Avrupa’nın kalbindeki Belçika hakkında 10 ilginç bilgi...
Belçika halkı Flemenkçe, Fransızca ve Almanca konuşuyor. Yani Belçikaca diye bir dil yok. Batı bölümü Flemenkçe, Doğu tarafı Fransızca ve Almanya sınırı olan taraf ise Almanca konuşmakta. Tüm bu üç ayrı bölümün kesişim kümesinde Brüksel bulunuyor. Dolayısıyla Brüksel’de bu üç dil aynı anda konuşuluyor. Hatta Brüksel’de metro istasyonları bile üç ayrı kısma ayrılan duraklardan oluşuyor. İstasyonlar şehri üç ayrı parçaya bölüyor. Ayrı ayrı dilleri konuşan üç ayrı bölüme seyahatler gerçekleşiyor. Çok ama çok ilginç. Brüksel’in kuzey bölümü Türk nüfusu çoğunlukta bir yer. Burda yerel dil olarak Fransızca oldukça baskın. Her bir bölge birbirlerine ait olan dilleri okullarda zorunlu ders olarak gösteriyor. Belçika’da 14 yaşına kadar kesintisiz okula giden bir öğrenci 4 ayrı dili mükemmel düzeyde konuşabiliyor.
İlginç bir bilgi daha. Karma ırk Belçika’da Avrupa’nın 2. en uzun boylu erkekleri yaşamakta. Liderlik ise Hollanda’ya ait. Oransal olarak söylemek gerekirse Hollanda’da erkeklerin boy ortalaması 182.5 cm. Belçika’da ise bu oran 181.7 cm. Genel çoğunluk ise beyaz ırka ait.
Tomorrowland, Rock Werchter, I love Techno, Boombal Festival ve Dour Festivali dünyada gençlerin katılmak için can attığı ve Belçika’da gerçekleşen efsane müzik festivalleri. Tüm bu müzik festivallerinin haricinde de Belçika’da birçok farklı festival de düzenleniyor. Brugge – Bira Festivali, Gent – Işık festivali, Brüksel Lale festivali (Her yıl Ağustos’ta) bunlardan bazıları. Ayrıca Belçika her yıl Christmas dönemi kurulan Christmas Market’ler ile de Avrupa’da oldukça iddialı bir konumda.
Bunun sebebi ise şehrin 3 farklı bölgesi. Valonya, Flaman ve Alman kısımları şehirleri kendi dilleri ile telaffuz ediyor. Örneğin; Brüksel, Brussels veya Bruxelles; Brugge (Brüj), Felemenkçe Brugge, Almanca Brügge, Fransızca Bruges; Antwerp (Anvers) ise, Antwerpen, Antwerp ya da Anvers şeklinde karşınıza çıkabilir.
İlginç bilgiler silsilesine buyrun! Belçika’da geçen birçok film var. Bunların en ünlülerinin başında ise Colin Farrel’ın başrolde olduğu ‘In Bruges’ gelmekte. İçerik olarak Brugge şehri hakkında pek bilgi vermez ama şehri size görsel bir şölen olarak sunmaktan geri kalmaz. Ünlü Hollywood ikonu olan Audrey Hepburn ve aksiyon yıldızı Jean Claude van Damme da Belçika doğumlu iki ünlü isim. Ludwig van Beethoven’ın ailesinin Belçikalı olduğu rivayet ediliyor. Yine bir mite göre Beethoven öldükten sonra eserlerinin Liege’e götürülmesini istemiş. Son olarak dünya edebiyat tarihinin ünlü eseri Victor Hugo imzalı Sefiller’in son bölümü Gent şehrinde tamamlanmış. Nedeni ise Hugo’nun sürgün olarak bu şehre gönderilmesiymiş.
Evet Belçika’da 17 adet UNESCO mirası nokta var. En dikkat çekeni ise Brugge şehri. Şehrin neredeyse tamamı UNESCO koruması altında. UNESCO burada ev sahibi olmak isteyen kişiler için ağır yaptırımlar uyguluyor. A’dan Z’ye her detayı UNESCO’ya raporlamadığınızda Brugge’de bir ev alamazsınız. Belçika’da ülke genelinde uygulanan kurallar Brugge’de bambaşka işliyor. Bu şehrin bir rengi, bir disiplini ve farklı bir yaşayış sistematiği var. İyi ki de var.
Belçika’da ev sahibi olmanız çok zorlayıcı değil. Keza araç sahibi olabilmek adına da çeşitli kolaylıklar var. Teknoloji de nisbeten ucuz. Fakat iş günübirlik konulara gelince böyle bir pahalılık yok. Hasta olduğunuzda doktora gitmek için neredeyse bir maaşınızı harcayabilirsiniz. Diş hekimine gitmek isterseniz ise cebinizdeki 150 € artık sizin değildir. Ev taşımak ise bir ev parası kadar tutabiliyor. Yeni eşya almak da çok ciddi bir maliyet ve vergi konusu. Geri dönüşebilir malzemeleri diğer çöpler ile birlikte atarsanız çok ciddi ceza yiyeceksiniz, haberiniz olsun.
Çikolatası kesinlikle İsviçre ve Almanya’dan çok iyi. Waffle mı canınız çekti? Böyle bir lezzet yok! Sadece hamur pudra şekeri ve akçaağaç şurubu ile bu lezzeti yakalamaları akıl almıyor. Patates kızartması tutkunu iseniz yine Belçika adeta bir acil yardım çağrısı niteliğinde. Patates kızartması için 10 ayrı patates türü yetiştiriliyor. Son olarak bence bira olarak da Almanya’yı fena solluyorlar. Ve şöyle meşhur bir lafları da var; “Belçika’da 4 yıl boyunca her gün farklı bir bira içebilirsiniz ancak asla aynı tadı 2 kere alamazsınız.”
Avrupa’da Erasmus yani öğrenci değişim programı için en tercih edilen merkez Belçika. Çin’den, Kore’den, Güney Afrika’dan ve tüm Avrupa ülkelerinden her yıl binlerce öğrenci geliyor. Belçika’nın son dönemlerde eğitimde çok fazla yeniliğe olanak sağlaması, uluslararası alanda birçok bilimsel çalışma içinde olması, eğitim politikasındaki çeşitliliği ile gençler Belçika’da okumaya can atıyor. Son olarak Avrupa’daki en ucuz uçak ulaşımı yine Belçika’da.
Belçika’da toplu taşıma çok yaygın. Antwerp 68 km tramvay hattına sahip. Ülkeyi baştan başa 5 Euro’ya trenden hiç inmeden gezmeniz mümkün. Bununla birlikte ülke genelde düz alanlardan oluşuyor. Yani bisiklet kullanımına oldukça uygun. Ülkede rakım 694 metre. Tüm bu sebeplerle her kesimden insan bisiklet tercih ediyor. Hem doğa hem de ekonomi dostu bisikletler bu ülkede adeta birer can simidi. Kaynak: Brandlifemag
Bu içeriğin kaynağı Ntv haber sitesidir.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link, görmek için lütfen üye olunuz.
Giriş yap veya üye ol.
