UzmErdaL
Forum Üyesii
- Katılım
- 27 Eyl 2022
- Mesajlar
- 3,907
- Puanları
- 38
Beşiktaş’ta yüzler gülüyor; son 4 maçta 4 galibiyet. Ne var ki oyuna baktığımızda bu 4 maçı da kaybetmek gayet olası. Çünkü bizim ülkece futbola bakışımız sakat.
Kazanmak için “topa sahip olma ya da topu rakibe verme” seviyesinde tartışmaların içine gömülmüşüz. Ve top kaybetme kaygısıyla yana, geriye paslarla yavaş oynuyoruz. Oysa ki bir takımın kazanması öncelikle güçlü olmasına ve tempolu oynamasına bağlı. Güçlü olmak için de modern bir antrenman sistemi gerekli.
BİLMEDİĞİMİZ ŞEYLER VAR
Baksanıza Weghorst Beşiktaş’ın antrenmanlarını yetersiz bulmuş ve menajerine iletmiş. Bu arada Weghorst’un alınmasında katkısı olanları da kutlamak gerek. Zaten Beşiktaş sezon başı çok iyi transferler yapmıştı.
Valerien Ismael de geniş bir kesim tarafından elindeki kadroyu iyi kullanamamakla eleştirilmiyor muydu? Ama şimdi birden takımın 3-5 transfere ihtiyacı oluverdi. Saiss’in, Masuaku’nun yerine bile adam aramaya başladılar. Bunlar ya futbolcudan anlamıyor ya da bilmediğimiz şeyler var.
ELEŞTİRDİĞİ KURTARIYOR
Şenol Güneş her maç sonrası bir futbolcuyu eleştiriyor ama eleştirdikleri takımı kurtaranlar oluyor nedense. Masuaku takımı ileri götüren tek oyuncusu neredeyse Beşiktaş’ın. Top kaptırıyor diye eleştirdiği Masuaku asist yapıyor, takımı kurtarıyor.
Risk almadan başarı olmaz ki. Ama yok, illa ki yeni transferler olacak. Çark dönecek. Hem de otuzunu geçmiş geleceği olmayan adamlara milyon dolarlar verilerek.
STRATEJİ UZUNDU AMA
Oysa Beşiktaş’ın sezon başı uzun vadeli stratejisi vardı. Talha, Emrecan, Kerem, Muleka gibi genç oyuncular alındı bu yüzden. Geleceği olan futbolcular için çekim noktası olacaktı Beşiktaş. Bu yoldan geri dönülmüş gibi.
Bakın geleceği parlak olan, 18 yaşındaki İsrailli Giloukh Beşiktaş’ı düşünmeden Salzburg’a gitti. Yani gelişebileceği bir ülkeyi ve takımı tercih etti.
Ülkemizde kulüpler transfer hastası, hocalar kendilerini kurtarma derdinde, hakemler adaletsiz kararlarıyla futbolu oynanamaz hale getiriyor, sahalar tarla gibi, TFF ve MHK eyyama batmış durumda. Anlayacağınız güzel oyun bu ülkeyi zaten terk etmiş. İyi futbolcu ve hoca da niye kaçmasın ki?
Gülengül ALTINSAY / Cumhuriyet
Kazanmak için “topa sahip olma ya da topu rakibe verme” seviyesinde tartışmaların içine gömülmüşüz. Ve top kaybetme kaygısıyla yana, geriye paslarla yavaş oynuyoruz. Oysa ki bir takımın kazanması öncelikle güçlü olmasına ve tempolu oynamasına bağlı. Güçlü olmak için de modern bir antrenman sistemi gerekli.
BİLMEDİĞİMİZ ŞEYLER VAR
Baksanıza Weghorst Beşiktaş’ın antrenmanlarını yetersiz bulmuş ve menajerine iletmiş. Bu arada Weghorst’un alınmasında katkısı olanları da kutlamak gerek. Zaten Beşiktaş sezon başı çok iyi transferler yapmıştı.
Valerien Ismael de geniş bir kesim tarafından elindeki kadroyu iyi kullanamamakla eleştirilmiyor muydu? Ama şimdi birden takımın 3-5 transfere ihtiyacı oluverdi. Saiss’in, Masuaku’nun yerine bile adam aramaya başladılar. Bunlar ya futbolcudan anlamıyor ya da bilmediğimiz şeyler var.
ELEŞTİRDİĞİ KURTARIYOR
Şenol Güneş her maç sonrası bir futbolcuyu eleştiriyor ama eleştirdikleri takımı kurtaranlar oluyor nedense. Masuaku takımı ileri götüren tek oyuncusu neredeyse Beşiktaş’ın. Top kaptırıyor diye eleştirdiği Masuaku asist yapıyor, takımı kurtarıyor.
Risk almadan başarı olmaz ki. Ama yok, illa ki yeni transferler olacak. Çark dönecek. Hem de otuzunu geçmiş geleceği olmayan adamlara milyon dolarlar verilerek.
STRATEJİ UZUNDU AMA
Oysa Beşiktaş’ın sezon başı uzun vadeli stratejisi vardı. Talha, Emrecan, Kerem, Muleka gibi genç oyuncular alındı bu yüzden. Geleceği olan futbolcular için çekim noktası olacaktı Beşiktaş. Bu yoldan geri dönülmüş gibi.
Bakın geleceği parlak olan, 18 yaşındaki İsrailli Giloukh Beşiktaş’ı düşünmeden Salzburg’a gitti. Yani gelişebileceği bir ülkeyi ve takımı tercih etti.
Ülkemizde kulüpler transfer hastası, hocalar kendilerini kurtarma derdinde, hakemler adaletsiz kararlarıyla futbolu oynanamaz hale getiriyor, sahalar tarla gibi, TFF ve MHK eyyama batmış durumda. Anlayacağınız güzel oyun bu ülkeyi zaten terk etmiş. İyi futbolcu ve hoca da niye kaçmasın ki?
Gülengül ALTINSAY / Cumhuriyet