Emre ESMER
Moderatör
Erdoğan, ”Şu kopan fırtına Türk ordusudur yâ Rabbi. Senin uğrunda ölen ordu, budur yâ Rabbi.Tâ ki yükselsin ezanlarla müeyyed nâmın. Galib et, çünkü bu son ordusudur İslâm’ın.’ Ülkemize, milletimize hayırlı olsun diyorum. Öncelikle şehitlerimiz, Ankara Emniyet Müdürlüğünde görevli polis müdürü Özgür Barçın, Resul Barutçu kardeşimize Allah’tan rahmet diliyorum. Rabbim kendilerini şehitler safında sevgili habibine komşu eylesin diyorum. Şanlı direnişiyle kahraman unvanı alan Kahramankazan’da 15 Temmuz şehitlerimizi minnet, şükranla yad ediyorum. TUSAŞ çalışanlarımızın nezdinde bütün işçilerimizin1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ediyorum. 1 Mayıs’ı emek ve dayanışma günü olarak açıklayan biziz. Bizim iktidarımızda bunu yaptık.” dedi.
Erdoğan şu ifadeleri kullandı:
”Son aylarda savunma sanayimizde ardı ardına milletimizi sevince boğan müjdeler verdik.TCG Anadolu gemimizin katılması, İMECE uydumuzun başarıyla uzaya fırlatılması, Altay tankımızın silahlı kuvvetlerimize teslim edilmesi, Gökbey’in yerli motorla uçması, İHA’dan torpido atılması. Hamdolsun her alanda varız. Bu projelerimizin yeni bir safhasıyla milletimizin karşısındayız. Milletimizin asırlardır peşinde koştuğu hayalleri birer birer gerçekleştiriyoru
Gazi Mustafa Kemal ’İstikbal Göklerdedir’ diyor. Göklerini koruyamayan milletler yarınlarından asla emin olamazlar. Gazi’nin işaret ettiği çalışmalara Vecihi Hürkuş’lar, Nuri Demirağlar, Nuri Killigiller teşebbüs etmişlerdi. Hem dışarıdan hem içeriden engellendiler. Rahmetli hocamız Erbakan’a yapılan hücumlarda aynı habis zihniyet vardı.
Kıbrıs Barış Harekatı sırasında yaşadıklarımız ülkemizin kendi savunma sanayini kurmasını tercihten öte mecburiyet olduğunu hepimize gösterdi. Buna rağmen gereken adımların atılmasının önüne geçildi. Rahmetli Özal’ın özel önem vermesiyle savunma ve havacılıkta bazı kıpırdanmalar yaşanmışsa da bunlar da akamete uğratıldı.
Önceliklerimizin başına savunma sanayinin geliştirilmesini koyduğumuzda birçok görünür, görünmez engelle karşılaştık. Yılmadık, hedeflerimizden bir an olsun ayrılmadık.O zaman yerli neydi yüzde 20’ydi. Ve bu yerli olan savunma sanayini yüzde 80’e çıkardık. Kimi iktidarlarının beceriksizliği, gayri milliği sebebiyle engellenen istikbali hamdolsun milletimiz bugün yaşıyor. İstikbalin sembolü olan sonuç lere bugün ulaştık. Bugün istikbal diyoruz. Osmanlı’dan devraldığımız kurumlardan bugüne savunma sanayimizin inşası ve gelişmesi konusunda katkı veren herkese teşekkür ediyorum. Eğer bugün Türkiye yüzyılını konuşuyorsak bunda hem güvenliğimizin sigortası, teknolojik ilerlemenin lokomotifi olan savunma sanayinin çok büyük payı var. Dostlara güven, düşmanlarına korku veren savunma sanayi gücü, siyasi, ekonomik ve diplomatik atılımlarımızın en önemli zemini olmaya devam ediyor.
DEAŞ, PKK, YPG’sine kadar eli kanlı terör örgütlerinin hiçbirine nefes aldırmıyoruz, aldırmayacağız. Ama ne yazık ki birileri başta Bay Bay Kemal olmak üzere Kandil’den görüşmeler yapıyorlar. Yazıklar olsun. Kandil bunları destekleyecek, Kandil’in desteği ile birlikte bu ülkede Cumhurbaşkanı olacak. Benim milletim Kandil’den aldığı destekle Cumhurbaşkanı olana bu ülkeyi teslim etmez. Hemen her hafta bir terör elebaşının etkisiz hale getirildiğinin haberini alıyoruz. Başarılı operasyonlarımız zaten uzun süredir devam ediyor. Önceki gün DEAŞ’ın sözde lideri Ebu Huseyin El Kureyşi adlı teröristi etkisiz hale getirdik. Önümüzdeki dönemde istihbarat teşkilatımız, polisimiz, jandarmamız, güvenlik korucularımızla terör örgütünün inlerini başlarına geçireceğiz.
Attığınız her adımda, döktüğünüz her damla terde, geliştirdiğiniz her üründe devletimizin her adımda sizlerin yanındayız. Kazan’dan yükselen dalga dalga tüm bölgemizi, dünyayı kuşatarak Türkiye Yüzyılı yürüyüşümüzde bize yol gösterecek.
Hava kuvvetlerimizin ana savaş gücü olarak milli muharip uçağımızı hangardan çıkardık ve pist başı yaptırdık. Hürjet’imizin ilk uçuşunu gerçekleştirdik. Atak taarruz helikopterimizin abisi diyebileceğimiz Atak 2’yi ilk kez havalandırdık.
Dünyanın ilk uçan insansız hava uçağı Anka 3 insansız savaş uçağımız da ilk yürüyüşünü yaptı, adı Kaan.Milli muharip uçağımıza Kaan ismini verdik. Rabbime bize bugünleri gösterdiği için hamdediyorum. İsim babası da Devlet Bey’dir.
Biz Türkiye’yiz, biz Türk milletiyiz. Bugün buradaki coşku, gurur birilerini tedirgin ediyorsa ne mutlu bize. Demek ki doğru yoldayız. Öyleyse durmak yok yola devam diyerek daha fazlasını yapmak için daha çok çalışacağız.
İster sulhta, ister harpte kahraman ordumuzun arkasındaki en büyük güç ve savunma sanayimizdir. Uzun süre mahrum bırakılan Türkiye artık yeni devrin eşiğindedir. Bugün burada ilk uçuşunu yapan, motorlarını çalıştıran uçaklarımız var. İHA’larımız, helikopterlerimiz var. Bunları yapan yürekli mühendislerimiz, gözü pek pilotlarımız, çalışkan işçilerimiz, gecesini gündüzüne katan savunma sanayimizin neferleri var.
Bizim kendimiz tasarlayacak, kendi işçimiz üretecek, kendi pilotumuz uçuracak dedik. Havacılıkta da az zamanda çok yol aldık. Yüzlerce yüklenimiz ve KOBİ’mizle alt sistemleri milli olarak geliştirerek ve üreterek sistemdeki yerini alıyor. Üniversitelerimizin araştırma geliştirme çalışmalarına verdiği desteği biliyoruz.
Akıncı, Aksungur, Bayraktar TB2’den Anka’ya her çeşidinden SİHA’mız dünyanın dört bir yanına ihraç ediliyor. Pakistan, Endonezya, Batılı ülkelerden birçok mühendis TUSAŞ’taki görevleri sebebiyle şu anda aramızda. Ama daha gidecek çok yolumuz var. Önümüzdeki yıllarda ordumuzu bu uçaklarla, İHA, helikopterle donatarak dosta güven düşmana korku salmaya devam edeceğiz. Bunun için başlattığımız hiçbir işi yarım bırakmamız gerekiyor. Çok emek verdik, çok fedakârlık yaptık. İlk uçuşunu yapan Hürjet’imize bakar mısınız? Yüzlerce mühendis, pilot, teknisyen tüm bu arkadaşlarımız gecesini gündüzüne katıp bize bu gururu yaşatıyor.
Hürjet kahraman pilotlarımızı yetiştirecek ve gerektiğinde silahla donatıp harp sahasına gidebilecek. Hürjet kendi silah ve radarlarımızda donatılarak kısmen F-16’ların yerine geçebilecek. Çok yakında Hürjet’imiz Hava Kuvvetlerimiz envanterine katılacak.
Hürjet’i inşallah TCG Anadolu gemimize de konuşlandıracağız. Kaan bütün ihtişamıyla gözlerimizin önünde. Çok yakında o da uçacak. Harp ortamında radarlara görünmeden düşmanın inine girecek.
Silah yuvasını açıp füzesini, bombasını düşmanın üzerine bırakacak. Bu uçağı ülkemizin kendi mühendisleri yapacak, kendi pilotlarımız uçuracak. Kaan işte bu uçağın adıdır. Ana görev sistemlerinin tamamı yerli ve milli olacak. Kaan kendi silah, radar, haberleşme, uçuş, kontrol ve görev bilgisayarlarımızla uçacak. Dünyada bu tipte 5. nesil savaş uçağı üreten 5 ülkeden biri olacağız. Başka insansız hava uçaklarımız da bulunuyor. Bayraktar, Kızılelma dünyanın ilk insansız hava uçağı olarak havalandı.
Kızılelma, Anka 3, Kaan ile otonom şekilde otonom uçuşu yapacaklar. Böylece silahlı İHA standartlarını dünya çapında en üst düzeye çıkarmış olacağız. Dost ve müttefik ülkeler için de üretimine başladığımız Hürkuş şimdiden uluslararası platforma dönüştü.. Yakında Nijer ve Çad’a veriyoruz.
10 ton ağırlığındaki Atak 2 helikopterimiz de dünyada bu sınıfta helikopter üretebilen 3 ülkeden biri haline geldik. Ardı ardına sıraladığımız savunma sanayi projelerini dünyada yapabilen o kadar az ülke var ki, yaşadığımız tarihi dönüşümün çok iyi farkında olmalıyız. Siyasetten ekonomiye, güvenlikten enerjiye pekçok başlıkta maruz kaldığımız sinsi saldırıların sebebini anlamalıyız. Birçok ülkenin uçakları, helikopterleri için parça üretiyoruz, sistem geliştiriyoruz, yazılım yapıyoruz. Hava araçlarına modernizasyon yapabilme konusunda çok ileri kabiliyetlere sahibiz. Silahlı kuvvetlerimizin radar, keşif ve gözetleme uçaklarını yerli ve milli sistemle donattık.
Göktürk uydularını burada kendimiz geliştirdik ve ürettik. Sırada TÜRKSAT ve başka yeni nesil uydularımız var. Savunma sanayi asla sadece savunma sanayi değildir. Öncelikle kendi ordumuzun ihtiyaçlarını karşılayabileceğimiz tasarım ve üretim altyapısını kurmak demektir.
Asırlık hayalleri gerçekleştirmenin gururuyla bir kez daha bugün istikbal diyorum. Bu duygularla Kaan ve Hürjet uçaklarımızla geldiğimiz son noktayı bizlerle paylaşan Savunma Sanayi Başkanlığı, TUSAŞ çalışanlarına, Savunma Bakanıma, hepsine yeniden tekrar teşekkür ediyorum.”
”Hamdolsun her alanda varız”
Erdoğan şu ifadeleri kullandı:
”Son aylarda savunma sanayimizde ardı ardına milletimizi sevince boğan müjdeler verdik.TCG Anadolu gemimizin katılması, İMECE uydumuzun başarıyla uzaya fırlatılması, Altay tankımızın silahlı kuvvetlerimize teslim edilmesi, Gökbey’in yerli motorla uçması, İHA’dan torpido atılması. Hamdolsun her alanda varız. Bu projelerimizin yeni bir safhasıyla milletimizin karşısındayız. Milletimizin asırlardır peşinde koştuğu hayalleri birer birer gerçekleştiriyoru
Gazi Mustafa Kemal ’İstikbal Göklerdedir’ diyor. Göklerini koruyamayan milletler yarınlarından asla emin olamazlar. Gazi’nin işaret ettiği çalışmalara Vecihi Hürkuş’lar, Nuri Demirağlar, Nuri Killigiller teşebbüs etmişlerdi. Hem dışarıdan hem içeriden engellendiler. Rahmetli hocamız Erbakan’a yapılan hücumlarda aynı habis zihniyet vardı.
Kıbrıs Barış Harekatı sırasında yaşadıklarımız ülkemizin kendi savunma sanayini kurmasını tercihten öte mecburiyet olduğunu hepimize gösterdi. Buna rağmen gereken adımların atılmasının önüne geçildi. Rahmetli Özal’ın özel önem vermesiyle savunma ve havacılıkta bazı kıpırdanmalar yaşanmışsa da bunlar da akamete uğratıldı.
Önceliklerimizin başına savunma sanayinin geliştirilmesini koyduğumuzda birçok görünür, görünmez engelle karşılaştık. Yılmadık, hedeflerimizden bir an olsun ayrılmadık.O zaman yerli neydi yüzde 20’ydi. Ve bu yerli olan savunma sanayini yüzde 80’e çıkardık. Kimi iktidarlarının beceriksizliği, gayri milliği sebebiyle engellenen istikbali hamdolsun milletimiz bugün yaşıyor. İstikbalin sembolü olan sonuç lere bugün ulaştık. Bugün istikbal diyoruz. Osmanlı’dan devraldığımız kurumlardan bugüne savunma sanayimizin inşası ve gelişmesi konusunda katkı veren herkese teşekkür ediyorum. Eğer bugün Türkiye yüzyılını konuşuyorsak bunda hem güvenliğimizin sigortası, teknolojik ilerlemenin lokomotifi olan savunma sanayinin çok büyük payı var. Dostlara güven, düşmanlarına korku veren savunma sanayi gücü, siyasi, ekonomik ve diplomatik atılımlarımızın en önemli zemini olmaya devam ediyor.
”Eli kanlı terör örgütlerinin hiçbirine nefes aldırmıyoruz, aldırmayacağız”
DEAŞ, PKK, YPG’sine kadar eli kanlı terör örgütlerinin hiçbirine nefes aldırmıyoruz, aldırmayacağız. Ama ne yazık ki birileri başta Bay Bay Kemal olmak üzere Kandil’den görüşmeler yapıyorlar. Yazıklar olsun. Kandil bunları destekleyecek, Kandil’in desteği ile birlikte bu ülkede Cumhurbaşkanı olacak. Benim milletim Kandil’den aldığı destekle Cumhurbaşkanı olana bu ülkeyi teslim etmez. Hemen her hafta bir terör elebaşının etkisiz hale getirildiğinin haberini alıyoruz. Başarılı operasyonlarımız zaten uzun süredir devam ediyor. Önceki gün DEAŞ’ın sözde lideri Ebu Huseyin El Kureyşi adlı teröristi etkisiz hale getirdik. Önümüzdeki dönemde istihbarat teşkilatımız, polisimiz, jandarmamız, güvenlik korucularımızla terör örgütünün inlerini başlarına geçireceğiz.
Attığınız her adımda, döktüğünüz her damla terde, geliştirdiğiniz her üründe devletimizin her adımda sizlerin yanındayız. Kazan’dan yükselen dalga dalga tüm bölgemizi, dünyayı kuşatarak Türkiye Yüzyılı yürüyüşümüzde bize yol gösterecek.
”Hürjet’imizin ilk uçuşunu gerçekleştirdik”
Hava kuvvetlerimizin ana savaş gücü olarak milli muharip uçağımızı hangardan çıkardık ve pist başı yaptırdık. Hürjet’imizin ilk uçuşunu gerçekleştirdik. Atak taarruz helikopterimizin abisi diyebileceğimiz Atak 2’yi ilk kez havalandırdık.
”Dünyanın ilk uçan insansız hava uçağı Anka 3 insansız savaş uçağımız da ilk yürüyüşünü yaptı, adı Kaan”
Dünyanın ilk uçan insansız hava uçağı Anka 3 insansız savaş uçağımız da ilk yürüyüşünü yaptı, adı Kaan.Milli muharip uçağımıza Kaan ismini verdik. Rabbime bize bugünleri gösterdiği için hamdediyorum. İsim babası da Devlet Bey’dir.
Biz Türkiye’yiz, biz Türk milletiyiz. Bugün buradaki coşku, gurur birilerini tedirgin ediyorsa ne mutlu bize. Demek ki doğru yoldayız. Öyleyse durmak yok yola devam diyerek daha fazlasını yapmak için daha çok çalışacağız.
İster sulhta, ister harpte kahraman ordumuzun arkasındaki en büyük güç ve savunma sanayimizdir. Uzun süre mahrum bırakılan Türkiye artık yeni devrin eşiğindedir. Bugün burada ilk uçuşunu yapan, motorlarını çalıştıran uçaklarımız var. İHA’larımız, helikopterlerimiz var. Bunları yapan yürekli mühendislerimiz, gözü pek pilotlarımız, çalışkan işçilerimiz, gecesini gündüzüne katan savunma sanayimizin neferleri var.
Bizim kendimiz tasarlayacak, kendi işçimiz üretecek, kendi pilotumuz uçuracak dedik. Havacılıkta da az zamanda çok yol aldık. Yüzlerce yüklenimiz ve KOBİ’mizle alt sistemleri milli olarak geliştirerek ve üreterek sistemdeki yerini alıyor. Üniversitelerimizin araştırma geliştirme çalışmalarına verdiği desteği biliyoruz.
Akıncı, Aksungur, Bayraktar TB2’den Anka’ya her çeşidinden SİHA’mız dünyanın dört bir yanına ihraç ediliyor. Pakistan, Endonezya, Batılı ülkelerden birçok mühendis TUSAŞ’taki görevleri sebebiyle şu anda aramızda. Ama daha gidecek çok yolumuz var. Önümüzdeki yıllarda ordumuzu bu uçaklarla, İHA, helikopterle donatarak dosta güven düşmana korku salmaya devam edeceğiz. Bunun için başlattığımız hiçbir işi yarım bırakmamız gerekiyor. Çok emek verdik, çok fedakârlık yaptık. İlk uçuşunu yapan Hürjet’imize bakar mısınız? Yüzlerce mühendis, pilot, teknisyen tüm bu arkadaşlarımız gecesini gündüzüne katıp bize bu gururu yaşatıyor.
Hürjet kahraman pilotlarımızı yetiştirecek ve gerektiğinde silahla donatıp harp sahasına gidebilecek. Hürjet kendi silah ve radarlarımızda donatılarak kısmen F-16’ların yerine geçebilecek. Çok yakında Hürjet’imiz Hava Kuvvetlerimiz envanterine katılacak.
Hürjet’i inşallah TCG Anadolu gemimize de konuşlandıracağız. Kaan bütün ihtişamıyla gözlerimizin önünde. Çok yakında o da uçacak. Harp ortamında radarlara görünmeden düşmanın inine girecek.
Silah yuvasını açıp füzesini, bombasını düşmanın üzerine bırakacak. Bu uçağı ülkemizin kendi mühendisleri yapacak, kendi pilotlarımız uçuracak. Kaan işte bu uçağın adıdır. Ana görev sistemlerinin tamamı yerli ve milli olacak. Kaan kendi silah, radar, haberleşme, uçuş, kontrol ve görev bilgisayarlarımızla uçacak. Dünyada bu tipte 5. nesil savaş uçağı üreten 5 ülkeden biri olacağız. Başka insansız hava uçaklarımız da bulunuyor. Bayraktar, Kızılelma dünyanın ilk insansız hava uçağı olarak havalandı.
Kızılelma, Anka 3, Kaan ile otonom şekilde otonom uçuşu yapacaklar. Böylece silahlı İHA standartlarını dünya çapında en üst düzeye çıkarmış olacağız. Dost ve müttefik ülkeler için de üretimine başladığımız Hürkuş şimdiden uluslararası platforma dönüştü.. Yakında Nijer ve Çad’a veriyoruz.
”Keşif uçaklarını yerli sistemlerle donattık”
10 ton ağırlığındaki Atak 2 helikopterimiz de dünyada bu sınıfta helikopter üretebilen 3 ülkeden biri haline geldik. Ardı ardına sıraladığımız savunma sanayi projelerini dünyada yapabilen o kadar az ülke var ki, yaşadığımız tarihi dönüşümün çok iyi farkında olmalıyız. Siyasetten ekonomiye, güvenlikten enerjiye pekçok başlıkta maruz kaldığımız sinsi saldırıların sebebini anlamalıyız. Birçok ülkenin uçakları, helikopterleri için parça üretiyoruz, sistem geliştiriyoruz, yazılım yapıyoruz. Hava araçlarına modernizasyon yapabilme konusunda çok ileri kabiliyetlere sahibiz. Silahlı kuvvetlerimizin radar, keşif ve gözetleme uçaklarını yerli ve milli sistemle donattık.
Göktürk uydularını burada kendimiz geliştirdik ve ürettik. Sırada TÜRKSAT ve başka yeni nesil uydularımız var. Savunma sanayi asla sadece savunma sanayi değildir. Öncelikle kendi ordumuzun ihtiyaçlarını karşılayabileceğimiz tasarım ve üretim altyapısını kurmak demektir.
Asırlık hayalleri gerçekleştirmenin gururuyla bir kez daha bugün istikbal diyorum. Bu duygularla Kaan ve Hürjet uçaklarımızla geldiğimiz son noktayı bizlerle paylaşan Savunma Sanayi Başkanlığı, TUSAŞ çalışanlarına, Savunma Bakanıma, hepsine yeniden tekrar teşekkür ediyorum.”