kucağında,karda,ayaklar çıplak,
poz vermişim bebekken,
her şeyden habersiz.
omzunda şalın,babam,kardeşlerimle
yere çömelip gülümsemişsin.
evin, çamurdan yapılıymış, iki gözmüş,
ne gam!
analık gururundan, şenlenmişsin.
yetim büyümüşsün...
mısır sömeğinden unla, ekmek yapmış,
ateşsiz, soğuk sularda yıkanmış,
el çamaşırını ipe dizmişsin de
yüksünmemişsin! ..
anlatırdın..
anlatırdın,dört yıl asker yolunu,
parasız,pulsuz....
iki çocuk eşikte,eksik etek,
bir başına, sabırla beklemişsin.
derdinki; hiçbir şey olmaz sebepsiz.
iyimserliğin yollarında,heder olsanda,
‘’taş atana ekmek atın ‘öğüdünle büyüdük,
şikayetlerimiz kolaylaşırdı dilinde,
‘’asıl acı, ölüm,ölüm’’ diyerek,
ölümden öteye yol olmadığını,
bize öğretmişsin.
ah..annem ah...! şimdi gördük!
şimdi gördük!
11.şubat.2007
poz vermişim bebekken,
her şeyden habersiz.
omzunda şalın,babam,kardeşlerimle
yere çömelip gülümsemişsin.
evin, çamurdan yapılıymış, iki gözmüş,
ne gam!
analık gururundan, şenlenmişsin.
yetim büyümüşsün...
mısır sömeğinden unla, ekmek yapmış,
ateşsiz, soğuk sularda yıkanmış,
el çamaşırını ipe dizmişsin de
yüksünmemişsin! ..
anlatırdın..
anlatırdın,dört yıl asker yolunu,
parasız,pulsuz....
iki çocuk eşikte,eksik etek,
bir başına, sabırla beklemişsin.
derdinki; hiçbir şey olmaz sebepsiz.
iyimserliğin yollarında,heder olsanda,
‘’taş atana ekmek atın ‘öğüdünle büyüdük,
şikayetlerimiz kolaylaşırdı dilinde,
‘’asıl acı, ölüm,ölüm’’ diyerek,
ölümden öteye yol olmadığını,
bize öğretmişsin.
ah..annem ah...! şimdi gördük!
şimdi gördük!
11.şubat.2007