'10 yılı aşkın süredir Türkiye'den Suriye'ye yasal olmayan yollarla ilaç gidiyor'
Bu cümleler konunun denetim tarafında çalışan bir görevliye ait. Aynı görevli şunu da söylüyor, "ancak bu ilaçların hepsi söylendiği gibi devlete fatura edilen ilaçlar değil, evet devlete fatura edilen SGK tarafından ödenen ilaçlar da büyük oranlara ulaşıyor ama Türkiye'de ilaç çok ucuz olduğu için parayla alınarak illegal olarak Suriye'ye götürülen ilaçlar da ciddi rakamlar ulaşıyor"
Bu işin yıllar önce Kiliste başladığı, ardından Urfa ve Gaziantep'te biraz da devam ettiği söyleniyor. Ancak olay zaman içinde çok ciddi boyutlar kazanmış. İki büyük baskın olmuş birisi Adana'da, birisi İstanbul'da. Bu baskınlarda çok büyük miktarlarda ilaçlara el konulmuş. Organize çeteler çökertilmiş ama her seferinde yenileri oluşmuş.
Suriyeliler kendilerine yazılan ilaçları eczanelerden bedelsiz alıyorlar ve ilaçların bir kısmını bu oluşan çetelere cüzi rakamlarla satıyorlar. Çeteler de ilaçları Suriye'ye gönderiyor. Eğer bu yolla ilaç bulamaz iseler de ilaçları parayla alarak illegal yollarla Suriye'ye gönderiyorlar. Hatta bu şekilde parayla alınan ilaçlar Azerbaycan ve Gürcistan'a da gönderiliyor. Bunun sebebi de Türkiye'de ilaçların çok ucuz olması.
Bu durum 2002 de AKP iktidarının göreve gelmeden önce verdiği vaatlerle ilgili. İlaç ve sağlık fiyat politikaları o dönemde değiştirildi. Devlet sağlık harcamalarını üstlenmeye başlayınca rakamlar dünya standartlarının çok altına düştü. Ancak ülkedeki satın alma gücü de normale dönmeye müsaade etmiyor. Bazı ilaçların Türkiye'ye girmek istemesi de aynı sebebe dayanıyor. Ucuz ilaç da bu sorunun bir tarafı olarak duruyor.
Ancak Suriyeliler üzerinden yapılan illegal transferin birçok boyutu var. Başlangıçta toplama bölgelerinde oluşturulan sağlık kuruluşları vasıtasıyla yapılmış bu illegal ticaret. Ama sonra bütün Türkiye'ye yayılmış. Suriyeli doktor ve eczacılar üzerinden yapılanlar da var ama bu rakamlar çok büyük değil. Çünkü aslında yazılan ilaçlar ve miktarlarında bir sorun yok. Eczacının bu ilaçları vermesinde de bir sorun yok çoğunlukla. Olay ondan sonra ilaçları alanların bir kısmını satmak istemesi ile başlıyor.
Suriyeli Eczacıların ve doktorların bir kısmına denklik verildiği doğru ama işin merkezi onlar değil yani. Suriye'de eczacı olan birçok kişi Suriyelilerin yoğun yaşadığı yerlerdeki eczanelerde kalfa olarak çalışıyorlar ve içlerinden bir kısmı hedeflerini belirlemek konusunda bahsi geçen çetelere yardımcı oluyorlar.
Devlet bunlarla mücadele ediyor ama göçmen politikaları nedeniyle de yeterli müdahaleler yapılamıyor diyor konuştuğumuz görevli. Mesela Ankara'nın Aydınlıkevler semtinde 100'ün üzerinde klinik kurmuş Suriyeliler. Bunlara dönem dönem baskınlar yapılıyor. Üç dört katlı binalarda hem kadın doğum, hem diş klinikleri kurulmuş. Poliklinik gibi. Buralarda kürtaja varan işlemler tesis ediliyor. Aydınlıkevler'deki bir klinikte gerçekleştirilen bir baskında da hatırı sayılır miktarda ilaç ele geçirilmiş. Hatta Suriye'den getirilen ilaçlar da orada bulunmuş.
Konuyla ilgili en çok dikkat çeken ayrıntılar Türkiye'de ilacın çok ucuz olması, Suriyelilere özel sağlık politikaları olarak görünüyor.
Tabi bugün ucuz olarak nitelendirilen ilaçları bile Türk insanın edinme güçlüğü çektiği kesin. Suriyeliler ise bir şekilde istedikleri ilaca ulaşabiliyor. Rakamlar dünya seviyesine ulaşırsa belki illegal yöntemler biraz engellenebilir ama Türk insanı için bu bir felakete dönüşür. Ancak sanırım Suriyeliler de ilaç edinmek konusunda Türklerle aynı şartlara tabi olurlarsa bu şekilde çetelerin iştahı biraz kapanabilir.
Bu içeriğin kaynağı Muhalif haber sitesidir.
Bu cümleler konunun denetim tarafında çalışan bir görevliye ait. Aynı görevli şunu da söylüyor, "ancak bu ilaçların hepsi söylendiği gibi devlete fatura edilen ilaçlar değil, evet devlete fatura edilen SGK tarafından ödenen ilaçlar da büyük oranlara ulaşıyor ama Türkiye'de ilaç çok ucuz olduğu için parayla alınarak illegal olarak Suriye'ye götürülen ilaçlar da ciddi rakamlar ulaşıyor"
Bu işin yıllar önce Kiliste başladığı, ardından Urfa ve Gaziantep'te biraz da devam ettiği söyleniyor. Ancak olay zaman içinde çok ciddi boyutlar kazanmış. İki büyük baskın olmuş birisi Adana'da, birisi İstanbul'da. Bu baskınlarda çok büyük miktarlarda ilaçlara el konulmuş. Organize çeteler çökertilmiş ama her seferinde yenileri oluşmuş.
Suriyeliler kendilerine yazılan ilaçları eczanelerden bedelsiz alıyorlar ve ilaçların bir kısmını bu oluşan çetelere cüzi rakamlarla satıyorlar. Çeteler de ilaçları Suriye'ye gönderiyor. Eğer bu yolla ilaç bulamaz iseler de ilaçları parayla alarak illegal yollarla Suriye'ye gönderiyorlar. Hatta bu şekilde parayla alınan ilaçlar Azerbaycan ve Gürcistan'a da gönderiliyor. Bunun sebebi de Türkiye'de ilaçların çok ucuz olması.
Bu durum 2002 de AKP iktidarının göreve gelmeden önce verdiği vaatlerle ilgili. İlaç ve sağlık fiyat politikaları o dönemde değiştirildi. Devlet sağlık harcamalarını üstlenmeye başlayınca rakamlar dünya standartlarının çok altına düştü. Ancak ülkedeki satın alma gücü de normale dönmeye müsaade etmiyor. Bazı ilaçların Türkiye'ye girmek istemesi de aynı sebebe dayanıyor. Ucuz ilaç da bu sorunun bir tarafı olarak duruyor.
Ancak Suriyeliler üzerinden yapılan illegal transferin birçok boyutu var. Başlangıçta toplama bölgelerinde oluşturulan sağlık kuruluşları vasıtasıyla yapılmış bu illegal ticaret. Ama sonra bütün Türkiye'ye yayılmış. Suriyeli doktor ve eczacılar üzerinden yapılanlar da var ama bu rakamlar çok büyük değil. Çünkü aslında yazılan ilaçlar ve miktarlarında bir sorun yok. Eczacının bu ilaçları vermesinde de bir sorun yok çoğunlukla. Olay ondan sonra ilaçları alanların bir kısmını satmak istemesi ile başlıyor.
Suriyeli Eczacıların ve doktorların bir kısmına denklik verildiği doğru ama işin merkezi onlar değil yani. Suriye'de eczacı olan birçok kişi Suriyelilerin yoğun yaşadığı yerlerdeki eczanelerde kalfa olarak çalışıyorlar ve içlerinden bir kısmı hedeflerini belirlemek konusunda bahsi geçen çetelere yardımcı oluyorlar.
Devlet bunlarla mücadele ediyor ama göçmen politikaları nedeniyle de yeterli müdahaleler yapılamıyor diyor konuştuğumuz görevli. Mesela Ankara'nın Aydınlıkevler semtinde 100'ün üzerinde klinik kurmuş Suriyeliler. Bunlara dönem dönem baskınlar yapılıyor. Üç dört katlı binalarda hem kadın doğum, hem diş klinikleri kurulmuş. Poliklinik gibi. Buralarda kürtaja varan işlemler tesis ediliyor. Aydınlıkevler'deki bir klinikte gerçekleştirilen bir baskında da hatırı sayılır miktarda ilaç ele geçirilmiş. Hatta Suriye'den getirilen ilaçlar da orada bulunmuş.
Konuyla ilgili en çok dikkat çeken ayrıntılar Türkiye'de ilacın çok ucuz olması, Suriyelilere özel sağlık politikaları olarak görünüyor.
Tabi bugün ucuz olarak nitelendirilen ilaçları bile Türk insanın edinme güçlüğü çektiği kesin. Suriyeliler ise bir şekilde istedikleri ilaca ulaşabiliyor. Rakamlar dünya seviyesine ulaşırsa belki illegal yöntemler biraz engellenebilir ama Türk insanı için bu bir felakete dönüşür. Ancak sanırım Suriyeliler de ilaç edinmek konusunda Türklerle aynı şartlara tabi olurlarsa bu şekilde çetelerin iştahı biraz kapanabilir.
Bu içeriğin kaynağı Muhalif haber sitesidir.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link, görmek için lütfen üye olunuz.
Giriş yap veya üye ol.