İlçenin önceki adı Kıroba idi. Eskiçine'nin önemini yitirmesinden sonra "Kıroba" isimli köyde gelişen yerleşim ve nüfusun Eskiçine'yi geçmesi sonucunda ismi Çine olarak değiştirilmiştir. Bu güzel vadi ve içinden akan Çine Çayı mitolojideki Marsyas efsanesine konu olmuştur. Efsane şöyleir: Tanrıça Athena bu vadi içinden akan derenin kenarında dolaşıp kaval çalarken sudaki aksinde yanaklarının şişkin olduğunu görmüş. Aksini çirkin bulup fırlatıp atmış kavalı. Kavalı bulan Marsyas zamanla öyle güzel çalmaya başlamış ki, ünü her yeri sarmış. Müzikte kendisini rakipsiz gören Tanrı Apollon'a kafa tutar hale gelmiş. Apollon Marsyası yarışmaya davet etmiş. Kral Midas da hakem olmuş. Marsyas kavalı daha güzel çalmasına rağmen yenik ilan edilmiş, ama kıskançlığını yenemeyen Apollon Marsyasın derisini yüzdürmüş, Midasın kulaklarını eşek kulağına dönüştürmüş. Ama sonradan yaptığına pişman olup Marsyasın bedenini ırmak haline getirmiş. İşte antik adıyla Marsyas, bugünkü adıyla Çine Çayı böyle oluşmuş.
İlçe verimli toprakları, doğal koşullarının elverişliliği ve ticaret yolları üzerinde olması nedeniyle tarihi çok eskilere dayanır. Kurtuluş Savaşı döneminde milis güçleri tarafından Büyük Menderes üzerindeki köprüler imha edildiğinden dolayı, Yunan işgaline uğramamış nadir Ege ilçelerinden biridir. Ve bu nedenle Çine ilçesinin Kurtuluş Günü yoktur. Türkiye'nin ilk kadın muhtarı Gül Esin, Çine Karpuzlu Demircidere köyünde seçilmiştir.
tr.wikipedia.org'dan alıntıdır.
İlçe verimli toprakları, doğal koşullarının elverişliliği ve ticaret yolları üzerinde olması nedeniyle tarihi çok eskilere dayanır. Kurtuluş Savaşı döneminde milis güçleri tarafından Büyük Menderes üzerindeki köprüler imha edildiğinden dolayı, Yunan işgaline uğramamış nadir Ege ilçelerinden biridir. Ve bu nedenle Çine ilçesinin Kurtuluş Günü yoktur. Türkiye'nin ilk kadın muhtarı Gül Esin, Çine Karpuzlu Demircidere köyünde seçilmiştir.
tr.wikipedia.org'dan alıntıdır.