İşte Sarıdağ'ın açıklamaları: "Abouabakar'ın performansı göz kamaştırıyor. İyi döndü, kaleyi gördüğü zaman ölü noktalara güzel bırakıyor. Hatta o kafa vuruşu da çok güzeldi ama karşısında iyi bir kaleci vardı, vuruş boş bir vuruş değildi. Fakat şu var arkadaşlar; Cenk Tosun gidecek mi kalacak mı diye söyleniyor ya, hoca zaten gitmesini istemiyor, oyuncu da gitmek istemiyor ve ben şunu çok net söyleyebilirim, Cenk Tosun'un gitmesini en son isteyecek adam Aboubakar'ın ta kendisi... Dün herkes Cenk son haftalarda yok diye odaklandı. Bir önceki maçta o ölü pozisyonda penaltıyı yaptıran Cenk. Ankaragücü maçındaki performansı, Başakşehir maçında Aboubakar'ın attığı golden önceki o pres, Cenk'in doğru koşusu... Ne zaman Aboubakar - Cenk ikilisi yan yaa oynasa; Şenol Güneş'in ilk zamanında da, bu zamanında da, Avrupa'da da, ligde de, deplasmanda da, nerede olursa olsun her zaman iş yapar. Bir gün biri atar, diğeri atmaz ama başka katkılar sağlar. En son böyle ikili, Daum döneminde Ahmet Dursun - İlhan Mansız vardı.Çapraz koşarlardı, rakip savunmayı öyle bir dağıtırlardı ki dağdan gelen de atar, soldan gelen de atar, onların önüne de düşer, rakip stoperlere kendi kalelerine bile attırırlardı. Böylesine iki tane kenarda oynayabilen, dripling yapabilen, asist özelliği olan, defansa da yardım eden oyuncu olması çok önemli. Hatırlar mısınız, Şenol Güneş bir toplantı yaptı, kasırga gibi esti. O toplantı neticesinde bugün Dele Alli yok, N'Koudou yok. Radikal kararlar aldı. Kadro dışı değil kimse ama çok büyük bir mucize olması lazım kadroya girebilmeleri için. O toplantıda herkes hocanın sert eleştirilerinin hedefi oldu, Aboubakar da bunlardan biriydi. Aboubakar'ın farkını görüyorsunuz. İyi kilo verdi, daha da vermeye devam edecektir. Bireysel, ekstra çalışmalarını arttırdı. Keza Cenk Tosun da öyle, takımda değişim var. Başakşehir maçındaki oyun, Ankaragücü maçındaki oyuna göre daha etkisizdi ama şu var, karşısındaki takım iyi bir takım. Oyuncuları kaliteli, önde basan, takım savunmasını iyi yapan oyuncular. 2-0'dan sonra bile rahat nefes aldırmadı. Oyun kötüydü deniyor ama 2 gol atabildin mi, 3 puan alabildin mi, Aboubakar gibi, Cenk gibi oyuncularından faydalanabildin mi, Masuaku'nun o golü atmasını sağlayabildin mi? Bunlar ciddi artılar. Bu takımın eksileri çoktu. Galatasaray kötü oynayınca "kötü oynadı ama kazandı, önemli olan kazanmak..." Peki Beşiktaş kötü oynayınca kazanmak neden önemli değil? Sergen Yalçın döneminde Beşiktaş öyle bir geri dönüş yaptı ki, bazı yapılar "fırsatı kaçırdık, Beşiktaş'ı artık tutamayız" dedi. Beşiktaş biraz silkelensin, aynı yapılar "Beşiktaş bir dahaki sezon dikkat edilmesi gereken kulüplerden biridir" diye not alacaklar ama iyi oynarsan bu yapıların yapacağı hiçbir şey yok, artı bir de kenetlenme. üstünlük olmadığı zaman zayıf noktayı hemen sosyal medyaya, taraftarın önüne atıyorlar. Kırmızı kart net, hiç şüphe yok. Futbolu bilen herkes buna kırmızı kart diyor. Cenk Tosun gitmek istemediği için yüksek bir rakam istedi. Zaten o rakamı kabul ederlerse kim olsa gider. Cenk Tosun seneye de burada kalmak istiyor, Beşiktaş'ta bir şampiyonluk daha yaşamak istiyor. Cenk olmazsa Aboubakar, Aboubakar olmazsa Cenk büyük sıkıntı yaşar, Şenol Hoca'nın raporları bunu söylüyor. Aynı anda iki oyuncunun böyle oynaması hoca için çok büyük bir avantaj. Hoca "ikisi de bize çok katkı sağlar, Muleka da yedek olur, ben Semih'i de zaman zaman kullanacağım" demiş. Semih'i bu maçta kadroya alması çok önemliydi. Skor 3-0 olsa belki Semih sahada olacaktı. Çünkü Şenol Hoca Semih'i önümüzdeki sezona yetiştirmek istiyor." Duhuliye.com