Oturmuştu alçak duvara,
Gönlünde bir yara.
Bir şey görüyor gibi bakıp yere,
Sonra bakıyordu ufuklara...
Solgun yüzünde derin bir sevdânın izi,
Bakışlarında ruhunun gizi
Simsiyah gözlerinden damlıyordu.
Yarısı kül olup uzamış sigarasından
Çekip derin bir nefes
Kulağında çınlayan hep o tatlı ses...
Çağıran, çıldırtan o tatlı ses...
Atıp sigarasını yere
Hoyratça ezdi.
O dar, loş sokaklarda yine
Saatlerce gezdi...
Güçlü, ulu bir çınardı önceleri,
Oysa şimdi,
Çöken omuzları, kırık kalbiyle,
Mahzun haliyle
Sevgiye açtı.
Yürüyüp, yürüyüp
Kendinden kaçtı...
Halenur Kor
Gönlünde bir yara.
Bir şey görüyor gibi bakıp yere,
Sonra bakıyordu ufuklara...
Solgun yüzünde derin bir sevdânın izi,
Bakışlarında ruhunun gizi
Simsiyah gözlerinden damlıyordu.
Yarısı kül olup uzamış sigarasından
Çekip derin bir nefes
Kulağında çınlayan hep o tatlı ses...
Çağıran, çıldırtan o tatlı ses...
Atıp sigarasını yere
Hoyratça ezdi.
O dar, loş sokaklarda yine
Saatlerce gezdi...
Güçlü, ulu bir çınardı önceleri,
Oysa şimdi,
Çöken omuzları, kırık kalbiyle,
Mahzun haliyle
Sevgiye açtı.
Yürüyüp, yürüyüp
Kendinden kaçtı...
Halenur Kor