyuncular. Desteklendiklerinde çok daha fazlasını yapacaklarından hiç şüphem yok. Ama olmadığında da ekmeklerini taştan çıkartıyorlar. Kendi becerileriyle de sonuca imza atıyorlar. Dün akşam maç öncesi en heyecan verici olay, Ghezzal'ın tekrar ilk 11'de başlamasıydı. Sahada olması bile hem takıma hem taraftara büyük bir heyecan veriyor. Performans olarak zamana ihtiyaç duysa da ilk 11'de olması bundan sonrası için önemliydi. Son dakikalara doğru İstanbulspor'un oyunu zorladığı bölümler ve yakaladığı pozisyonlar olsa da siyah-beyazlı takım, yakaladığı yukarı çıkış ibresini Nathan Redmond'un ayağından gelen üçüncü gol ile aynı yerde tutmayı başardı.