Sevdiğini hastalık derecesinde kıskananlar, çevresine kötü koku yaydığına inandığı için suçluluk duyanlar, doktor muayenesine genelde kendi kafasında yarattığı uydurma bir hastalıkla gidenler... İşte, psikoloji literatürüne girmiş ilginç ruh halleri...
Herkes yaşadığı duruma göre bir ruh haline bürünür. Eğer morali bozuksa durgun ya da sinirli, sevinçliyse de etrafına mutluluk saçan bir kişilik sergiler. Bu tarz duyguları sık sık yaşarız. Bir de hiçbir olay yaşamadan günlük yaşantısını deviren kişilik tipleri vardır. Normal gibi görünseler de iç dünyaları diğerlerinkinden çok farklıdır. Bu ruh halini yaşayan kişilik tipleri zaten tıp dünyasında araştırma konusu olmuşlardır.
Kişinin sevdiği birinin hastalık derecesinde kıskanması olarak tanımlanan rahatsızlık, adını ünlü yazar William Shakespeare'in "Othello" adlı eserinden alıyor. Eşinin veya sevgilisinin sadık olmadığı düşüncesine kapılan kişiler, kafalarında kurdukları senaryoda ihanete uğradıklarının düşünüp, birlikte oldukları kişilere zarar verebiliyor.
KÖTÜ KOKU DÜŞÜNCESİ
Olfaktör referans sendromunda çevresine katlanılmaz ölçüde kötü bir koku yaydığına inanan kişi, beden kokusuyla aşırı meşgul olurken, bundan dolayı kendini suçluyor. Gerçekte var olmayan bir koku için sık sık çevrelerinden özür dileyen kişiler, dişlerini fırçalayarak veya sık sık elbise değiştirerek kokudan kurtulacaklarını düşünüyorlar.
KADINLAR HAYAL DÜNYASINA YATKIN
1923 yılında tanımlanmış Capgras sendromunun başlıca özelliği, kişinin çevresindekilerin gerçek olmadığına, başkalarının onların yerine geçtiğine inanması. Kadınlarda biraz daha fazla görülen bu sendrom şizofreninin bir belirtisi olarak da görülebiliyor. Hasta, kendisini oldukça karmaşık bir komplonun içinde hissediyor ve çevresindekilerin farkında olmaksızın değiştirildikleri düşüncesinin rahatsızlığını yaşıyor.
UYDURMA HASTALIĞI
Yapay bozuklukların en uç tipi olan Munchausen sendromu, ilk kez 1951'de hastane hastane dolaşıp hastalık öyküleri uyduran ve kendilerine gereksiz yere cerrahi girişimler uygulanmasına razı bir grup hastayı belirtmek için kullanıldı. Bu rahatsızlığı bulunanlar doktorun muayenehanesine veya acil servise sıklıkla uydurma hastalık öyküsü ile gidiyor. Öyküsü genellikle yalanlarla dolu olan kişilerin, şaşırtıcı sayıda hastaneye gittiği ve sağlık personelini aldattığı da gözleniyor.
(Alıntıdır)
Ziyaretçiler için gizlenmiş link, görmek için lütfen üye olunuz.
Giriş yap veya üye ol.
Herkes yaşadığı duruma göre bir ruh haline bürünür. Eğer morali bozuksa durgun ya da sinirli, sevinçliyse de etrafına mutluluk saçan bir kişilik sergiler. Bu tarz duyguları sık sık yaşarız. Bir de hiçbir olay yaşamadan günlük yaşantısını deviren kişilik tipleri vardır. Normal gibi görünseler de iç dünyaları diğerlerinkinden çok farklıdır. Bu ruh halini yaşayan kişilik tipleri zaten tıp dünyasında araştırma konusu olmuşlardır.
Kişinin sevdiği birinin hastalık derecesinde kıskanması olarak tanımlanan rahatsızlık, adını ünlü yazar William Shakespeare'in "Othello" adlı eserinden alıyor. Eşinin veya sevgilisinin sadık olmadığı düşüncesine kapılan kişiler, kafalarında kurdukları senaryoda ihanete uğradıklarının düşünüp, birlikte oldukları kişilere zarar verebiliyor.
KÖTÜ KOKU DÜŞÜNCESİ
Olfaktör referans sendromunda çevresine katlanılmaz ölçüde kötü bir koku yaydığına inanan kişi, beden kokusuyla aşırı meşgul olurken, bundan dolayı kendini suçluyor. Gerçekte var olmayan bir koku için sık sık çevrelerinden özür dileyen kişiler, dişlerini fırçalayarak veya sık sık elbise değiştirerek kokudan kurtulacaklarını düşünüyorlar.
KADINLAR HAYAL DÜNYASINA YATKIN
1923 yılında tanımlanmış Capgras sendromunun başlıca özelliği, kişinin çevresindekilerin gerçek olmadığına, başkalarının onların yerine geçtiğine inanması. Kadınlarda biraz daha fazla görülen bu sendrom şizofreninin bir belirtisi olarak da görülebiliyor. Hasta, kendisini oldukça karmaşık bir komplonun içinde hissediyor ve çevresindekilerin farkında olmaksızın değiştirildikleri düşüncesinin rahatsızlığını yaşıyor.
UYDURMA HASTALIĞI
Yapay bozuklukların en uç tipi olan Munchausen sendromu, ilk kez 1951'de hastane hastane dolaşıp hastalık öyküleri uyduran ve kendilerine gereksiz yere cerrahi girişimler uygulanmasına razı bir grup hastayı belirtmek için kullanıldı. Bu rahatsızlığı bulunanlar doktorun muayenehanesine veya acil servise sıklıkla uydurma hastalık öyküsü ile gidiyor. Öyküsü genellikle yalanlarla dolu olan kişilerin, şaşırtıcı sayıda hastaneye gittiği ve sağlık personelini aldattığı da gözleniyor.
(Alıntıdır)